Elindeki bîhemta eser senin günlük hadisâtı değerlendirmen için bir mercek, bir kılavuz ve bir rehberdir. Hz. Mevlânâ, Divan-ı Kebirinde “Beden dağında bir mücevher var, o mücevherin madenini ara” buyurmakta. Yani onu işlet, çalıştır diyor. Çağımızı ışıklandıran ve nurlandıran Risâle-i Nur eserleri—sağcısıyla, solcusuyla insafla bakıldığında—hakikaten, dertlerimize devâ ve hadisât-ı âleme çıkış yolları içinde derc edildiği görülecektir.
Bu itibarla, dâvet olunduğumuz Antakya dâvetinin birinci basamağı olan ve her dem uğradığımız ve çok kıymetli gönül erbablarını sinesinde muhafaza eden Adana şehrimizin Zübeyir Gündüzalp sitesinin konferans salonunda birinci sohbetimizde “Hz. Bediüzzaman ve Rusya’daki İslâmî gelişmeler” üzerinde durduk. Bugünlerde durulması da elzemdir. Çünkü bilen de konuşuyor, bilmeyen de. Rusya dünyaya açılınca ve içinden yeni muhtariyetler ve yeni cumhuriyetler çıktıkça daha çok anlaşılıyor.
Kolay değil, Rusya Federasyonu 7 federal bölgeden oluşur. Devlet yapılanması içinde 21 cumhuriyet vardır. 143 milyonluk Rusya Federasyonu, Doğu Avrupa ile kuzey Asya’ya yayılmış ve 17.075.400 km²’lik yüzölçümü ile dünyanın en geniş ülkesidir. Rusya’da bütün okullarda değişik isim ve unvanlarda görev yapan 1.712.000 öğretmen ve 1.251 üniversite mevcuttur. Bu itibarla, başta Türkiye olmak üzere komşu ülkeler her cihetle teşrik-i mesailerini, sağlam ve dürüstlük esasları üzerine kurmalıdırlar. Hz. Bediüzzaman yüz yıl önce diyor ki: “Yakînim var ki, istikbâl semâvâtı zemin-i Asya / Bâhem olur teslim, yed-i beyzâ-ı İslâma.”1 Onun için ölçüleri kaçırmadan hareket edilmelidir. Mersinli can dostların da iştirak ettiği bu sıcak gecede, tarihin serin sahifelerinden menfezler açtık.
Bir gün sonra, esas dâvetli olduğumuz mekân, Habib-i Neccar diyarı, bir çok dinlerin ve kültürün hazinesi olan Hatay ilimizde idik. Antakya’daki vakıf binasındaki sohbetimiz Adana’daki faslımızın ayrı bir rengi ve özellikle Bediüzzaman ve Rusya ağırlıklı idi. Ertesi gün ise; Saplama ve Alkan ailelerinin Gürkan Düğün Salonundaki çok kalabalık ve çevrenin, Hatay 19. dönem milletvekili Nureddin Tokdemir Beyin, siyasî partilerin ve cemaatlerin önde gelenlerinin iştirak ettiği düğünleri idi. Çok öncelerden dâvetli olduğumuz bu örnek nitelikteki düğünde “Aile hayatı ve Hz. Peygamber (asm)” başlıklı mini bir konferans verdik. Bir kaç kelâmı özetle şöyle:
Evliliğin meyvesi, Hz. Bediüzzamanın ifadesiyle merhamet ve muhabbettir. Çocuk ikinci planda gelmektedir, evliliğin en güzeli beka bulmasıdır. Aile hayatının model şahsiyetleri peygamberlerdir. Çıkış yolları ve denge sistemi Peygamberimizin (asm) ve peygamberlerin aile hayatıdır, iyi okunmalı ve yaşanmalıdır. Herkes kendine göre rehber olursa, âlem çarşısındaki manzaralar ortaya çıkar.
Son 5 yılda, aile içi şiddetten 1300 kadının öldürülmesi acı değil mi? 2008 itibarıyla yalnız Türkiye’de resmî boşanmaların 230 bin dosyaya çıkması? Bu cihetle müsbet ve örnek düğünlere vesile olan ailelere teşekkür ediyor, evlenen genç kardeşlerime iki cihan saadeti niyazında bulunuyoruz. Meyveleri inşaallah “merhabet ve muhabbet” olsun. Ayrıca bu güzel diyarlarda emeği geçen bütün ailelere ve bu aziz dâvâya gönül veren gönül insanlarına, ağabey ve kardeşlerime, en kalbî şükranlarımı sunuyorum.
Dipnotlar:
1- B. S. Nursî, Şuâlar, s. 656, Yeni Asya Neş.
27.06.2008
E-Posta:
[email protected]
|