Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 24 Haziran 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Faruk ÇAKIR

Vadime dokunma!



Türkiye’nin dertlerden biri de çevre konusundaki ihmallerdir. Sanayileşmesini tamamlayan ülkeler, bu süre zarfında ‘çevre’lerini de büyük ölçüde tahrip etmişler, sonra da ‘zararın neresinden dönülse kârdır’ anlayışıyla yeniden çevreye sahip çıkmayı gündemlerine almışlardır. Türkiye bu dönem zarfında sanayileşmede ‘geri’ kalmış, ama ‘çevre’yi de nisbeten koruyabilmiştir.

Dünya, son yıllarda daha önce tahrip ettiği çevreyi yeniden kazanmaya çalışırken, biz ne yazık ki tahrip çalışmalarına ağırlık vermek üzereyiz. Hatırlamak lâzım: Dünyada ‘ekolojik ürün’e rağbet arttı. Peki, ‘ekolojik ürün’ nasıl yetiştirilebilir? Geçmiş yıllarda ‘kimyasal gübre’ kullanılmayan topraklarda ‘ekolojik ürün’ yetiştirilebilir. Türkiye’de çiftçiler; geçmiş yıllardaki ‘fakir’likleri sebebiyle topraklarını gübreleyemedi. Ve o günlerde ‘zarar’ gibi görünen ‘fakirliğimiz’ bugün ‘ekolojik ürün’ üretme yoluyla zenginliğe dönüşebilir.

İşte çevre konusunda da aynı noktadayız. Başta Karadeniz olmak üzere henüz bozulmayan güzel bir çevreye sahibiz. Ancak son yıllarda ‘para’ uğruna bu güzel ve eşi bulunmaz çevremiz tahrip edilmeye başlandı. Karadeniz Bölgesinin hemen her ilinde, her vadisinde ‘tünel tipi HES’ler yapılmaya başlandı. Henüz iş işten geçmiş değil, ama çevre tahribi noktasında epey yol alınmış durumda.

İstanbul’daki Karadenizliler, 22 Haziran Pazar günü Kadıköy’de bir araya gelerek çevrenin katledilmek istenmesini güçlü bir ses ile protesto ettiler. İkizdere Derneği ve çevre derneklerin organize ettiği “Vadime Dokunmayın” mitingi yapılarak, hadiseye sadece ‘para’ gözlüğüyle bakanlara anlamlı bir mesaj verildi. Mitingde sadece İkizdereliler yoktu. Başta Çayeli’nin Senoz Vadisi köylerinde oturanlar olmak üzere Fırtına Vadisi ve diğer vadi köylerinde oturanlar da oradaydı.

Mitingde yapılan konuşmalarda bu ve benzer mitinglerin ‘enerji üretimine’ karşı olmadığı özellikle hatırlatıldı. Konuşmacılarca, karşı çıkılan şeyin; ölçüsüz ve insafsız çevre tahibatı olduğu ifade edildi. Gerçekten de başlangıçta bu vadilerde santraller yapılmasını destekleyen çok sayıda kişi, çalışmaları yerinde görünce ürküyor. Halkın diline yerleşmiş bir tabirimiz var: “Vur deyince öldürme.” İşte, “Enerji üreteceğim, dereler boşa akmayacak, bölge halkı da kazancak” diyenler öyle ölçüsüz ve insafsız hareket etmeye başladılar ki, Senoz Vadisindeki güzellikler ‘ölüm’ün de ötesine geçti!

Çok önemli itiraz noktalarından biri de şu: Bölgede çalışmaya yapan firmalar, vatandaşı muhatap bile almıyor ve bu güne kadar da almadı. Düşünün, bunca itirazlar oluyor, mitingler yapılıyor, başta mahalli TV’ler olmak üzere onlarca yayın yapılıyor; bu bölgede yatırım yapan ‘çevre dostu firmalar’ tek kelime etmiyor! Eğer yaptıkları işin faydalı olduklarını düşünüyorlarsa niçin kamuoyu önüne çıkıp bunu savunmuyorlar? Kaçak güreşmeye, milleti yanıltmaya ne gerek var?

Kadıköy’deki mitingde coşkulu bir kalabalık vardı ve “Dereler özgürdür, özgür akacak” diye haykırdı. Her konuda olduğu gibi ‘çevre’ konusunda da duyarlı olmak ve haksızlıklara, çevre katliâmına karşı çıkmak durumundayız. Bunun için “Senoz Vadisi”nde oturuyor olmak da gerekmez. Çünkü her şeyi ‘para’ olarak gören menfaatçiler, bugün Senoz Vadisinde, yarın Beykoz Korusunda olabilirler...

Vadimize, yeşilimize ve ‘temiz hava’mıza dokunmayın.

24.06.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (23.06.2008) - Darbelere ‘çüş’ de!

  (22.06.2008) - Adım adım sivil anayasa

  (21.06.2008) - Her ‘adım’ın değeri var

  (20.06.2008) - ‘Mide’lere hükmetmek çare değil

  (19.06.2008) - Her şey bahane, alkol reklamı şahane!

  (18.06.2008) - Adım adım ihlâl

  (17.06.2008) - ‘Tek tip zihniyet’ten bıktık!

  (16.06.2008) - Bu yasağı çöpe atalım!

  (15.06.2008) - Bu hamur çok su götürür

  (14.06.2008) - Neresinden tutalım?

 
GAZETE 1.SAYFA
Download

Gezi Eki Pdf

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Nurettin HUYUT

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

© Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır