Bebeklerinizi “park” etmeyin

Ankara İl Sağlık Müdür Yardımcısı Atilla Yılmazlar, araçların iç ısılarının klima olsa dahi park edildikten çok kısa bir süre sonra yükseldiğine dikkat çekerek, “Araç terk edilirken herkesin dışarı çıktığından emin olunmalı” dedi.

Ankara İl Sağlık Müdür Yardımcısı Atilla Yılmazlar, CİHAN’a yaptığı açıklamada, yaz ayları ile birlikte hava sıcaklıklarındaki artışın, insan sağlığını olumsuz etkileyebileceği uyarısında bulundu. Yılmazlar, bu durumdan özellikle dört yaşından küçük çocuklar, yalnız yaşayanlar, özürlüler, bakıma ihtiyacı olanlar, gebeler, 65 yaş ve üzeri yaşlılar, aşırı kilolular, açık alanda çalışanlar, kronik hastalığı olanlar (şeker hastalığı, kalp-damar hastalıkları, beyin-damar hastalıkları, psikolojik hastalıklar, kronik solunum sistemi hastalıkları, karaciğer hastalıkları, böbrek hastalıkları), sürekli ilâç (özellikle tansiyon düşürücü, idrar söktürücü, depresyon ve uyku ilâçları) kullananlar ile alkol ve madde bağımlılarının etkilenebileceği söyledi.

Yaz mevsimi ile artan hava sıcaklığı ve güneşin olumsuz etkilerinden korunmak için bir takım tedbirlerin alınması gerektiğini kaydeden Yılmazlar; bebek, çocuk, engelliler ve hayvanların kapalı ve park etmiş araçlarda kesinlikle bırakılmaması gerektiğini vurguladı. Araçların iç ısılarının, klima olsa dahi park edildikten çok kısa süre sonra yükseldiğine dikkat çeken Yılmazlar, “Araç terk edilirken herkesin dışarı çıktığından emin olunmalı” dedi.

SICAKLARDAN KORUNMA YÖNTEMLERİ

Yılmazlar, günün en sıcak saatleri olan 10.00-16.00 arasında mecbur kalınmadıkça dışarı çıkılmamasını tavsiye etti. Dışarıda bulunulduğunda açık renkli, hafif, bol ve sıkı dokunmuş kumaşlardan yapılan giysilerin tercih edilmesi gerektiğini söyleyen Yılmazlar, “Geniş kenarlı ve hava delikleri olan şapka giyilmeli ve güneşin zararlı ışınlarından koruyan güneş gözlüğü kullanılmalı” dedi. Dışarıda çalışması gerekenlerin mümkün oldukça güneş altında korunmasız kalmamaya, aşırı hareketlerden kaçınmaya, sık sık tuz içeren sulu gıdalar almaya dikkat etmesi gerektiğini belirten Yılmazlar, spor için ise akşam ve sabah saatlerinin tercih edilmesi gerektiğini söyledi. Yılmazlar, her bir saatlik spor için en az 2-4 bardak sıvı alınmasını, ağır fizik aktivitelerden kaçınılması gerektiğini kaydetti.

Güneş ışınlarının dik geldiği saat 10:00 ile 16:00 arasında denize girilmemesi ve güneşlenilmemesi gerektiğini dile getiren Yılmazlar, “Bu saatlerin dışında denize girmek isteyenlerin güneşten koruyucu krem (en az 15 koruma faktörlü) kullanmalı, şapka ve gözlük gibi gerekli koruyucu önlemleri almalı ve uzun süre kesintisiz güneşlenmemeli” şeklinde konuştu.

Yılmazlar, kapalı alanların iyi havalandırılması gerektiğini, güneş gören pencerelerin güneşliklerle gölgelendirilmesini, vücut ısısının yükselmemesi için sık sık duş alınmasını, bunun mümkün olmadığı durumlarda ise eller, yüz ve ensenin soğuk suyla ıslatılması ya da silinmesi gerektiğini aktardı.

BESLENME VE SIVI ALIMI KONUSUNDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

YILMAZLAR’IN verdiği bilgiye göre sıcak havalarda beslenme ve sıvı alımı konusunda dikkat edilmesi gerekenler ise şöyle:

nSusuzluk hissi olmasa bile her gün en az 2-2.5 litre (12-14 su bardağı) sıvı tüketilmeli.

nKahvaltıda az yağlı peynirler, zeytin ve taze sebzeler bulunmalı, kafein içeren içecekler yerine de süt, meyve suyu, ıhlamur ve kuşburnu gibi bitki çayları tercih edilmeli.

