H.İbrahim CAN |
|
Endonezya ve Malezya ne tarafa düşüyor? |
Güneydoğu Asya’da hızla büyüyen iki dev ülke var: Endonezya ve Malezya. Bu iki ülke, küresel ekonomik krize rağmen büyümesini sürdürüyor. Endonezya en fazla Müslüman nüfusa sahip olan ülke. 200 milyondan fazla Müslüman yaşıyor bu ülkede. Bu ülkenin diğer ülkelerden ithalatı toplamı 2009 yılında 96,6 milyar dolar. Peki, bu Müslüman ülkeye bizim ihracatımız ne kadar? 284 milyon dolarcık. Halbuki aynı dönemde Japonya 9,82 milyar dolarlık, Singapur ise 9,24 milyar dolarlık ihracat yapmış bu ülkeye. Ticarî ilişkilerimiz o kadar zayıf ki; Dışişleri Bakanlığının internet sitesinde bu ülkeyle ekonomik ve ticarî ilişkilere ilişkin bilgiler 2008 yılında kalmış, güncellenmeye bile gerek duyulmamış. Malezya bölgede büyüyen diğer önemli ülkelerden birisi. Nüfusunun yüzde 68’i Müslüman. dünyanın 29. büyük ekonomisinin 2009 yılı GSMH’sı 207,400 milyar dolar. 2009 yılı ithalatı 119,5 milyar. Bunun yüzde 13,9’unu Çin’den yapıyor. Peki Türkiye’nin bu ülkeye ihracat rakamı ne? 85,8 milyon dolar. Bu rakamlar bu ülkelerle ekonomik ilişkilerimizin hiç de olması gerektiği kadar olmadığını ortaya koyuyor. Kültürel ilişkilerimiz de pek güçlü sayılmaz. 230 milyon nüfuslu Endonezya’dan 2008 yılında Türkiye’ye gelen turist sayısı yalnızca 35 bin. Karşılıklı ziyaretler son derece sınırlı. Bu sınırlı ilişkilerin gerekçesi mesafenin uzaklığı olamaz. Küresel köye dönüşen dünyada mesafelerin önemi yok. Ancak şimdiye kadar bu ülkelerle, ortak İslâm bağına dayalı olarak işbirliği geliştirmeye yönelik bir hedefimiz olmadı. Hatta ülkemizi bile yeterince tanıtamamışız. Bundan yirmi yıl önce İngiltere’de karşılaştığım Malezyalı ve Endonezyalı Müslümanları Türkiye’nin nüfusunun yüzde doksan dokuzunun Müslüman olduğuna bile inandırmakta güçlük çekmiştim. Maalesef geçen bunca zaman durumu pek değiştirmemiş gibi görünüyor. İslâm ülkeleri arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi için İslâm Konferansı Örgütü gibi ortak zeminlerin daha iyi kullanılmasına ihtiyaç var. Endonezya ve Malezya gibi kalkınması ile örnek ülkelerle ilişkilerin geliştirilmesi, İslâm ülkelerinin dünya sahnesinde daha güçlü bir koza sahip olmasının yolunu açabilir. Endonezya ve Malezya kendi demografik ve yapısal sorunlarına rağmen, Ortadoğu ülkelerinin birçoğunda görülen istibdat yönetimlerinden uzak, temel hak ve hürriyetler konusunda daha olumlu gelişmelerin yaşandığı ülkeler. Bu ülkelerdeki Müslümanların dinî hassasiyetleri de oldukça yüksek düzeyde. Hac vazifesini yapanlar, oradaki en disiplinli ve sayıca çok hacı grubunun bu iki ülkeden geldiğine şahit olmuşlardır. Bugün karmaşık gündemlerle daralan ufkumuzu biraz genişletip, dünyanın bir başka bölgesinde İslâm ortak paydasında buluştuğumuz iki ülkeyi nazara vermek istedim. Dünyada önemli bir güç odağı olmayı hedefleyen Türkiye’nin dış politikasının bölgesiyle sınırlı kalmaması gerek. Bu kadar açılımın arasına bir de Güneydoğu Asya açılımı eklenmesinde fayda mülâhaza ediyoruz. Özellikle çok etnik kökenli Malezya’nın demokrasi deneyimi bize iç sorunlarımızın çözümünde de örnek olabilir. 29.04.2010 E-Posta: [email protected] |