"Gerçekten" haber verir 18 Ağustos 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Cevher İLHAN

Saygısızlık…



Geçen hafta 12 yıl aradan sonra İran’dan Türkiye’ye yapılan en üst düzeydeki ziyaret, “Anıtkabir” seriştesi ve “trafik sıkışıklığı” gürültüsüyle mâlum medyaca âdeta gözden kaçırıldı.

Oysa sözkonusu ziyarette, başta ABD ve İsrail’in silâh ve para yardımı sağladığı ve çok yönlü lojistik destek verip eğittiği PKK / PEJAK terör örgütüyle mücadele konusunda her türlü bilgi alışverişi, istihbarat paylaşımı ve yardımlaşmayı içine alan kapsamlı anlaşmalar imzalandı.

Bu çerçevede, karşılıklı saygı, iyi komşuluk ve güvenlik işbirliği ilkeleri zemininde özellikle uyuşturucu ve insan kaçakçılığı, organize suçlar, göç ve diğer alanlarda muhtevalı işbirliğine varıldı.

İran Cumhurbaşkanı, Türkiye ve İran’ın bölgesel ve uluslararası konuları etkileyebilecek ülkeler olduğunu belirterek, Irak ve bölgedeki ecnebi işgaline ve krizlere karşı bölge ülkeleri arasında diyalogu yeniden te’yid etti. Türkiye’nin İran’dan ithal ettiği doğalgazda kış aylarında yapılan kesintilere karşı gerekli tedbirlerin alınması kararlaştırıldı…

ABD VE İSRAİL’İN İSTEĞİYLE GAZ

ANLAŞMASININ İPTALİ…

Ancak İran’la iki önemli konuda Türkiye’nin müstenkif kalması dikkat çekici oldu. İran’ın nükleer enerji programının “meşru hakkı” olduğunu belirtilmesine rağmen, “uluslararası kaygılar” ve “nükleer silâhların yayılmasının önlenmesi” perdesinde, “ABD ve İsrail’in istekleri”nin en üst düzeyde Tahran yönetimine iletilmesi, ziyarete göle düşüren ilk olumsuzluk oldu.

Gerçek şu ki İran tarafı pek renk vermeze de, Türkiye’nin uzun zaman sonra gerçekleşen bu çok önemli ziyarette hâlâ tıpkı Washington mahreçli telkinler gibi “ABD ve İsrail’in kaygıları”nı iletmede aracılık etmesi, oldukça çarpıcı.

İran Cumhurbaşkanı, bütün dünyanın gözü önünde “dostlarımızdan gelecek her türlü yeni öneriye açığız” diye diplomatik diyaloga vurgu yapsa da, “İran’ın nükleer meselesinin ABD’nin düşmanca tutumundan kaynaklanan siyasî sorun olduğu” açıklaması, Tahran – Ankara – Washington hattındaki nirengi noktasını açığa çıkarıyor.

Nitekim Cumhurbaşkanı Gül’le yaptığı ortak basın toplantısında Ahmedinecad, her ne kadar sırf ilişkileri olumlu seviyede tutmak hesabına “elektrik ve doğalgaz alanında yatırımlarda ortak uzlaşma sağlandığını” ifâde etse de, daha ziyaretin ilk etabında ABD’nin diretmesiyle “gaz yatırımları anlaşması”nın son demde ABD’nin isteğiyle iptal edilmesi, Türkiye’nin bölge politikalarındaki asıl handikapı su yüzüne çıkarıyor. Bunun bir kısım medyada âdeta “müjdeli” bir haber gibi duyurulması, olayın arka plânındaki karanlık ve karmaşık ilişkilerin ipucunu ele veriyor.

Enerji işbirliği anlaşmalarını imzalamak için Türkiye’nin İran Cumhurbaşkanını dâvet ettiği ve bu maksatla beraberinde Enerji Bakanını getirdiği bir sırada, Amerikan Büyükelçiliği yetkililerinin, Neoconların tâlimatıyla Türkiye’den “İran’ın nükleer zenginleştirme programını askıya almasını talep etmesini, aksi halde uluslararası toplumdan tecrit edileceklerini ve yaptırıma mâruz kalacaklarını bildirmesini” dayatması, ibret verici.

