Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 17 Mayıs 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Şaban DÖĞEN

Arzın dirilişinden insanın dirilişine



ldükten sonra diriliş insanlığın en önemli meselesidir. Yaşamaktan daha önemlidir. Eğer hayatın sonu yok olup gitmekse bundan daha fazla insana acı veren ne olabilir?

İnsan bütün ruhu, kalbi, vicdanı, kabiliyetleri ve duygularıyla ölümsüzlük ister. En küçük bir duygu bile yokluğa, hiçliğe razı olmaz. Bediüzzaman Hazretlerinin dediği gibi hayal duygusunun bile yokluğa tahammülü yoktur. “Çocukluğumda hayalimden sordum” der. “Sana bir milyon sene mutlu bir hayat. Ama sonuçta bir hiç olup gideceksin. Bunu mu istersin? Yoksa, sonsuz, fakat meşakkatli bir hayat. Hangisini istersin?” dedim. Hayalin, bir “Ah!” çekip, “Meşakkatli de olsa ebedî bir hayatı tercih ederim” dediğini söyler. Sonra ekler: “Aklın bir hizmetçisi olan hayal yokluğa razı olmazsa akıl, ruh, kal, vicdan gibi kabiliyetler hiç yokluğa razı olurlar mı?” Çiçeklerden gökteki güneşe kadar her şey emrine verilen yeryüzünün halifesi ve kâinat ağacının en önemli meyvesi olan insanın yokluğa tahammülü yoktur. İnsan, tarlasından elde ettiği ürünleri toplayıp denize dökmez. Kâinat ağacının meyvesi olan insanın da yokluğa atılması düşünülemez. Bediüzzaman Hazretleri inkârcılığın, Allah’a ve ahirete imanın, öldükten sona dirilişin yok edilmeye çalışıldığı bir dönemde Onuncu Söz olan Haşir (Diriliş) Risâlesini kaleme almıştı. İbn-i Sina gibi dahilerin “Akıl bu meselenin izahını yapamaz. Bu naklî bir meseledir. Kur’ân söylemiş biz de inanırız” dediği, ispatı çetin diriliş meselesini bu risâlesinde çocukların dahi anlayabileceği bir tarzda ispata, açıklamaya muvaffak olmuştur. Abdullah Cevdet gibi ateist birisi bu risâle eline geçtiğinde hayretini gizleyememiş, “Evet, ben ahirete inanmıyorum. Ama yokluğunu da ispat edemem. Bediüzzaman ise ‘Ahiret vardır’ diyor ve varlığını ispat ediyor” diye izah ve ispatlar karşısında acziyetini ifade etmek zorunda kalmıştır. Cenâb-ı Hak, ahirette yaratacağı işlerde aklın kabulde zorlanmaması, kolayca inanabilmesi için dünyada bir kısım örneklerini yaratır ve akla yaklaştırır.

Dirilişin yüzlerce, binlerce örneklerinden biri de kışta ölmüş arzın baharda yeniden dirilişidir. Bir milyon bitki türlerini baharda yeniden dirilten Cenâb-ı Hak, kupkuru arzın, bitki ve ağaçların baharda yeniden dirilişini gözlerimizin önüne sererek sonsuz kudreti için dirilişin hiç de zor olmadığını, olmayacağını göstermektedir. Hz. Âdem’den itibaren on binlerce baharı yaratarak sonsuz kudretini gösteren Allah, yeryüzünü dirilttiği gibi insanı da dirilteceğini açıkça ispat etmektedir.

Haşir Risâlesinin Onuncu Sûret ve Hakikat’inde arzın dirilişi anlatılarak öldükten sonraki diriliş akla yaklaştırılmaktadır. Perşembe akşamı İzmit Derinceli dostlarla ilçelerinde yaptığımız sohbetin konusu baharın dirilişinden insanın dirilişine bir bakıştı. İştiyak dolu gözlerle bu hakikatleri yeniden duymanın hazzına eren dostlar, insanımızın bu gerçeklere ne kadar muhtaç olduklarını lisan-ı halleriyle gösteriyorlardı. Öyle ya bütün dünyayı insana verseniz, ama sonuçta bir hiç olup gidecekse ne kıymeti var.

İşte en küçük canlının en küçük bir ihtiyacına dahi cevap veren Cenâb-ı Hak, muhatap ve dost edindiği insan gibi şerefli bir varlığı yokluğa atıp mahvetmeyecek, öldükten sonra tekrar diriltip ebedî bir hayatta çok daha mükemmel bir şekilde ihsan ve ikramlarını yapmaya devam edecektir.

İnsan ruhu başka nasıl doyup huzur bulabilir?

17.05.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (16.05.2008) - Ahirette de insanı kurtaran iyilikler

  (15.05.2008) - Kıyamet Gününün sıkıntılarından kurtulma yolları

  (14.05.2008) - Bolluk ve berekete ermenin yolu

  (13.05.2008) - Allah için olmanın emsalsiz hazzı

  (12.05.2008) - Büyük davete icabet yolunca

  (11.05.2008) - Büyük yerin davetine katılma iştiyakı

  (10.05.2008) - Allah'ın misafirliği şuuru

  (09.05.2008) - Kul tevbe ettiğinde Rabbini sevindirir

  (08.05.2008) - Temiz olanlar, Allah’ın sevgili kulları

  (07.05.2008) - Allah, dürüst olmayan, sözünde durmayanları sevmez

 
GAZETE 1.SAYFA
Download

Kutlu Doğum Haftası Pdf

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Nurettin HUYUT

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT