Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 29 Mayıs 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Ali FERŞADOĞLU

Pozitivist reformlar neden tutmadı?



Nerede ise bir asra yakın bir çabaya rağmen dini dışlayan veya ferdin vicdanına gömmek isteyen pozitivist laikçi reform projeler neden tutmamış?

Modern ilim, sekülarizm ve pozitivizm ile, “Allah’ı, dini, mâneviyâtı öldürüp, insanı hürriyetine(!) kavuşturmak” istiyordu. Ama bunun tam tersi oldu: Modern dinsiz yaşama denemesi, başarısızlıkla sonuçlandı.

Türkiye’de de, din reformu, laikçi proje ve devrimler, “pozitivist ve seküler” batılı felsefe doğrultusunda hayata geçirilmek istendi.

Osmanlı ve Türkiye tarihine dâir eserleri bulunan Bilkent Üniversitesi öğretim üyesi ve Amerikalı tarihçi Prof. Dr. Stanford Shaw, “Osmanlı Sultanını destekleyenler de vardı, Cumhuriyeti isteyenler de. Laikler de, dinî liderler de vardı. Hepsi güçlerini birleştirdi. Bu birlik olmadan Türkler başarıya ulaşamazdı. Millî mücadeledeki bu birliktelik, daha sonra korunamadı. Cumhuriyet toplumsal uzlaşmayı sağlayamadı” diyerek, cumhuriyetin kuruluşundaki devrimlerin “aceleci” bir biçimde yapıldığını ve bunun “hatâ” olduğunu ifâde derek tesbitlerini şöyle sürdürür:

“Bence Atatürk’ün yaptığı hatâ, Türk milletine yeni bir hayat tarzını, farklı grupların çıkarlarının ne olduğu konusunda yeterince danışmadan zorla kabul ettirmeye çalışmasıydı. Bu durumun sonunda şiddete sebep oldu. Bu değişiklikler, millete daha ağır bir süreç içinde tanıtılabilseydi, bu reformlar bugün şiddet düzeyine varan sonuçlar doğurmayabilirdi.”

İsrail Ankara eski Büyükelçisi Zvi Elpeleg, ülkemizdeki üç yıllık görevinin sonunda, İsrail’e dönerken bu noktayı şöyle ifâde etmişti: “M. Kemal’in projesinin tamamlanmadığını düşünüyorum... Daha eşit ve daha âdil bir toplum projesi oluşturamadı. M. Kemal, yolsuzluktan arınmış, nepotizmden uzak bir toplum yaratamadı.”1

Avusturyalı Sosyolog Barbara Push da, “Türkiye’de çok garip karşıladığım bir durum da, çökmek üzere bir sistem olmasına karşın, herşeyin hâlâ tıkır tıkır işliyor oluşu. Her yerde bir problem var ama, her şey için bir çözüm yolu bulunuyor”2 yaklaşımıyla aynı görüşü paylaşıyor. Onun henüz kavrayamadığı nokta, İslâm’ın getirmiş olduğu tevhîdî terbiye, eğitim, helâl-haram, itaat-isyan, sevap-günah, sabır, ümit, tevekkül, yardım-iyilik ile âile bağlarının kuvvetli oluşu ve dayanışma rûhunun devam etmesidir. Çünkü bin mütedeyyin ve Cehennem hapsini her vakit tahattur eden adamların idâre ve inzibatı, on namazsız ve itikatsız, yalnız dünyevî hapsi düşünen ve haram-helâl bilmeyen ve kısmen serseriliğe alışan adamlardan daha kolay olduğu çok tecrübelerle görülmüş.3

Demek ki, ülkenin birlik, asayiş ve bütünlüğü, İslâmiyetin, Müslümanlığın doğru anlaşılıp yaşanmasına bağlı. Mâdem bu ülkenin yüzde 99’u Müslümandır, öyle ise, onun rûhuna uygun eğitim ve terbiye vermek gerekir. Zîrâ, Peygamberlerin çoğunluğunun doğuda, felsefecilerin batıda gelmesi şu sosyolojik tespitin tatbikini gerektirir:

“Şarkı ayağa kaldıracak din ve kalpdir, akıl ve felsefe değil. Demek, âlem-i İslâm içinde mühim ve inkılâbvârî bir iş görmek, İslâmiyetin desâtirini inkıyadla olabilir, başka olamaz. Hem olmamış, olmuşsa da çabuk ölüp sönmüş.”4

Dipnotlar:

1-Selçuk Gültaşlı, Zaman, 1997.; 2-Yeni Şafak, 8 Eylül 1998.; 3-Asây-ı Mûsâ, Yeni Asya Neşriyat, s. 13.; 4-Mesnevi-î Nûriye, s. 86.

29.05.2008

E-Posta: [email protected] [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (28.05.2008) - Demokratik değil, “militan laiklik”

  (27.05.2008) - “Eskiyi dinamitle temelden söküp atmalı!”

  (26.05.2008) - Toplumun dinini değiştirme çabaları

  (24.05.2008) - Vazifemiz istişaredir, sonuç almak değil

  (23.05.2008) - Meşveretin geçerli olması için…

  (22.05.2008) - Mutluluğun anahtarı meşveret

  (21.05.2008) - Allah Resûlü (asm) istişare ederse...

  (20.05.2008) - İstibdat mı, istişare mi?

  (19.05.2008) - Neden istişare?

  (15.05.2008) - Devlet-din ilişkileri

 
GAZETE 1.SAYFA
Download

Kutlu Doğum Haftası Pdf

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Nurettin HUYUT

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Zeynep RUHAN

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

© Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır