"Gerçekten" haber verir 03 Eylül 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

M. Ali KAYA

Din ve duâ



Bediüzzaman “İnsanın vazife-i asliyesi, iman ve duâdır” (Sözler, s. 502); “Demek, insan bu âleme ilim ve duâ vâsıtasıyla tekemmül etmek için gelmiştir” der. Çünkü “insan, nihayetsiz acziyle nihayetsiz beliyyâta maruz ve hadsiz âdânın hücumuna müptelâ; ve nihayetsiz fakrıyla beraber nihayetsiz hâcâta giriftar ve nihayetsiz metâlibe muhtaç olduğundan, vazife-i asliye-i fıtriyesi, imandan sonra, duâdır. Duâ ise esas-ı ubudiyettir. Nasıl bir çocuk, eli yetişmediği bir meramını, bir arzusunu elde etmek için ya ağlar, ya ister. Yani, ya fiilî, ya kavlî lisan-ı acziyle bir duâ eder, maksuduna muvaffak olur. Öyle de, insan, bütün zîhayat âlemi içinde nazik, nazenin, nazdar bir çocuk hükmündedir. Rahmânü’r-Rahîmin dergâhında, ya zaaf ve acziyle ağlamak veya fakr ve ihtiyacıyla duâ etmek gerektir. Tâ ki, makasıdı ona musahhar olsun veya teshirin şükrünü eda etsin.” (Sözler, 503-504)

Ünlü psikolog William James “Üzüntü ve sıkıntılarımızın en değerli ilâcı din ve imandır” der. Francis Bacon da, doğru düşüncenin insanı dine, imana ve duâya yönelteceğini ifade etmiştir.

Gerçek saadetin imanda ve her şeye kadir olan Allah’a duâ etmekle kazanılacağı fikrinde birleşen filozoflar “Gerçekten dindar bir insanda sinir illeti olmaz” demektedirler. Herry Ford da “Benim inancıma göre, işler, Allah’ın elindedir, onun iradesindedir... O, her şeyi en güzel şekilde yapar. O halde, üzülecek ne var?” demiştir.

Hz. İsa (as) “İsteyin size verilir. Arayın bulursunuz! Kapıyı çalın size açılır” diyerek havarilerini ve inananları duâ ile Allah’a yöneltmiştir. Gerçekten de duâ etmek, cesaret ve emniyetle düşünmeye yardım eder.

Dale Carnegie’nin dediği gibi “İnsanı dindar yapan, belli fikirleri aklen kabul etmek değildir, belli kaidelere uyması da değildir. Belli bir ruha sahip olması, belli bir hayata katılmasıdır.”

Yine William James “Okyanus üzerindeki derin, azgın, coşkulu dalgalar, derin kısımlara dokunmazlar. Geniş ve derin hakikatlerle uğraşan bir insan için, dış dünyadaki değişiklikler, nispeten ehemmiyetsiz görünür. Binaenaleyh, gerçekten dindar olan bir insan, sarsılmaz bir hoşgörü ile doludur. O, olacak herhangi bir olayı sükûnetle bekler” diyerek Allah’a tevekkül eden bir insanın olaylar karşısında itidalini kaybetmeyeceğini ve tehevvüre kapılmayacağını ifade etmiştir.

Duâ, derdimizi olduğu gibi ifade etmeye yarar. Ayrıca yalnız olmadığımızı hissetmek ve derdimizi bilen ve gidermeye gücü yeten birisi ile paylaşmak demektir. Yine duâ, dertlerimizden kurtulmak ve yükümüzü hafifletmek için atılan ilk adımdır.

Duânın en tatlı meyvesi şudur ki: “Duâ eden adam anlar ki, birisi var; onun hâtırât-ı kalbini (kalbine gelen hatıraları) işitir, her şeye eli yetişir, herbir arzusunu yerine getirebilir, aczine merhamet eder, fakrına meded eder.” (Sözler, Sayfa 288) Her şeye kadir ve her şeye mâlik olan bir Zatın varlığını bilmek ve Ona inanmak, insanı büyük bir rahata ve huzura kavuşturur.

Şu şekilde duâ edebiliriz:

“Allah’ım! Hakkımda en hayırlı olan nedir, bilmiyorum, fakat sen bilirsin. Bize en hayırlısını, rızana uygun olanını nasip eyle. Sevdiğin şeylerden bize ihsan et. Rızandan ayırma. Allah’ım! Bizi son nefesimize kadar iman ve Kur’ân hizmetinde hayırlı vazifelerde istihdam et. Bizi nefsimize bırakma, her türlü kötülüklerden muhafaza et...” Âmin!

03.09.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (30.08.2008) - Feraset

  (29.08.2008) - Peygamberimizin (asm) dâvâsı

  (27.08.2008) - AHSEN-İ TAKVİM

  (21.08.2008) - Kardeşlik

  (14.08.2008) - AHDE VEFA

  (10.08.2008) - Âyet ve hadislerde şefaat

  (03.08.2008) - Kur’ân’ı akılla anlamak

  (04.07.2008) - Şeâir-i İslâmiye

  (12.06.2008) - Kavl-i leyyin

  (27.05.2008) - Yaratılışta israf yoktur

 
GAZETE 1.SAYFA

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Site yöneticisi | Editör
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır