Umut YAVUZ |
|
Endonezya demokrasisi ve dini siyasete alet etmek |
Dünyanın en kalabalık Müslüman ülkesi Endonezya’da Devlet Başkanlığı seçimleri yaklaşırken ülkedeki dinî liderler ve önde gelen âlimler dinî değerlerin seçimlere ve siyasete alet edilmemesi için bir kampanya başlattı. Ülkede yayınlanan Jakarta Post gazetesinin bildirdiği bir habere göre Endonezya Ulema Konseyi Başkanı Amidhan Sheberah, “Seçim kampanyalarının çoğunda ne yazık ki dinî değerlerin propaganda malzemesi olarak kullanıldığını görüyoruz. Biz kesinlikle buna karşıyız. Ayrıca akıllı seçmenlerin dinî siyasete alet eden siyasîlere oy vermeyeceğini düşünüyoruz. Bilâkis seçmenlerimiz ülke için en iyi yönetim programını deklare eden siyasetçilere oy vereceklerdir” açıklamasında bulundu. Endonezya Ulema Konseyi Başkanı Sheberah’ın bu açıklaması “bir İslâm ülkesinde demokrasi nasıl anlaşılmalıdır” sorusuna verilebilecek güzel bir örnektir. Zira demokrasinin en önemli unsuru olan seçimler yapılırken, adayların ülke için neler yapacakları en başta gelen kriterdir. Geçtiğimiz günlerde Türkiye medyasına da yansıyan haberlerde “Endonezya’da yapılacak seçimler öncesinde başörtüsü tartışması patlak verdiği” duyuruldu. Haberlere göre Devlet Başkanı Yudhoyono’nun rakibi Yusuf Kalla ve ortağı, eşlerinin türbanlı olmasını seçim kozu yapıyor. Hatta sözkonusu adaylar “Müstakbel liderlerin mü'min eşleri” diye kitap bile bastırmışlar. Ülkenin şu anki Devlet Başkanı Susilo Bambang Yudhoyono’nun eşi başı açık bir kadın. Ona rakip olan Kalla’nın eşi ise başörtülü. Türkiye için pek de garip olmayan ve sıkça duymaya alıştığımız tartışmalar şimdi Endonezya’da da yapılıyor. Zira Yusuf Kalla ve ekibi ‘başörtüsünü bir seçim kozu olarak kullanarak’ muhafazakâr oyları hedeflemekle suçlanıyor. Endonezya’nın ikinci büyük Müslüman organizasyonu olan ‘Muhammediye’nin başkanı Din Syamsuddin de adayları din tacirliği yapmaktan vazgeçmeleri konusunda uyarıyor. Endonezya seçmenleri 8 Temmuz Çarşamba günü sandık başına gidecek. Bu seçimlerde üç parti yarışacak. İktidardaki Demokrat Parti, Yusuf Kalla’nın Golkar Partisi ve eski Başkanlardan Megawati’nin Mücadeleci Endonezya Demokrasi Partisi. 220 milyon Müslüman’ın yaşadığı Endonezya 32 yıllık Suharto diktatörlüğünden sonra Ekim 1999’da nihayet ilk demokratik seçimine kavuşmuştu. Bu Endonezya’da gerçekleştirilecek üçüncü demokratik Devlet Başkanlığı seçimi olacak. Yani Endonezya’da demokrasi halihazırda emekleme çağında denilebilir. Her şeye rağmen Endonezya kamuoyunda oluşan demokratik bilincin kısa sürede müthiş bir ivme kazandığı görülüyor. Endonezya bu özellikleriyle “İslâm-Demokrasi” denkleminde önemli bir örnek olarak yerini almış oluyor. İslâm dininin demokratik yönetimlere uygun olmadığı tezlerini de çürütmüş oluyor. Son olarak bugünlerde Endonezya’da tartışılan ve ülkemizde 85 yıldır tartıştığımız dinin siyasete alet edilmesi meselesinde Bediüzzaman Said Nursî’nin ortaya koymuş olduğu muhteşem düsturu hatırlatalım. Bediüzzaman bütün İslâm âlemine (dolayısıyla en kalabalık İslâm ülkesi Endonezya’ya da) önemli bir ders verdiği Hutbe-i Şamiye'sinde şöyle sesleniyor: “Hakikat-i İslâmiye bütün siyâsâtın fevkindedir. Bütün siyasetler ona hizmetkâr olabilir. Hiçbir siyasetin haddi değil ki, İslâmiyeti kendine alet etsin.” Bu sözler Müslüman coğrafyasında siyaset yapan bütün politikacıların kulaklarına küpe olmalıdır. 06.07.2009 E-Posta: [email protected] |