Recep TAŞCI |
|
Ne bekleniyor? |
Yaşadığımız küresel krizden çıkmanın mu’cizevî bir reçetesi yok. İzlenecek yol belli. Kamu harcamaları arttırılır. Vergiler indirilir. Faizler düşürülür. Maksat tüketimi teşviktir. Paradoksa bakın: Tüketim çılgınlığından patlak veren krizden kurtulmak için tüketim alabildiğine kamçılanı-yor. Kamçılanıyor da kantarın topuzu kaçmamalı. Enflasyon nöbette, her an kapıyı çalabilir. Bütçedeki delik de büyümemeli. ABD’nin ilk 9 ayındaki bütçe açığı bir trilyon doları aştı. Diğer ülkelerde de durum aynı. Bizde de 2009 yılı bütçesinde öngörülen açık 10 milyar TL iken ilk 6 ayda 23 milyar olarak gerçekleşti, yıl sonu tahmini açık 48 milyar TL. Öngörülenin 5 katı, daha da yükselebilir. Harcamalar artar, vergiler de inince bu sonuç normal, eleştirilerde insaflı olmak lâzım. Ancak şu soru da cevapsız kalmamalı: Açık nasıl kapatılacak? Hükümet bu darboğazı hangi yolla aşacağını samimî ve inandırıcı bir dille kamuoyunu bilgilendirerek piyasalara güven vermelidir. Ne var ki hükümet cephesinden ne bir ses, ne bir nefes. Açık borçla mı, vergilerle mi karşılanacak bilinmiyor. Bilinen şu: Hükümet torba bir yasa ile borçlanma yetkisini sessiz sedasız beş kat arttırarak 14,8 milyar TL’den yaklaşık 75 milyar TL’ye çıkardı. Son dönemde akaryakıtta ÖTV ve bazı sektörlerde KDV oranlarındaki artışlarla bütçe açığını kapatma gayretinde. Bir yandan da İşsizlik Fonunda birikmiş 41 milyar TL’nin nema gelirlerinin 4’te 3’üne göz dikmiş durumda, yasası geçen hafta çıkarıldı. İşçi ve işverenlerin parasıyla bütçenin yamanması doğru mu değil mi tartışmasına girmeden “2009 yılı bütçesinden umut yok, kayıp yıldır, bari 2010 yılı bütçesini kurtaralım” diyoruz. Diyoruz da... Bütçe hazırlık süreci işletilmiyor. Makro ekonomik göstergeleri kapsayan Orta Vadeli Program Mayıs ayı sonuna kadar, üç yıla ilişkin gelir-gider, açık tahminleri ve borçlanma durumunu içeren Orta Vadeli Malî Plan Haziran sonuna kadar Resmî Gazete’de yayınlanmalıydı. Ağustos ayının son haftasına girilmesine rağmen kamu ve özel kesim için yol haritası niteliğindeki bu plan ve program yayınlanmadı. Bu yüzden 2010 bütçe hazırlık çalışmaları başlayamıyor. Yatırımcı kararsız. Ne bekleniyor, niye yasal prosedüre uyulmuyor? Sebep IMF’mi? Açıklayın. Açıklayın da, 2010 yılı: Enflasyon, döviz kuru, faiz oranı... Büyüme... Bütçe açığı... Hedeflerinizi görsek. Küçülmeden büyümeye nasıl geçileceğini, açıkların ne şekilde kapatılacağını, dış kaynağın nereden temin edileceğini öğrensek. Ekonomi, bu haliyle meçhule giden rotasız bir gemiye benziyor, her an kazaya uğrayabilir. Böyle belirsizlik ve gecikmeler güven ortamının oluşmasını engeller, büyük çapta psikolojik kaynaklı olan krizin sürecini uzatır, istikrarı bozar, pusuda bekleyen enflasyon ve faiz hastalığının nüksetmesine sebep olur. Bizden uyarması. 24.08.2009 E-Posta: [email protected] |