nYağlı besinlerin ve yağda kızartmaların tüketiminden kaçınılmalı; yemeklerde bitkisel sıvı yağlar kullanılmalı. Yemekleri pişirirken kızartma ve kavurma yerine haşlama, ızgara, kendi suyunda veya az suda pişirme gibi sağlıklı pişirme yöntemleri uygulanmalı.

nVücut direncini arttırmak ve vücudun yeterli miktarda vitamin ve mineral almasını sağlamak için bol miktarda sebze ve meyve tüketilmeli.

nTerleme ile artan sıvı ve mineral kaybının önlenmesi için her zamankinden daha fazla miktarlarda sıvı alınmalı.

nSıvı alımında su içmek esas olmakla beraber, su dışı sıvı alımında kahve, çay ve gazlı içecekler yerine süt, ayran ve meyve suyu gibi içecekler tercih edilmeli. Eğer doktor tarafından sıvı alımı kısıtlanmış veya idrar söktürücü ilâç kullanılması söz konusu ise ilgili doktora başvurmak gerekir.

nMide kramplarına sebep olabileceği için çok soğuk ve buzlu içecekler tercih edilmemeli.

nKafein, alkol ve fazla miktarda şeker içeren içecekler vücuttan daha fazla sıvı kaybına yol açtığı için tüketilmemeli.

nDışarıda ve açıkta satılan yiyeceklerin, tüketiminden kaçınılmalı, çabuk bozulma riski olan besinler (et, yumurta, süt, balık vb.) açıkta bekletilmemeli, besinlerin hazırlanması ve pişirilmesi aşamalarında hijyen kurallarına özen gösterilmeli.

/ Ankara

24.06.2008

‘Gençler ne yiyeceğini bilmiyor’

Yard. Doç. Dr. Ufuk Berberoğlu, gençlerin gıda seçimi ve sağlıklı beslenme konusundaki bilgilerinin yetersiz olduğunu söyledi.

Berberoğlu, Ege Üniversitesi İzmir Atatürk Sağlık Yüksekokulu tarafından düzenlenen Uluslararası Gıda, Beslenme ve Kanser Sempozyumu’nda “Edirne Sağlık Yüksekokulu Öğrencilerinin Gıda Maddeleri-Kanser İlişkisi Konusundaki Bilgi Düzeyleri” konulu bir çalışma sundu. Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Berberoğlu, beslenme ve hayat biçimiyle bütün kanserlerin yüzde 40’ının önlenebileceğini vurguladı.

Sözkonusu çalışmanın Edirne Sağlık Yüksekokulu’nda öğrenim gören 324 öğrenci üzerinde yapıldığını anlatan Ufuk Berberoğlu, şunları kaydetti: “Sağlıklı beslenme ve uygun gıda seçiminde bilgi eksikliği mevcut. Besinleri saklama ve şartlarına dikkat etme (yüzde 75.8), temiz ve güvenli olduğuna inanılan kaynaktan su içme (yüzde 71), içki içmemeye dikkat etme (yüzde 69), meyve ve sebzeleri mevsiminde yeme (yüzde 68) en çok dikkat edilen konular. Riskli gıda maddesi içeren besinleri yiyenler yüzde 30.7, günlük tuz kullanımını düşük tutanlar ise yüzde 52 oranında.”

24.06.2008

Hamileler bol bol su içsin

Son günlerde artan sıcaklıklara karşı doktorlar hamile kadınları uyardı.

Mardın Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi Kadın Doğum Uzmanı Dr. Adem Özden, bu aylarda sağlıklı kişilerin bile 11.00-16.00 saatleri arasında doğrudan güneşe maruz kalmalarının sağlık açısından risk oluşturabileceğini belirterek, sıcaktan daha fazla etkilenen hamilelerin, bu saatlerde acil durumlar dışında güneşte kalmamaları gerektiğini söyledi.

Bazı hamile kadınların, uyarıları dikkate almadan bilinçsizce hareket edebildiğini ifade eden Özden “Sıcaklarda nefes alıp verme düzensizleşebilir. Bu yüzden oksijenin yetersiz olduğu kapalı ortamlarda hamile kadınlar fenalık geçirebilir, hatta bayılabilir. Bayılma durumunda kan akışı azalacağı için bebek de olumsuz etkilenir” dedi.

Öğle saatlerinde dışarı çıkan hamile kadınların, aşırı sıcak sebebiyle toplu taşıma araçları ve kapalı ortamlarda baygınlık geçirdiğini dile getiren Özden, hamilelerin, sırt ağrıları, varis, ayaklarda ödem ve terlemeden kaynaklanan mantarlara karşı giyim, spor ve beslenmeye dikkat etmeleri yanında giyim tercihlerini pamuklu ve geniş kıyafetlerden yana kullanmaları tavsiyesinde bulundu.

24.06.2008