08 Ekim 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Halil USLU

“Onlara ‘ölü’ demeyiniz”


A+ | A-

Bedir Savaşı’nda “Falanca filanca öldü gitti” denilince, âyet nazil olur. Cenâb-ı Allah buyurdu ki: “Fîsebilillah [Allah yolunda] öldürülenlere ölü demeyin. Bilâkis onlar diridir, ama siz bunu anlayamazsınız.” 1 Peygamber Efendimiz (asm) bir çok sahada şehit olunacağını beyan etmiştir, bunlardan bazıları “Suda boğulan, yangında ve enkaz altında ölen, abdestli yatıp da ölen, müttakî müezzin, Allahü Teâlâ’dan sıdk ile ihlâs ile şehitlik isteyen yatağında ölse de şehittir. Garip, kimsesiz olarak ölen, zehirli hayvanın kendisini sokması neticesi ölen, emr-i bi’l-ma’ruf ve nehy-i ani’l-münker yaparken öldürülen kimse şehiddir” 2 ve talebe-i ulum, âlimler, evliyalar ve başta peygamberler hep bu kapının namdar ve parlayan güneş ve yıldızlarıdırlar. Bu tesbitlerin her başlığı ayrı birer makale mevzuudur.

Evet bizim inanç ve imanımızda bu zümre-i salihîne ölü diyemeyiz, hepsi Hakk’ın namdar birer eridir ve haydırlar, aramızdadırlar. Nefes aldığımız havayı göremediğimiz gibi, onları da hissediyoruz, fakat göremiyoruz. Lâkin dar zamanlarımızda onlarla karşılaşıyor ve onların himmetlerini görüyoruz. Hz. Bediüzzaman, Mektubat eserinin 1. Mektub’unda 5 tabaka-i hayatta, makalemizin ve bu mevzuların bütün derecâtını gayet muknî olarak yazmış ve bizler de derecâtımıza göre bunlara muhatap olmuşuzdur. Evet, ruhaniyâtla iç içe yaşamaktayız. İmanlı ölen ve kabir azabı görmeyen insanların ruhları serbest dolaşır. Hatta şehitlerin efendisi Hz. Hamza (ra) pek çok insana yardım bile etmiş ve hâlâ da yardım ettiği insanlar vardır. Âyetlerin tasdik ve haber verdiği, şanlı ve görkemli Bedir, Uhud ve emsâli seferlerde meleklerin görülmesini nasıl unutacağız. 14 asır sonraki Çanakkale Zaferi’nde, Kore destanında ve Kıbrıs çıkarmasında görünenleri ve yalçın kayalıklarımızdaki manevî tasarruflarını nasıl kabul etmeyecek ve nasıl görmeyeceğiz? Çok sırlı bir âlemdeyiz.

Yüzlerce misâlden birkaç şahit olduğumuzla noktalayalım bu “ruhaniyat ve şehid” makalemizi. 1996 yılının Mayıs ayında, yani bundan 14 yıl önce, Yozgat ilimizde, oradaki can dostu kardeşlerimizin dâvetiyle, şehir kültür merkezinde “Bediüzzaman’dan Çağımıza Müjdeler” başlıklı bir konferans verdik. Şehir il müftüsünün de iştirak ettiği ve salonun baştan sona dolup taştığı o saatlerde, çok konferanslarda görmediğim bir manevî hava ile karşılaştım; Peygamber Efendimiz (asm) ve Hz. Bediüzzaman’ın ruhaniyâtının o salonda olduğunu hissettim, ağlayanların feryat edenlerin manzarası onu gösteriyordu.

Dönüşümüzde, maceralı bir gece karanlığında Konya yoluna döndürüldük. Bir gün sonra hanımı kanser olan bir sanayici can dostum, ailesini ve beni de alarak, bitkiler ve şifa yaprakları üzerine bize bir menfez ve çığır açan Isparta Senirkent’te mukim merhum Ali İhsan Tola Ağabeyimize gittik. Kendisi ehl-i kalp, evliyadan bir zât idi. Küçüklüğümden beri tanırım. Bizi kabul etti ve ilk sözü “Hizmetleri anlat” oldu.

Kendisinin manevî hallerini bildiğim için, Yozgat’taki tabloyu olduğu gibi naklettim. “Doğrudur” dedi ve ilâve etti: ”Bir gün Hz. Bediüzzaman’ı Isparta’da ziyaret ettim. Bana dönerek dedi ki: ‘Ali İhsan evlâdım, üç talebemin olduğu yerde benim ruhaniyâtım tecellî eder.’ Evet anlattığın doğrudur.”

Şifalı bitki ve reçeteyi alarak gece Konya’ya döndük. Sabah Yeni Asya gazetesini açtım; Yozgat’tan A. Özkan ve F. Demir’in haberi: “Bediüzzaman Yozgat’taydı”. Göz yaşlarımı tutamadım. Hiçbirimizin diğerinden haberi de yoktu…

Netice itibarıyla, başta Peygamber Efendimiz (asm) ve bu zât-ı nurânîlerin, şehitlerin zikredildiği yerlerde ve kitaplarının taşındığı ve satıldığı yerlerde, onların ruhâniyâtları vardır. Tayy-ı mekândır, bast-ı zamandır. Bu zatlara Türkiye’de ve dünyanın her yerinde muhatap olunabilir. Her karışta, her barışta ve her satırda onları görebilirsin. Yeter ki sadık ol ve ihlâslı ol. Bu aşk ve şevk içinde onlara tekrar muhatap oluyor ve yaşadıkça da olacağız İnşâallah.

Dipnotlar:

1- Bakara 154. âyet.

2- İbni Asakir, Deylemi, Taberani, Müslim, H.Şerif.

08.10.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (01.10.2010) - “Kavl-i leyyin”in neresindeyiz?

  (24.09.2010) - Aç canavara muhabbet

  (17.09.2010) - Zindebad Pakistan

  (10.09.2010) - Sincan’da Kadir Gecesi

  (03.09.2010) - Nevşehir ve cezaevi

  (27.08.2010) - Ereğli ve Kur’ân

  (20.08.2010) - Saygı ve saygısızlık

  (13.08.2010) - İyi ki geldin ey dost

  (06.08.2010) - Vefatlar ve yaylalar

  (30.07.2010) - Tesbihin ipi kopmasın


Son Dakika Haberleri

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Abdullah ŞAHİN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet BATTAL

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Banu YAŞAR

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H.İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Hakan YILMAZ

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehmet YAŞAR

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Saliha FERŞADOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  YENİ ASYA NEŞRİYAT

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.