Erdoğan ile Baykal arasındaki Ergenekon atışması geçtiğimiz haftada da devam etti. Erdoğan; “dâvânın savcıyım” Baykal da “o savcıyla ben de avukatıyım” demeyi sürdürüyor. Ancak burada bu polemikle ilgisi olmayan ‘siyasî standup’tan bahsedeceğiz. Genelde standupçılar söyler, dinleyenler güler. Ancak anlatacağım olayda standupçı güldü, dinleyenler alkışladı.
Baykal partisinin bu haftaki grup toplantısında adeta bir standupçı gibi Ergenekon soruşturması ile ilgili espriler yaptı.
Gülerek, “Bu özel bir terörmüş. Bu teröre de Öcalan maddesi uygulanmıştır... Teröristbaşı da baş terörist ya da eş teröristler ortaya çıksın” dedi, partililer alkışladı. Yine gülerek, “Bunları da bir adaya koyalım isterseniz... En iyisi biz bunları Yassıada’ya koyalım, anlamlı olur. Eğer o zamana kadar Öcalan tahliye olursa İmralı’ya koyarız” dedi partiler tekrar alkışladı. Peşinden, Sinan Aygün’e destek veren TOBB Başkanını tebrik ederken, “Aklıma da gelmiyor değil, Sayın TOBB Başkanı diğer sanıklarla da ilgilense acaba, oralarda da bazı yanlışlıklar çıkar mı?” diye sorarken yine gülücükler saçtı.
Bu diyaloglar artık ‘standup’a dönüştü. Sormak lâzım, bu olay espri yapılacak kadar komik bir konu mu?
***
AYRIŞMA…
Toplumda son günlerde bir ayrışma ve kutuplaşma yaşandığı söylenip duruyor.
Son günlerin konusu olan “Ergenekon” meselesine bakışta da bir ayrışma yaşanıyor. Dâvâya genelde “Ergenekon soruşturması” diye bakılırken, daha çok ulusalcı diyebileceğim kesim ise “Ergenekon tertibi” diye bakıyor. “Ergenekon soruşturması” diyenler, meselenin sonuna kadar gidilip, çözülmesini isteyenlerden oluşuyor. “tertip” diyenler ise, meselenin “fos” ya da “fasa fiso” olduğunu düşünüyor.
Mahkeme sonucunda kimlerin haklı çıktığını da görmüş olacağız…
* * *
GÜZEL OLMAZ MIYDI?
Siyasette bir ilk yaşanıyor. Bir parti genel başkanı başka bir partinin kongresine katıldı. Saadet Partisi Genel Başkanı Recai Kutan, dün AKP’nin kongresine katıldı. Ama bu AKP şu an iktidarda olan AKP değil. (Zaten AKP’nin bir kongresi de yok.)
Bu AKP, Fas’ta, genel başkanlığını Sadettin Osmanî’nin yaptığı ve şu anda anamuhalefet konumunda olan bir parti. İşin başka bir ilginç tarafı da Fas’taki AKP’nin amblemi gaz lambasıymış. Bizdeki Türkiye’nin gelişmişliğine göre değişmiş, ampul olmuş. Yani iki partinin isminin yanında amblemleri de benzeşiyor.
Bizde de ‘kongreye katılma’ gerçekleşse güzel olmaz mıydı? Hem de şimdiki AKP’lilerin birçoğu millî görüşçü gömleklerini değiştiren eski arkadaşları…
* * *
ROZETTEKİ MESAJ?
1 Temmuz’da tatile girmesi gereken ancak bir kararla çalışmaya devam eden Meclis’te parti grupları bu hafta da (MHP hariç) yapıldı.
AKP grubundaki bir eylem dikkatimizi çekti. Bazı AKP’lilerin yakalarında, trafik levhalarında bulunan çalışan bir işçi ve “Bırakın da çalışalım” yazısı yer alan rozetler vardı. Anlaşıldı ki, AKP Genel Başkan Yardımcısı Reha Denemeç’in organize ettiği bu eylem, Anayasa Mahkemesinde devam eden ‘kapatma davası’na milletvekillerinin mesajını anlatıyordu.
Gazeteciler milletvekilleriyle yakından ilgilendikten sonra şu yorumu yaptılar: Kapatma dâvâsı ve Ergenekon soruşturmasından bunalan milletvekilleri tepkilerini böyle dile getirdiler.
* * *
CİCİ PARTİ
AKP Genel Başkan Yardımcısı Dergin Mir Mehmet Fırat, giyimi ve konuşması ile farklı bir siyasetçidir. Geçtiğimiz hafta AKP’nin kapatılması davasıyla ilgili soru soran gazeteciler öyle bir söz söyledi ki... “AK Parti kapatılmayacak. Bunu manşet yapabilirsiniz… Bana göre kapatılmaması lâzım. Niye kapatılsın? Yazık değil mi? Cici bir parti…”
Önümüzdeki günlerde Anayasa Mahkemesinde “cici parti”nin dâvâsı görüşülecek. Bakalım “cici parti” kapatılacak mı, kapatılmayacak mı? Kararı da yargı verecek…
20.07.2008
E-Posta:
[email protected]
|