Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 23 Mayıs 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Süleyman KÖSMENE

Allah'ın yardım ve inayeti



Konya’dan Recep Albayrak: “‘Bismillah Kudret-i Ezeliyenin taalluk ve tesirini celb eder. Ve o taalluk, abdin kesbine ve işine yardım edici bir ruh gibi olur. Öyleyse, hiç kimse, hiçbir işini besmelesiz bırakmasın!’ (İşârâtü’l-İ’câz) Bu hüküm, söylenişi ülfet peyda ettiği durumda da celp eder mi? Yoksa kastî niyet gerekli mi?”

Cenâb-ı Allah her hâl ve şartta kullarının yardımcısıdır. Her türlü musibet ve sıkıntılarda, her türlü ihtiyaç anında Allah’ın inayeti, yardımı, rahmeti ve şefkati hep ön plândadır. Cenâb-ı Hakk’ın rahmeti gazabını geçmiştir. Gazabında da sayısız rahmet bulmak mümkündür. O, Kendisine sığınan mahlûkatını ve kendi adını anan kullarını asla eli boş çevirmez. Duâlarına cevap verir ve hikmetine göre duâlarını kabul eder. Sığınışlarını makbul sayar. Kul, Allah’a yönelişini, işine başlarken “Bismillahirrahmanirrahim” demekle gösterir. Hayırlı bir işe başlarken Bismillah diyerek Kendi adını anan kulunun elinden Allah tutar. Yani, kul Bismillah dediği zaman Allah’ın ezelî kudretini üzerinde ve işinde hisseder. Ummadığı, bilmediği ve görmediği bir el kendisine hep yardımcı olur. İşi rast gider. İşi önünden gelir. Allah “yürü ya kulum!” der.

Allah’ın insan ve canlılar üzerindeki açık yardımının görmezden gelinemeyeceğini vurgulayan1 Bedîüzzaman Hazretleri, kâinat sayfasında da tam bir İlâhî yardım seferberliğinin hüküm sürdüğünün gözlerden kaçmadığını bildiriyor.2 Saîd Nursî’ye göre, dikkat ile bakarsak, varlıklar içinde cansız, şuursuz ve şefkatsiz olarak gördüğümüz hemen her şeyin bile, sanki birbirlerine bilerek şefkat gösteriyormuşçasına birer muâvenetçi ve yardımcı olduklarını görmekten kendimizi alamayız. Demek her şey birbirlerinin yardımına ve inayetine, Rahîm ve Hakîm bir Rabb-i Zülcelâl’ın rahmetiyle ve emriyle koşmaktadırlar, koşturulmaktadırlar.3

Bediüzzaman’a göre, eserleri görünen bu geniş inayetten daha güzel, daha geniş ve daha kapsamlı bir inayet kabil değildir.4 Çünkü bu Allah’ın inayetidir ve bu inayet her şeyi kuşatmıştır.5 Madem dünya var ve dünya içinde bütün eserlerde hikmet, inayet, rahmet ve adalet hakikatlerinin gerçekliğinden hiç kimsenin şüphesi yoktur. Öyleyse elbette dünyanın vücudu kadar kat’î bir şekilde âhiret de vardır.6 Çünkü hikmet, inayet, rahmet ve adalet daimîdirler, bakidirler, ezelîdirler ve ebedîdirler.7 Esasen, bâkî bir âlem ve bâkî bir hayat Allah’ın biz aciz, çaresiz ve nâçâr kullarına inayetten başka bir şey değildir.8

Göz ile görünen bu hadsiz nimetlendirmelerin, ihsanların, lütufların, keremlerin, inayetlerin ve rahmetlerin, gayb perdesi arkasında bir Zat-ı Rahman-ı Rahîm bulunduğunu sönmemiş akıllara ve ölmemiş kalplere gösterdiğini belirten9 Saîd Nursî Hazretleri, canlılarda güzel yapma “fiilini ve inayetini” çalıştıran hakikatin, güzel yapma “iradesi” ile süsleme “kastı” olduğunu beyan eder. Bediüzzaman’a göre, bu sıfatlar da hayat mânâsında hükmediyorlar. San'at eliyle ve inayet fırçasıyla hayat mânâsı zîhayatın püskül, yaprak, göz, kulak gibi azalarına birer hüsün ve birer ziynet renkleri veriyor; yeryüzüne, mâdenlere, bitkilerin ve hayvanların her birisine farklı birer güzellik ve ayrı birer görkem veriyor. Keza yine aynı hayat mânâsı, Cennetin bağlarına, kasırlarına ve hurilerine de sonsuz birer güzellik ve ziynet vermiştir.10

Rızık da, kudret nazarında hayat kadar ehemmiyetlidir. Öyleyse Bediüzzaman’a göre şu gerçek teslim edilmelidir: Mevcudâtı kudret çıkarıyor, kader giydiriyor, inayet besliyor.11 Allah’ın inayeti ve yardımı böylesine kayıtsız şartsız üzerimizdeyken, bizim “Bismillah” diyerek O’nun adını anışımız, bizim için bir takdir, bir teşekkür, bir kadirbilirlik, bir kulluk ifadesi olur. Bismillah ülfetle söylense bile, tesirsiz kalmaz. En kör noktalarımızda bile “Bismillah” dediğimiz anda işimizde ve içimizde bir kudret ışığı, bir inayet pırıltısı, bir yardım eli belirir. Bediüzzaman “Gafletle yapılan zikirler dahi feyizden hâli değildir”12 demiştir.

DUÂ

Ey Muin-i Rahim! Ey kullarının yardımcısı! Ey en dar anında kulunun yanında olan! Ey en zor gününde kulunun elinden tutan! Ey en umutsuz zamanında kuluna umut olan! Ey en güçsüz anında kuluna kudret olan, güç olan, inayet eli olan! Ey bütün kapılar kapansa da, kapısı hiç kapanmayan, yardımı hiç durmayan, umudu hiç sönmeyen Allah’ım! Umudum tükendi, kapılarım kapandı! Yardım et Allah’ım! Elimden tut! Çaresizlerin, dertlilerin, naçarların, yürekleriyle acıyı içenlerin ellerinden tut! Onlara gördükleri acıyı merhamete çevir, rahmete çevir! İnayetini esirgeme! Âmin.

Dipnotlar:

1- Mesnevî-i Nûriye, s. 43; 2- Mesnevî-i Nûriye, s. 53; 3- Mesnevî-i Nûriye, s.131; 4- Sözler, s. 82; 5- Lem’alar, s. 300; 6- Sözler, s. 83; 7- Sözler, s. 110; 8- Sözler, s. 97; 9- Sözler, s. 96; 10- Sözler, s. 574; 11- Mektûbât, s. 460; 12- Mesnevî-i Nuriye, s. 75

23.05.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (22.05.2008) - Cehennem meleklerinin sayısı

  (21.05.2008) - Muhâlefetün li'l-havâdis sıfatı

  (20.05.2008) - Hz. Havva'nın yaratılışı

  (18.05.2008) - Beşerî ilişkilerimizde Allah korkusu

  (17.05.2008) - Reenkarnasyon üzerine - 2

  (16.05.2008) - Reenkarnasyon üzerine - 1

  (15.05.2008) - İmân artar ve eksilir

  (14.05.2008) - Dünya dardır ve sıkıcıdır

  (13.05.2008) - Uyku nimetini kullanırken

  (12.05.2008) - İbadetin içinden

 
GAZETE 1.SAYFA
Download

Kutlu Doğum Haftası Pdf

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Nurettin HUYUT

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

© Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır