Yeryüzünün bütün iyi insanları!
“Ben bir melek değilim” de diyebilirsiniz, kendinizi olduğunuzdan iyi biri olarak da görebilirsiniz. Benim için fark etmez.
Başkasının hayatı için ölüme yürüyecek kadar iyi olmanız şart değil.
Kendiniz açken, bir kuru ekmeğinizi paylaşacak kadar da iyi olmayabilirsiniz.
Herkese bir faydanız dokunsun diye gecenizi gündüzünüze katan iyi insanlardan biri de değilsiniz belki.
Belki “Ben iyi biriyim” derken sadece otobüste yaşlılara yer vermeyi kastediyorsunuz.
Belki siz iyilikten, yolda bulduğunuz cüzdanı sahibine ulaştırıp, ondan da bir miktar ödül almayı anlıyorsunuz.
Belki bir hastaya geçmiş olsuna gitmek, bir yakınınızın cenazesine katılmak, düşen bir ihtiyarı ayağa kaldırmak sizin kendinizi iyi bir insan saymanız için yeterlidir.
Ve bu “iyi insan” tanımlamalarına sahip dünyada hiç de azımsanmayacak kadar insan olduğunu biliyorum.
En azından gözünü kırpmadan yüzlerce insanın üstüne bombalar, füzeler, mermiler yağdıracak kadar kötü olan insanlara kıyasla…
En azından savunmasız insanları aylarca aç, susuz bırakıp sonra da katletmeyi marifet sayanlara kıyasla…
Ben milyarlarca iyi insan olduğunu biliyorum.
Bir Filistinlinin acısına kayıtsız kalamayan, bir Filistinli çocuğun cesedi karşısında ürpermeyen, bir babanın, annenin feryadına kulaklarını tıkayan “iyi” insanların hiç de az olmadığını biliyorum.
Ve siz yeryüzünün bu iyi insanları, soruyorum size, neredesiniz?
Sadece kendi acılarınızda ağlayacak kadar bencil, sadece kendinizden olanların ölümlerinde üzülecek kadar tarafgir, sadece kendi etrafınızda olanlara tepki gösterecek kadar duyarsız olamazsınız!
Televizyon izlerken, gazete okurken, internette gezerken içinizde bir yerleriniz sızlamıyor olamaz.
Ama siz iyi insanlar, neredesiniz? Ne zaman konuşacaksınız? Ne zaman sessiz de olsa bir tepkiye ortak olacaksınız? Ne zaman bu zulme dur diyecek, ne zaman avazınız çıktığı kadar bağıracaksınız?
Hepiniz aynı anda zıplasanız bir deprem etkisi meydana getirecek kadar çoksunuz, ama hani, neredesiniz?
20.01.2009
E-Posta:
[email protected]
|