Umut YAVUZ |
|
Çin’e de “One Minute” desinler |
Doğu Türkistan’dan ne yazık ki çok hayırlı haberler gelmiyor. Çin’in asayişi muhafaza adına sınır tanımaması ve insan hak ve onuruna zerre kadar saygı göstermemesi neticesinde Urumçi sokakları tam bir kaos ve belirsizliğe mahkûm olmuş durumda. Doğu Türkistanlı Uygur Türkleri aynı şehirleri paylaştıkları Han Çinlileri kadar rahat değiller. Zira Çin Halk Cumhuriyeti Ordusuna mensup binlerce asker Urumçi sokaklarını kuşatmış ve adeta bir savaş haline girmiş durumda. Sokaklarda boy gösteren askerler Doğu Türkistanlı Uygur Türklerine adeta ultimatom veriyor. Uygur mahallelerinde yaşayan Türkler ise her an bir çatışmaya hazır halde bekleşiyorlar. Ellerinde bıçak ve sopalar olduğu halde bekleşen Uygur Türkleri bu endişelerinde oldukça haklılar. Zira Han Çinlileri’nin içinde onlara karşı ciddî mânâda bir kin ve nefret var. Çin polisi ve askeri de buna karşı bir tedbir almıyor. Tedbir almak bir yana bu zulme ortak oluyor veya göz yumuyor. Sokaklarda aleni olarak dövülerek öldürülenler bir yanda, bir gece ansızın kaçırılıp bir daha kendilerinden haber alınamayanlar öte yanda... Bazı örgütler ölü sayısının şimdiden 800’lere ulaştığını söylerken, 1000’li rakamların da şaşırtıcı olmayacağı dile getiriliyor. Dünya kamuoyu bütün bu yaşananlara tepki gösteriyor. Ancak hiçbir tepki Çin’i durdurmaya yetmiyor. Çin yönetimi tabiî kaynaklarının zenginliğiyle göz kamaştıran Doğu Türkistan’dan vazgeçmek istemiyor. Şiddet ve isyanı yine şiddetle bastırabileceğini düşünüyor. Her şey bir yana daha çok kısa bir zaman önce Urumçi’de sevgiyle karşılanan ve halaylar çeken Türkiye’nin üst düzey yönetiminden gereken tepkinin gösterilmemesi de hayretle karşılanıyor. Cumhurbaşkanlığı’nın resmî web sitesinde bu konuyla ilgili tek bir tepkiye yer verilmezken, halen anasayfada 29 Haziran tarihli “Türkiye ile Çin Arasında Yeni Bir Sayfa Açıldı” başlıklı basın açıklaması dikkat çekiyor. T.C. Dışişleri Bakanlığı’nın resmî web sitesinde olayla ilgili yapılmış bulunan iki açıklamada ise “kaygı, derin üzüntü ve temennilerden” öteye bir şey bulunmuyor... Hem dindaş, hem de soydaşımız olan Doğu Türkistanlı kardeşlerimizin başına gelen ve daha da şiddetlenmesi muhtemel olan bu felâket daha kaç can aldıktan sonra gereken tepki verilecek merakla bekleniyor. İsrail’e “One Minute” deyip daha sonra köşesine çekilen Türkiye Cumhuriyeti’nin seçilmiş iktidarı Çin’e de kalkıp “One Minute” diyecek cesareti kendinde görmelidir. Tabiî ilk örnekte olduğu gibi sadece söyleyip sonra köşesine çekilmemek şartıyla. Aksi halde oturmaya devam edebilirler. 10.07.2009 E-Posta: [email protected] |