Her türlü mutâbakatın sağlandığı ve İran Cumhurbaşkanının Enerji Bakanıyla imzalaması için geldiği 600 milyon dolarlık doğalgaz anlaşmasının iptal edileceğinin bir gün önceden Financial Times’te yazılması, Washington’un, “İran’la işbirliği yapılacak zaman değil, anlaşmayı imzalamayın!” direktifinin Ankara’da yankı bulduğu söylentisini bir defa daha doğruluyor…

AÇIK AÇIK SAVAŞ TAMTAMCILIĞI…

İran Cumhurbaşkanının Türkiye ziyaretiyle su yüzüne çıkan bir başka husus; yüzlerce nükleer başlıklı silâha sahip olan İsrail’in, bir yandan İran’ın nükleer enerji üretimini bölge ve dünya için “tehdit ve tehlike” diye lanse edip, diğer yandan ABD’yi İran’a saldırmaya kışkırtmasının bu ziyareti etkilemesi…

İsrail, Türkiye’nin Müslüman komşusu İran Cumhurbaşkanının ziyaretini “talihsizlik” olarak kötülemekle kalmıyor; Ulaştırma Bakanı Şaul Mofaz, ABD’nin de desteği ile askerî operasyon çağrısında bulunarak İran’a saldırı tehdidini tekrarlıyor.

Bunun için İsrail’in saldırı kapasitesini genişletmek amacıyla İran’ı bombalayıp dönebilecek miktarda yakıt taşıyabilen 90 adet F-161 uçağı satın aldığını ve gelecek yılın sonunda da 11 tane daha alacağını fütursuzca duyuruyor. Ayrıca deniz kuvvetlerinde bulunan üç adet nükleer başlık taşıyan Dolphin denizaltısına ek olarak Almanya’dan iki yeni denizaltı daha satın alacağı bildiriyor.

İsrailli Bakan, “İran’a saldırmaktan başka alternatif yok; nükleer programına devam ederse biz de İran’a saldıracağız; ve saldırının ABD’nin desteği olmadan gerçekleşmesi mümkün değil” diye açık açık savaş tamtamlığı ve kışkırtıcılık yapıyor. ABD ise “İsrail’in endişelenmekte haklı olduğunu belirterek” ateşe benzin döküyor.

Ahmedinecad’ın da İstanbul’da söylediği gibi, birkaç ülke teknolojiyi tekeline alarak diğer ülke halklarını bundan mahrum bırakıyor. Ve en çirkini de, nükleer enerjiyi en kötü bir biçimde kullanan ve depoları bu bombalarla dolu olan İsrail gibi devletler tarafından “nükleer enerji” kasten “nükleer bomba” diye propaganda ediliyor. Uluslararası teâmüllere, hükümranlık hakkına aykırı olarak, Türkiye ve İran gibi ortak inanç, tarih ve kültürü paylaşan iki komşu ülkenin işbirliği resmen engelleniyor...

Ve Ankara’dakiler bu saygısızlığı sadece seyrediyor…

18.08.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (16.08.2008) - İran’la anlaşmaya ABD–İsrail gölgesi…

  (14.08.2008) - Provokasyon…

  (13.08.2008) - Kafkasya’daki ders-i ibret…

  (12.08.2008) - Tahrikin amacı…

  (11.08.2008) - Taşeron…

  (09.08.2008) - Sıcak gündem…

  (08.08.2008) - Fâciayı istismar (2)

  (07.08.2008) - Fâciayı istismar (1)

  (06.08.2008) - Demokratik kararlılık…

  (05.08.2008) - “Konjonktürel karar”a karşı

 
GAZETE 1.SAYFA

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Site yöneticisi | Editör
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır