Faruk ÇAKIR |
|
“Herkes”in anlamı mı değişti? |
Yıllardan beri binlerce, belki de milyonlarca kişinin mağduriyetine sebep olan “başörtüsü yasağı” ile ilgili yorum ve değerlendirmeler “mecburen” devam ediyor. Kimse “Bu konu kapansın, gündemden düşsün” diyemez, çünkü ortada çeyrek asırdır devam eden haksız bir uygulama ve binlerce mağdur var. Bu sebeple gerek iktidar ve gerekse muhalefet partileri bu konuda açıklamalar yapıyorlar. Yakın zamana kadar yasağın devam etmesine sebep olan CHP, bu tavrın kendisine pahalıya mal olduğunu nihayet anlamış olmalı ki, bu konudaki tavrını nispeten değiştirdi. Artık üniversite öğrencilerinin başörtülü olarak sınıflara girmesine itiraz etmiyor... Fakat CHP’nin ‘özgürlükçü düşüncesi’ bir noktada sona eriyor. Bir gazete, bunu şöyle özetlemiş: “Kılıçdaroğlu, türbanda kırmızı çizgilerini anlattı: İlkokulda, ortaöğretimde, kamuda olmaz.” Aynı gazetenin manşeti de şöyle: “Herkese özgürlük.” (Cumhuriyet, 10 Ekim 2010) Düne kadar yasağı savunanların “herkes” anlayışı niçin bu kadar sınırlı? “Herkes”in içine niçin ilkokul ya da ortaokul öğrencileri girmez, giremez? Üniversitede serbest olan başörtüsü, niçin başka yerlerde ve elbette ‘kamusal alan’da serbest olmasın? Başörtüsü yasağının tamamen sona ermesi gerektiğini inkâr ederek “herkese özgürlük” sağlanamaz. “Üniversite dışında yasak sürsün” diyenlere şunu hatırlatmak isteriz: Bakınız, düne kadar üniversitelerde başörtüsü yasağını hararetle savundunuz. Peki elinize ne geçti? Sizi bugün bu yanlıştan geri adım attıran nedir? Elbette Türkiye ve dünya gerçekleri ile “suların tersine akamayacağı” gerçeği... O halde, hür ve demokrat diğer ülkelerde olduğu gibi niçin Türkiye’de de her kademede başörtüsü serbest olmasın? Dün üniversitelerdeki yasağı savunurken nasıl ‘yanlış’ yaptıysanız, bugün de ‘ilkokul ve kamuda yasak olsun’ diyerek aynı yanlışı yapmaya devam ediyorsunuz. Bu yanlış kabullerle Türkiye’de siyaset yapma imkânı yok. Daha doğrusu, bu anlayışın millet nezdinde bir karşılığı, bir geleceği yok. Lütfen yanlışta ısrar etmeyi bir kenara bırakın ve gerçekleri görün. Bakınız, tam olmasa bile kısmî bir serbestlik toplumda bir rahatlamaya sebep oldu. Tam serbestlik ise devlet ve millet kaynaşmasını temin edip, diğer sıkıntıları da sona erdirebilir. “Herkese özgürlük” deniliyorsa, bu ‘herkes’in içine ‘herkes’ dahil edilsin. “Herkes” anlayışını sadece üniversite öğrencileriyle sınırlı tutmak hem Türkiye hem de dünya gerçeklerini inkâr etmeyi sürdürmek anlamına gelir. Gelin, yarından tezi yok, bu yanlıştan vazgeçin... Bu yanlışta ısrar ederseniz, ‘kaybedenler sınıfında’ yer almaya devam edersiniz. Sizi bir yanlıştan (üniversitelerdeki yasağı savunma yanlışı) geri adım attıran Türkiye ve dünya gerçekleri, bu yanlıştan da (kamuda yasak devam etsin yanlışı) geri adım attıracaktır. Geri adım atın ki Türkiye’nin önü ve ufku açılsın... 11.10.2010 E-Posta: [email protected] |