"Gerçekten" haber verir 24 Ocak 2009
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formuİletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.

 

Kazım GÜLEÇYÜZ

Filistin’in üç düşmanı



Gazze’ye yönelik son saldırılar, Bediüzzaman’ın yüz yıl önce dile getirdiği tesbitin haklılığını bir kez daha gösterdi.

Üstad o ifadesinde diyordu ki:

“Bizim düşmanımız cehalet, zaruret, ihtilâftır. Bu üç düşmana karşı sanat, marifet, ittifak silâhıyla cihad edeceğiz.” (Divan-ı Harb-i Örfî, s. 23)

Baskı, zulüm ve sömürüye maruz her insanda ve dolayısıyla bu durumdaki Müslümanlarda da hakim olan psikoloji, bu baskı, zulüm ve sömürüyü yapan “düşman”ları suçlamaya yöneliktir.

Ve hiç şüphe yok ki, bu suçlama haklıdır.

Ama tek başına meseleyi çözmez. Elinde bulundurduğu güce dayanarak zulmeden düşman, suçlama ve yakınmalarla bertaraf edilemeyeceği gibi, onun insafa gelmesine de yardımcı olmaz.

Olsa olsa, zulme boyun eğmeme ve direnme bilinç ve kararlılığının ifadesi olarak işe yarar.

Ancak bu direnişin başarılı olmasının da şartları vardır ve Üstadın aktardığımız tesbitinde bu şartlar gayet özlü şekilde ifade edilmektedir.

Bu tesbitle Müslümanlara deniliyor ki:

Hariçteki düşmanların hücum ve taarruzlarına maruz kalabilirsiniz. Ama siz asıl düşmanı kendi içinizdeki cehalet, fakirlik ve ihtilâflarda arayın. Gücünüzü ve enerjinizi tüketip sizi haricî düşmanlar karşısında da zaafa düşüren asıl tehlikeler bunlardır. Evvelâ bunlara çare bulun.

Gerçekten de, cehalet karanlığında, fakirliğin pençesinde ve ihtilâflarla bölünüp parçalanmış bir toplumun, dışarıda başka düşman aramasına gerek yok. Çünkü o kendi içinde çökmüştür.

Ve hariçteki düşman da, bu durumundan istifade ederek hücum edip taarruzunu şiddetlendirir ve o toplumu boyunduruğu altına alır.

Buna meydan vermemek için evvelemirde yapılması gereken şey, cehaletin ilim ve eğitimle, fakirliğin kalkınma hamleleriyle, ihtilâfların da sıkı bir ittifak ve dayanışma ile izale edilmesidir.

İlim ve eğitimle aydınlanmış, kalkınarak zenginleşmiş, ortak hedef ve idealler etrafında kenetlenmiş bir toplumu hiçbir dış güç yıkamaz.

Aslında Filistin halkı, Arap toplumları içerisinde eğitim düzeyi en yüksek olanlardan biri olarak biliniyor. Ve bunda Hamas’ın da, ilkokuldan üniversiteye kadar kurduğu eğitim kurumlarıyla son derece önemli katkıları söz konusu.

Ancak tek başına eğitim, sorunu çözmüyor. Diğer şartların da tamamlanması gerekiyor ki, bütününden sağlam ve muhkem bir yapı çıksın.

Ve o noktada Filistinliler, eğitim alanındaki başarılarını, ne yazık ki, meselâ ittifak ve tesanüd konusunda ortaya koyamıyorlar. El FetihHamas bölünmüşlüğü ve onun haricinde irili ufaklı diğer Filistinli grupların dağınıklığı ortada.

Yakın zamanda El Fetih ve Hamas mensuplarının virane Filistin sokaklarında birbirleriyle silâhlı çatışmalara girerek İsrail’i memnun ettiklerini de derin bir üzüntüyle hatırlamaktayız.

Bu bölünmüşlük bir an önce sona erdirilmeli. El Fetih ve lideri Abbas Hamas’a kucak açmalı, Hamas da Abbas’ı “İsrail’in ve Batının adamı, işbirlikçi hain” olarak suçlamaktan vazgeçmeli ve İsrail’e karşı yekvücut bir tavır sergilemeliler.

Yeni ABD yönetimi ve AB de Hamas’ı reddeden, dışlayan, “terörist” olarak suçlayan politikalarını terk ederek, Filistin halkının seçimine saygı göstermeli ve Hamas’ı sürece dahil etmeli.

Ve Filistin’in üçüncü düşmanı fakirlik, zaruret. Gerek İsrail’in amansız abluka ve ambargosu, gerekse gerçekçi bir stratejiye de dayanmadığı görülen sürekli savaş ve çatışma ortamı, bu kronik sorunun aşılmasına engel teşkil ediyor.

Öyle ki, Türkiye’nin TOBB inisiyatifiyle Gazze’de inşasına giriştiği sanayi sitesi projesi dahi, bu ortam yüzünden ilerleme kaydedemiyor. Nitekim İsrail’in son saldırıları bu projenin bir kez daha meçhul bir tarihe ertelenmesine yol açtı.

Filistin eğer İsrail’e karşı cihadda başarılı olmak istiyorsa, evvelâ kendi içindeki cehalet, zaruret ve ihtilâf düşmanlarını alt etmek zorunda.

Diğer bütün İslâm toplumları gibi...

24.01.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (23.01.2009) - Filistin’i unutmayalım

  (22.01.2009) - Beyaz sayfa

  (21.01.2009) - Gözler Obama’da

  (20.01.2009) - AİHM’den iki şamar

  (18.01.2009) - İnşirah dersi

  (17.01.2009) - AB’siz olmaz

  (16.01.2009) - BOP’un iflâsı ve AKP

  (15.01.2009) - Yeni Ergenekon soruları

  (14.01.2009) - AB ile gelen değişim

  (13.01.2009) - Ergenekon’da son durum

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  H. Hüseyin KEMAL

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır