Aciz, fakir olan, en ufak bir sıkıntısını bile gidermeye muktedir olmayan biz insanlar için ne güzel imkânlar yaratmıştır Rabbimiz. İşte yaşadığımız bu an o günlerden, o zamanlardan, o saatlerden, o saniyelerden biri. Nefislerin susturulması, şeytanların bağlanması gereken bir mutlu zamanın günlerini, mübarek Ramazanı yaşamaya başladık.
Çirkinliklerden arınmanın fırsatını bulabileceğimiz, güzelliklerin içinde huzur bulma imkânına kavuşabileceğimiz günlerdir bu günler. Biz insanların damarlarında bulunup, dünyevî zevk ve lezzetlerle şımaran kötü duyguların bastırılması zamanı gelmiştir. Az yemekle, bazı maddî zevk ve lezzetlerden uzak kalmakla gerçek huzuru bulma zamanıdır artık. Bu fırsatı kaçırmamak gerekir.
Pasların kalplerden silinmesi, akılların âfâkiyattan temizlenmesi, ruhların iman nuruyla şahlanması zamanına kavuşmanın sevincini yaşamamız gerekir. Artık daha iyi bir insan olmanın oldukça büyük imkânlarına sahibiz. Artık aydınlıklara doğru yeni bir başlangıcı gerçekleştirmenin, bir ömür boyunca insan gibi yaşamaya söz vermenin zamanıdır.
Öyle bir kötülüklerden arınalım ki, bünyemiz artık güzelliklerden başka bir nesne kabul etmesin. Öyle güzel bir insan olmaya yemin edelim ki, çirkinlikler semtimize bile uğramasın. Kur’ân’a öyle bir sarılalım ki, mânâları bütün zerrelerimize sinsin. Akıllarımız nurlansın, kalplerimiz günah kirlerinden temizlensin, ruhlarımız huzurlara gark olsun. Hz. Muhammed’in (asm) yolundan başka yolları kendimize haram kılıp, sünnetin aydınlık yollarında dünyada iken Cenneti bulalım. Bu iman nimeti biz insanlar için en güzel bir şekilde yaratılmıştır Hâlık-ı Kâinat tarafından. Değersiz şeylerle avunmanın zamanı değildir. Kömürü elmasa tercih etmek insan olan insanlara yakışmaz elbette...
Dünyanın ne kadar fena ve fani olduğunu öğrenme zamanımız gelmiştir artık. Ölümün bize olan yakınlığını gizleyen nefis ve şeytanların oyununa gelmeyelim. Ölümü sürekli aklımızda tutalım. Çünkü o bizim hayatımızın bir parçasıdır, onu hayatımızdan söküp atamayız. Misafir olduğumuzu ancak bize ölüm hatırlatmakta, ebedî bir saadetin varlığını o bize öğretmektedir.
Misafirliğimizi hatırlayınca da kısa bir süre sonra terk edeceğimiz misafirhane ve içindekilerine fazla bağlanmamak için çalışacak, bütün davranışlarımızın ebedî hayat hesabına geçmesi için gayret göstereceğiz. Böylece bize müjdelenen Cennet hayatının yanında bu fani dünyanın zevk ve lezzetlerinin sözünün olmayacağını hatırlamış olacağız.
Dünya da, zevk ve lezzetleri de aldatıcıdır. Makam ve mevkiler hem geçici, hem de aldatıcıdır. Para ve mansıpların kıymet-i harbiyesi bulunmamaktadır. Allah’a yönelmek, O’na bağlanmak, O’nun emirlerini yerine getirmek, O’nu her an hatırlamak ve hayatı O’nun için yaşamaktan başka bir gerçek bulunmamaktadır bu dünya hayatında. Bütün gerçek zevk ve lezzetlerin menbaı Rahman ve Rahim olan Allah’a imandır. Kur’ân’ı okumak, kâinat kitab-ı kebirindeki esmâ-i İlâhiyenin satırlarından gözlerimizi ayırmamak büyük nimettir. Habib-i Rabbü’l-âlemin olan Muhammed Mustafa’nın izinden gitmek şereflerin en büyüğüdür.
İman tahkikî olmazsa, iman kalesi sağlam olmazsa olmuyor. Düşmanlar her an tetiktedir. En etkili silâhlarıyla bizleri can evimizden vurmak için beklemededirler. Ebedî hayatımızın mahv edilmesi için her fırsatı değerlendirmeye amade olan bir düşman-ı şedid olan şeytanların ordusunu yenmenin ve çaba ve gayretlerini boşa çıkarmanın bir imkânı daha elimize geçti. Bu fırsatı iyi değerlendirmek, bizlere mutlaka ödenmesi gereken bir borç olsun.
Yeniden kendimizi gözden geçirmenin zamanı gelmiştir. Muhasebe yapmanın tam zamanıdır. Nasıl bir hayat yaşıyoruz? İbadetlerimizi tam ifa edebiliyor muyuz? Dünya hayatını kıymeti nisbetinde mi değerlendiriyoruz, yoksa hak etmediği bir değerle mi ona yapışıyoruz? Rabbimizin bize vermiş olduğu sayısız nimetlere karşı yeterince şükrümüzü yapıyor muyuz? Nefsimizin günah tuzaklarına düşmemek için yeterince uyanık oluyor muyuz?
İşte şimdi, bu can alıcı sorularla kendimize gelip Allah’a iyi bir kul olmaya söz vermenin, Hz. Muhammed’e (asm) lâyık bir ümmet olmaya söz vermenin tam zamanıdır. Rabbim, hak ve hakikat yolunda yar ve yardımcımız olsun... Ramazan-ı Şerifiniz mübarek olsun...
01.09.2008
E-Posta:
[email protected]
|