Yüce Nebî (asm), “Bir saat tefekkür, bir sene nafile ibadetten daha hayırlıdır”1 diye beyan eder. Acaba bunun açılımı nedir? Yani, imanî ve tefekkürî eserler okumak bize neler kazandıracak?
*İman meseselerindeki bütün vesvese ve şüphelerden kurtulacağız.
*Yaratılışımızın gayesini öğrenip, kafamızı meşgul eden sorulara cevaplar bulacağız.
*İman esaslarını talim edeceğiz. Tahkikî imân elde edip kabre imânla gireceğiz. (Bazı ehl-i keşifin kesin müşahedesiyle sabittir.)2
Şu halde Risâle-i Nur; ebedî hayatı kazanma dâvâsının vekilidir; yüzde 99 kazanma garantisi veriyor!3
*Zihnimizi, gönlümüzü en büyük dâvâyla doldurup ona yoğunlaşacağız.
*İzah ve ispat ettiğinden ibâdet ve duâ zevkine varacağız.
*Tefekkürî ibadetimizi yapacağız: Düşünme melekemiz gelişecek. Yüksek düşünce üretme teknikleri öğreneceğiz.
*Risâle-i Nur, Kur’ân’ın mu’cizeliğini ispatladığından ve istikbâli aydınlatan bir tefsir olduğundan, meselelerin gerisinde kalmayacak, geleceğe yönelik mevzulardan bile haberdar olacağız.
*Gerçeğe; eski zamanın metod ve usûlleri gibi dolambaçlı yollardan değil, direkt ulaşacağız.
*Mânevî yaralarımızı tedâvi edeceğiz.
*Kâinatta cereyan eden sırlı olayların muammasının çözülmesi, rahat nefes almamızı, rahat uyumamızı sağlayacak.
*Meşrû, helâl dairenin keyfe kâfi geldiğini, gayr-i meşrû yolda binler elem ve sıkıntılar olduğunu anlayıp kendimize çeki düzen vereceğiz.
*Başkalarının imânını kurtaracağız, insanlara hizmet edip sonsuz azaptan kurtulmalarına vesîle olacağız.
*Dinsizlikle, ahlâksızlıkla, zulüm ve haksızlıklarla yüksek seviyede mücâdele azmini elde edeceğiz.
*Kur’ânî ve Sünnetî hizmet stratejisine kavuşacağız. Şaşmaz, şaşırtmaz temel ölçüleri elde edeceğiz.
*“Ferdî gelişim tekniklerini, rûh, duygu ve zihnî zekâ” geliştirme maharetini, yâni, nefis terbiyesini bütün boyutlarıyla öğreneceğiz.
*Sevgi, fazîlet, yardım, fedâkârlık, diğergamlık, tevekkül, ümit, tevâzu gibi duyguların pozitif enerji ürettiğini; hırs, korku, kin, düşmanlık enâniyet, gösteriş, kibir-gurur gibi duyguların negatif enerji ürettiğini tesbit ederek mecrâlarına kanalize edeceğiz.
*Hür irâdemizle aklımızı kullanacak, kendi değer yargılarımızı oluşturabilme, sorgulayabilme ve diğer insanlarla iletişim kurabilme özelliklerine sahip olacağız.
*Kâinat çapında muazzam bir tefekkür ve ilim ufkuyla doğru düşünme melekemizi geliştirecek; ferdî ve sosyal olgunlaşma, başarı, huzûr ve mutluluğun mahiyet itibariyle duâ ve ilme bağlı olduğunu idrak edeceğiz.
*Başımıza gelen mûsibetlerin perde arkasını, gerçek mahiyetlerini; güzel ve faydalı yönlerini görerek, korku ve endişelerimizi yok edeceğiz.
*Harfî, melekûtî, Muhammedî bakışa sahip olacağız.
Dipnotlar:
1- el-Aclûnî, Keşfü’l-Hafâ, 1:310; Gazâlî, İhyâu Ulûmi’d-Dîn, 4:409 (Kitâbu’t-Tefekkür); el-Heysemî, Mecmau’z-Zevâid, 1:78.); 2- Emirdağ Lâhikası-l, s. 187; Sikke-i Tasdîk-i Gaybî, s.134.; 3- Asây-ı Mûsâ, s. 13.
25.06.2008
E-Posta:
[email protected] [email protected]
|