"Gerçekten" haber verir 28 Nisan 2009
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formuİletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.

 

Cevher İLHAN

Dış politikada “büyük felâket”



Ankara - Erivan hattındaki muamma, gittikçe Türkiye ile Azerbaycan arasında siyasî bunalıma dönüşüyor. Siyasî iktidarın günübirlik politikaları Türkiye’yi daha da zora sokuyor.

Obama’nın Meclis’te “Ermenistan sınır kapısının açılması” telkiniyle başlayan ve haftalardır süren tartışmanın ardından Bakanlar Kurulunda “Türkiye’nin Ermenistan’a rağmen hiçbir şey yapmayacağı” deklâre edildi.

Daha önce “Karabağ sorunu çözülmeden sınırı açmayız” diyen Başbakan Erdoğan ise seçim sonrası ilk kez toplanan partisinin Meclis grubunda aynı taahhüdü tekrarladı. “Azerî kardeşlerimizi üzecek bir imza atmayız” dedi…

Ne var ki bir gün sonra Dışişleri Bakanı Babacan’la birlikte üç saatlik görüşme sonunda yine “günü kurtarmak” ve Obama’nın “24 Nisan bildirisi”nde “soykırım” kelimesini kullanmaması için gece yarısı apar topar bir “yol haritası” hazırlandı. Böylece seçimlerden önce Ermenilere “soykırımı tanıma sözü” veren “Obama’nın eli rahatlatılmış” oldu…

22 Nisan gece yarısı saat 23.55’te açıklanan sözkonusu “yol haritası”nda, Türkiye ve Ermenistan’ın Alican kapısının açılması dahil ilişkileri normalleştirilecek adımlar atılacağı belirtildi. Soykırım iddialarının atılması için üçüncü ülkelerin de katılabileceği karşılıklı tarih komisyonları kurulacak, büyükelçilikler açılacak ve Ermenistan Türkiye toprakları üzerinde hak talebinden vazgeçecekti…

KARMAŞIK “YOL HARİTASI” İTİRAFI…

Görünen o ki Obama’nın “24 Nisan mesajı”na yetiştirmek için aceleye getirilip aynı torbaya konulan problemlerin nasıl ve hangi sırayla çözüleceği konusunda kafalar karışık.

Son iki günde olup bitenler, karmaşa içinde nasıl bir satranç oynandığını ortaya koymakta. Nitekim Babacan’ın, “Kolay değil, oldukça karışık ama adım satranç oyunu gibi” nitelemesi, krizin gidişatının karmaşıklığının itirafı…

Bu arada Cumhurbaşkanı Gül, “Aliyev’le görüşüyoruz, mutâbıkız, sorun yok” derken; Azerbaycan Dışişleri Bakanı sözcüsü, “Azerbaycan topraklarını işgal eden Ermeni birlikleri çekilmeden sınırlar açılmasın” diye Bakü’nün kızgınlığını ve endişesini iletiyor.

Ermenistan’da koalisyon ortağı Taşnaksutyun Partisi, “Soykırım’sız kabul olmaz” diye diretiyor; ilişkilerin ancak “Türkiye soykırımı tanır ve tazminat ödemeyi kabul ederse” kurulabileceğini ileri sürerek hükûmetten çekilme tehdidini savuruyor. Ermenistan Cumhurbaşkanı Sarkisyan, “Sınır açılmazsa maça gelmem” diye konuşuyor…

Bu arada Washington ve Erivan’dan “normalleşme ön şartsız olacak” açıklamalarına karşılık, “Hiçbir zaman Azerî kardeşlerimizi mağdur edecek bir adım atmayız” sözlü teminatını yineleyen Erdoğan’ın, “yol haritası” hakkında “Zaten somutlaştığı zaman imzalar atılır, demek ki böyle bir şey henüz somut hale gelmiş değil; şimdi imza yok, paraf edilmiş metin var” cümlesi, bilinmezliği daha da derinleştiriyor.

