Cevat ÇAKIR |
|
Küresel açlık |
Dünya genelindeki gelir dağılımı bozukluğu dolayısıyla bir milyar insan aç kalma tehlikesiyle karşı karşıya. Bir zamanlar “su savaşlarından” bahsedilirken şimdi de “gıda savaşlarından” bahsediliyor olması günümüz insanlarını tedirgin ediyor. Bazı Afrika ülkelerinde ekmek fiyatlarına yapılan zam dolayısıyla ciddî protestoların yapılması uzmanları tedirgin etmekte. Bu protestoların Ortadoğu ülkelerine de sıçrayabileceğini söylemekteler. Bu konularla ilgili olarak Ziraatçılar Derneğinden şu açıklama yapıldı: “Buğdayı, eti, sütü olan ayakta kalacak.” Evet ekmeğin değerini insanlık anlamaya başladı. Yıllar önce Said Nursî Hazretleri bu konu ile ilgili olarak “Bu ahirzaman fitnesinde açlık ehemmiyetli rol oynayacak” 1 diye bir tesbitte bulunmuştur. Bu musîbetin ehemmiyetli sebebini de “küfran-ı nimet ve şükürsüzlük ve nimet-i İlâhiyenin kıymetini takdir etmemeklikten gelen bir isyan olduğundan, Adil-i Hakim, nimetinin, hususan gıda kısmının, hususan hayat noktasında en büyük nimet olan ekmeğin hakikî lezzetini ve çok ehemmiyetli kıymetini ve nimetiyet noktasında fevkalâde derecesini göstermekle” demektedir. 2 Ekmeğe hürmetle ilgili olarak da Hz. Peygamberimiz (asm) “Ekmeğe hürmet edin, zira şanı yüce olan Allah arz ve semanın bereketini ona tabi kılmıştır” 3 buyurmaktadır. Türkiye’de günlük üretilen 120 milyon ekmeğin 12 milyonu çöpe atılmakta. Dünya genelinde bir milyar insan açken böylesine bir israfın içinde olmak çok kötü. Bu kötü fiilimizden dolayı açlık musîbeti bize de ulaşabilir. “Hem bu fakr u zaruret zamanında“, “Hem, yüz aç adamın huzurunda kemal-i afiyetle fazla yenilmez” 4 tesbitini akılda tutmak lâzım. Dünyadaki açlıkla ilgili bir örnek de bir kaç ay önce Zambia’da yaşandı: Aç kalan bir grup köylü ölü bir fili iki saatte parçalayıp yemişti. Dünyada böyle yerler varken diğer taraftan da “tiryakiliğe” varan aşırı bir tüketim ve israf devam etmekte. The World Watch Enstitüsünün son raporuna göre Amerikan tüketim standartlarına göre yaşanması halinde, dört buçuk dünyaya ihtiyaç varmış, Avrupalıların standartlarına göre yaşanması durumunda ise, üç dünya birden gerekli imiş. 5 Oysa bizim bir dünyamız var. Öyleyse dünya imkânlarına göre yaşamak bütün dünya insanları için şart. Gelmesi muhtemel bir açlığa karşı da her konuda iktisada ve az yemek suretiyle de nefsi terbiyeye alıştırmak gereklidir.
Dipnot: 1- Kastamonu Lâhikası, 104. 2- Kastamonu Lâhikası. 104. 3- Üsdü’l- Gabe: 3/213. 4- Lem’alar, 204. 5- Bugün Gazetesi, 27/2/2010. 07.10.2010 E-Posta: [email protected] |
Önceki Yazıları (25.07.2010) - Derelerin kardeşliği (21.05.2010) - Hayvansız virane kalan evler (15.02.2010) - “Toprak”tan uzak yaşamak (07.02.2010) - Fileleriniz nerede? |