TBMM Başkanı Köksal Toptan’ın kapatma dâvâsıyla ilgili “Herkesin ‘oh’ diyebileceği, bir imkân” sözleri herkesin dilinde.
Bir an düşündüm. Son günlerdeki gelişmelerde birkaç kez oh be denilebilirmiş.
“Oh be”de ilk sırayı sigara yasağının uygulamaya geçmesi alıyor. Türkiye’nin en sağlıklı yasağına nihayet kavuştuk. Çalışma arkadaşımız Şaban Bey gibi tiryakiler için zor bir geçiş dönemi olacak, ama onlar da zamanla alışacak.
“Çarşı her şeye karşı” sloganının siyasî versiyonu Deniz Baykal’ın, Sağlık Bakanı Recep Akdağ’a söz verdiği halde liderlerin yer aldığı destek afişine fotoğrafını göndermemesi de bir şeyi değiştirmeyecek.
Fakat son dakika kulislerine göre, tiryakiler CHP umutlarını söndürmemişler! Tiryakiler, CHP’nin sigara yasağını da Anayasa Mahkemesi’ne götürmesini dört gözle bekliyorlarmış!
Buradan onlara bir tüyo vereyim. Öyle efkârlanıp, “ne olacak bu yasağın hâli” deyip fosur fosur sigara içerek boşuna beklentiye girmesinler.
Sigara yasağının laikliğe aykırı bir yönünü bulup tez elden Baykal’a ulaştırsınlar. Sabih Kanadoğlu’nu da ziyaret edip duâsını alsınlar. Gerisi çorap söküğü gibi gelir. Benden söylemesi…
İkinci “oh be”yi CHP Genel Sekreteri Önder Sav’ın açıklaması için kullanacakken daha ağzımdan “ohh” çıkar çıkmaz o anda kimin söylediğini tesbit edemediğim “haa” uyarısı gelince gerisini getiremedim.
Belki de niyetim anlaşılamamıştı.
Malûm, Önder Sav, hacca gitmek isteyen 80 yaşındaki partiliye, “Boşver, Araplara para kaptırma! Bakarsın Muhammed seni bırakmaz” şeklindeki yüksek fikirlerini faş etmişti.
Sav’ın sözleri “Din de bizim, devlet de bizim, millet de bizim” afişlerini sokaklara asan CHP’nin “din de bizim” derken dini nasıl sahiplendiğini göstermesi bakımından önemliydi. Onun için “oh be” deme ihtiyacı hissetmiştim…
Üçüncü “oh be”yi Anayasa Mahkemesi raportörü Osman Can’ın başörtüsü raporu için kullanacaktım. Yüksek mahkeme için bağlayıcı olmayan raportörün raporu umutları yeşertmişti. Ancak uzun sürmedi.
Her ne kadar raportör düzenlemenin Anayasaya uygun olduğunu Anayasa Mahkemesi’nin değişikliği ancak şekil yönünden inceleyebileceğini söylese de acilen karşı mekanizma çalıştı.
Buna göre, mahkeme “CHP’nin başvurusunu geri çevirecek fakat gerekçeli kararda türbana red verecek.”
Böyle bir sonuca kimin, nasıl memnun olacağı ve “oh be” diyeceğini merakla bekliyorum!
21.05.2008
E-Posta:
[email protected]
|