Kısacası “24 Nisan”ı geçiştirme kaygısına kapılan Ankara kamuoyunu oyalıyor; direnemediği dış baskı ve dayatmalara gelmeye “politika” süsü veriliyor…

“PARAF”TAN SONRA

“İMZA” EMR-İ VAKİSİ…

Ankara’nın belirsizliklerle muallel karmaşık ve kırılgan politikalarının neticesi ortada…

Obama’nın, “24 Nisan bildirisi”ne, “94 yıl önce, 20. yüzyılın en büyük katliâmlarından biri başladı. Her yıl, Osmanlı İmparatorluğunun son günlerinde 1.5 milyon Ermeni’nin katledilmesi veya ölüme yürümesini anıyoruz”la başlaması, bunun açığa çıkan alâmeti.

Gül hâlâ “Obama ile konuyu etraflıca ele aldık, ABD’nin yapıcı destekleri artıyor” diyor ama Çankaya’da açık açık “görüşlerim değişmedi” diyen Obama, “1915’in korkunç olaylarını, insanın insana zulmünün karanlık manzarası” olarak yorumluyor.

Obama’nın, “soykırım” lâfı yerine Ermenice “büyük felâket” anlamına gelen ve “soykırım”dan daha ağır unsur ihtiva eden “Meds Yeghern” tâbirinin istimali, egemenlik ve çıkarlara endeksli entrikaların acımasızlığını ele veriyor.

Belli ki Ankara, “Ermeni Soykırımı”nın tamamen haksız bir iddia ve iftira olduğunu, o dönemdeki “tehcir”in gereğini ve ülke şartlarını yeterince ve etkin bir biçimde anlatabilmiş değil. AKP siyasî iktidarında Türkiye, Bush’la “stratejik müttefik” uydurmasından sonra Obama ile “model ortaklık” havasında oyuna getiriliyor.

Bu yüzden Başbakan’ın bütün “güvenceleri”ne rağmen, hükümet Azerbaycan’ı da, Türkiye’yi de üzecek “paraf”lar atıyor. Ankara bile bile uluslar arası arenada “paraf”tan sonra “imza” emr-i vakisi baskısıyla karşı karşıya bırakılıyor…

Teslimiyetçi tutumla, Azerbaycan’ın küstürülmesi, Türkiye’nin Orta Asya ve Kafkasya’ya açılan kapısı ve enerji koridorunun kapatılmasıyla kalmıyor; başta Karabağ konusu olmak üzere hiçbir hakkı elde edemeden peşinen kaybediyor, kaybettiriyor…

Evet, her iki ülkenin refah ve barışı için komşu Ermenistan’la dostluk ilişkileri kurulmalı; fakat “mütezellilâne (zillet ve mağlûbiyetle) dostluk” olmaz. “İzzetli bir dostluk ve musâlaha (barış)” ise, milletin hakkına saygı ve hukukunun muhâfazasıyla ancak olur.

Ankara oyalamaları bırakıp buna çalışmalı…

28.04.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (25.04.2009) - Büyük oyun…

  (24.04.2009) - Yine bir 24 Nisan klâsiği…

  (23.04.2009) - Millî hakimiyet ritüellerle olmaz…

  (22.04.2009) - Sosyal travmaya tedbir…

  (20.04.2009) - Ankara, AB’yi bırakmış, ABD’nin peşinde

  (18.04.2009) - Ermenistan muamması ve “izzetli musâlâha”

  (17.04.2009) - Ermenistan belirsizliği ve Azerbaycan endişesi…

  (16.04.2009) - Ankara oyalandı ve aldatıldı

  (15.04.2009) - Türkiye’nin gündemi karartılmamalı…

  (14.04.2009) - Ankara, emr-i vakilere suskun…

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır

Kurumsal Linkler:
Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl

Reklam Linkleri:
Risale Yorum- Risale Çocuk- Oktay Usta - Euro Nur - Fıkıh İnfo- Ahmet Maranki- Cevşen - Yeni Asya Barla - Makdis