Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 28 Mayıs 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Süleyman KÖSMENE

İsm-i Celâl ve Cemal üzerine



İstanbul’dan Ayhan Demiröz: “‘Evet cemalin gözünde celâl ne kadar cemildir; celâlin gözünde dahi cemal o kadar celildir’ (Mesnevî-i Nuriye, s. 333) cümlesini açıklar mısınız?”

Allah Celil1 ve Cemil’dir. Yani Celâl ve Cemal sahibidir. Yani yücelik ve güzellik sahibidir. “Yeryüzünde bulunan herkes fânidir. Ancak Celâl ve İkram sahibi Rabbinin vechi bâkîdir”2 âyeti ve “Celâl ve İkram sahibi Rabbinin ismi ne yücedir!”3 âyetleri bize Celâl ve Cemal isim ve tecellilerinden haber veriyor.

Güneşlerden, yıldızlardan yerküreye, dağlardan, denizlerden ağaçlara ve zerrelere kadar her şeyi emrine itaat ettiren yüksek ve İlâhî bir terbiye var ve gözümüzden kaçmıyor. Çünkü her nesne, her zerre muntazam bir terbiye içinde işini bilgece yapıyor, kendisine verilen emri ustaca yerine getiriyor. İşte kâinatta her şeyi kuşatan ve şüphesiz Allah’a ait bulunan bu yüksek terbiye, bize Rab isminin penceresinden Celîl ismini gösteriyor. Bediüzzaman’a göre mahşerin hak olduğunu kavramak için yalnız Celîl ismini kavramak yeterlidir. Öyle ki, bu gözümüzle gördüğümüz yüksek terbiye, böyle fani ve geçici bir memleket üzerinde durmaz. Bu terbiyenin Sahibi sermedî ve bakî bir haşmet dairesi, ebedî ve yüksek bir terbiye dairesi var edecektir. Ebediyet, Celîl isminin bir lâzımı olarak gün yüzüne çıkacaktır.4

Saîd Nursî Hazretlerine göre, zulüm, küfür ve inkâr Cenâb-ı Hakk’ın celâl, izzet ve azametine dokunmaktadır. Küfür ve inkâr içinde bulunan hezeyancı ve yalancı vehimleri Cehennem’e atmak, Celil isminin bir gereğidir.5 Celil isminin yerküredeki tecellisini görmek için denizin dev dalgasına, kasırgasına, fırtınasına ve yerin sarsıntısına bakmak yeterlidir. Yerler, gökler, güneşler, yıldızlar ve arş gibi büyük varlıklar azamet cihetiyle Celil ismini gösteriyorlar ve Celil ismini zikrediyorlar.6

Allah’ın Cemal Sahibi olması, yani eşsiz güzelliği de, var olan her şeyde kendini öncelikle gösteriyor. Çünkü her şey eşsiz güzel yaratılmıştır. Kâinattaki bütün güzellikler, Allah’ın sonsuz güzelliğinin binler perdelerden geçmiş gölgeleridir, âyineleridir.

Her şey fevkalâde güzel yaratılmıştır. Varlıkların olabilecek en güzel şekliyle yaratılması, Allah’ın eşsiz güzelliğini ve benzersiz Cemalini gösteriyor. Deniz içinde ve yeryüzünde merhametle ve şefkatle bakılan küçük hayvancıklara ve yavrulara dikkat edilirse, hepsinin açık bir dil ve yüksek bir sesle, “Ya Cemil, Ya Rahim!” diye zikrettikleri, Cemîl ve Rahîm isimlerini gösterdikleri anlaşılacaktır.7

Kâinatta nurun olması Nur’dandır. Vücudun olması Mevcud’dandır. İhsan zenginlikten gelir. Cömertlik serveti gösterir. Talim, ilme işaret eder. Hüsün ve güzellik vermek, Hasen’den; güzelleştirmek, Güzel’den; cemal vermekse Cemil’den gelir. “İşte bu hakikate binaen iman ederiz ki:” der Saîd Nursî Hazretleri, “Bu kâinatta görünen bütün güzellikler öyle bir Güzel’den geliyor ki, bu mütemadiyen değişen ve tazelenen kâinat, bütün mevcudatıyla, âyinedârlık dilleriyle, O Güzel’in cemalini tavsif ve tarif eder.”8

Farkında olmadan ölüme koşan insan, öyle mutlak ve sonsuz Güzel olan bir Cemîl-i Zülcelâl’in rahmet dairesine ve huzuruna gitmektedir ki, bin yıllık mutlu bir dünya hayatı, O Sonsuz Güzel’in hazırladığı Cennet hayatının bir saatine değmemekte; böyle bir Cennet hayatının bin senesi ise O Sonsuz Güzel’in Cemal’ini bir saatlik görüşün lezzet ve saadetini asla vermemektedir. Böyle yüksek dairelere giden insan ve güzel mertebelere uçan ehl-i iman asla ölüm korkusu yaşamamalıdır.9

“Evet!” der Bediüzzaman, O Sonsuz Güzel’i ifade etmek için; “Koca Cennet bütün hüsün ve cemaliyle bir cilvesi bulunan ve bir saat müşahedesi ehl-i Cennete Cenneti unutturan bir Cemal-i Sermedi! Elbette nihayeti ve şebîhi ve naziri ve misli olamaz.”10

Celâl ile Cemal tecellîleri,—Celâl izzeti, azameti ve yüceliği, Cemal hüsnü ve güzelliği gösterdiği halde—birbirleriyle çelişmezler ve iç içe tecellî ederler. Bazen güzellik, celâlden tecellî eder. Bazen de izzet ve azamet, cemalden akar. Celâl tecellîleri güzellikten nasipsiz değildir. Cemal tecellîleri de izzetten ve azametten nasipsiz değildir. Yani cemalden bakılınca celâl eseri, celâlden bakılınca cemal eseri rahatlıkla görülebilmektedir.11

DUÂ

Ey celâl sahibi Cemil! Ey cemal sahibi Celil! Ey güzellik sahibi Aziz! Ey izzet sahibi Güzel! Ey her zerrede eşsiz güzelliğini gösteren Cemil! Ey her nesnede benzersiz büyüklüğünü bildiren Celil! Bize güzel ahlâkı, güzel huyları, güzel duyguları, güzel davranışları, güzel işleri sevdir! Bize helâl güzellikleri sevdir! Verdiğin sayısız güzelliklere karşı bizi şükürsüz kılma, teşekkürsüz kılma, minnetsiz kılma! Bizi Sana minnettar eyle! Bizi Sana itaatkâr eyle! Bizi Sana kul eyle! Âmin.

Dipnotlar:

1- Tirmizî, Daavât, 86; A.Z.Gümüşhânevî, M. Ahzâb, 2/234; 2- Rahmân Sûresi, 55/26,27; 3- Rahmân Sûresi, 55/78; 4- Sözler, s. 72; 5- Sözler, s. 77; 6- Mektûbât, s. 228; Sözler, s. 301; 7- Sözler, s. 301; 8- Şuâlar, s. 71; 9- Mektûbât, s. 223; 10- Şuâlar, s. 71; 11- Mesnevî-i Nuriye, s. 178

28.05.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (27.05.2008) - Dünyada ve mahşerde İsm-i Adlin tecellîsi

  (25.05.2008) - Muhtelif sorular

  (24.05.2008) - Hayatın içinden

  (23.05.2008) - Allah'ın yardım ve inayeti

  (22.05.2008) - Cehennem meleklerinin sayısı

  (21.05.2008) - Muhâlefetün li'l-havâdis sıfatı

  (20.05.2008) - Hz. Havva'nın yaratılışı

  (18.05.2008) - Beşerî ilişkilerimizde Allah korkusu

  (17.05.2008) - Reenkarnasyon üzerine - 2

  (16.05.2008) - Reenkarnasyon üzerine - 1

 
GAZETE 1.SAYFA
Download

Kutlu Doğum Haftası Pdf

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Nurettin HUYUT

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Zeynep RUHAN

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

© Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır