"Gerçekten" haber verir 16 Ocak 2009
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.

 

Zafer AKGÜL

Bombalı günler



İsrail’in hiçbir tarif ve tanıma sığmayan vahşetinin 19. günü.. Hâlâ, Gazze’ye gökten bombalar atılıyor. Masumların, çocukların, hastaların, halsizlerin, çaresizlerin üzerine yağmur gibi bomba yağıyor. Ve vicdanları tefessüh etmişler sinemada film seyreder gibi seyrediyorlar bütün dünyanın gözü önünde.

Türkiye’de ise aynı süreçte ayrı ilginç gelişmeler oluyor kaç gündür. Yer altından bombalar çıkıyor. Birinde gökyüzünden bomba indirilirken diğerinde yeryüzünden daha doğrusu yer altından bomba çıkarılıyor. Tabiî bizde de hiçbir şey olmamış gibi davrananlar hem suçlu, hem güçlü tavrını takınanlar, ağzından tükürükler saçarak veya kör parmağım kör gözüne diye işaret parmaklarını sallayarak ne kadar çok bağırırsa o kadar çok haklı sayılacağını sananlar, hangi gömüden neler çıkacağını, televizyonlarda yayınlanan eğlence programlarında olduğu gibi hangi kutudan nelerin zuhur edeceğini izler gibi seyredenler var.

Ta işin başında ifade ettiğimiz gibi, cin şişeden çıkmıştır bir kere. Artık geriye dönüşü olmayan bir süreçteyiz. Ne İsrail için artık her şey eskisi gibi olacak, ne de bizdeki derin güçler veya derin devlet için. Bundan geri hiçbir şey önceki gibi olmayacak. Çünkü gizlilik perdesi yırtıldı. Masumiyet şalı sıyrıldı. En büyük güç ve avantaj sayılan bilinmezlik, gizlilik özellikleri deşifre oldu. Aslında bilinmiyor değildi bu gerçekler. Ama bu kadar büyük çapta ve bütün kamuoyu önünde ilk defa aleniyet kazandı.

Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin “Diktatörlüğü cumhuriyet; rezaleti fazilet; zulmü adalet; vahşeti medeniyet” gösterenlerin dünyaya siyaseten hakim oldukları karanlık dönemlerde söylediği güzel ve bizlere daima ümit saçan şu sözlerini hatırlamamak mümkün mü? “Elbet bir gün doğar şems-i hakikat. Hiç böyle müebbet mi kalır zülûmât-ı âlem?”

Evet cücelerin yüce, yücelerin cüce gösterildiği, vatan hainlerinin kahraman, kahramanların hain ilân edildiği yalan tarih, yalancı tarihçilerin devri elbette bir gün bitecekti. Bir kısım insanlar belirli bir süre kandırılabilirlerdi, ama tüm insanlığı ilânihaye kandırmak mümkün değildi…

Bu işler 12 Eylül döneminde mi başlamıştı, yoksa l960 ihtilâlinde mi? Bu çeteler Cumhuriyet döneminde mi kurulmuştu yoksa tâ Osmanlı zamanında mı? İhtilâlci bir albay mı başlatmıştı bu kumpasları yoksa İttihat Terakkici Talat paşa mı? Maraş olayında mı Alevî-Sünnî çatışması çıkarıldı yoksa Sivas Madımak Oteli kundaklamasında mı? 6-7 Eylül yağması tertibinde mi rol almışlardı, yoksa 12 Eylül sürecinde mi? Eşref Bitlis Paşanın ölümünü ya da Apo’nun kaçışını mı sağlamışlardı yoksa Danıştay saldırısı ile Hrant Dink suikastını mı? Hangisi olursa olsun, ne zaman olursa olsun artık fark etmiyor. Bir kere karanlıklar perdesi yırtıldı, zulümat dağıldı artık.

Gidişata baktığımızda şunları göreceğiz: Dünyada hangi milletten olursa olsun İsrail’in haksızlıklarına ve zulümlerine karşı bütün insanlık nasıl birleşiyorsa, ülkemizde de Alevisi, Sünnisi, Kürd’ü Türk’ü, solcusu sağcısı artık oyuna getirilmiş olmanın verdiği içerleme ve sitemlerle zaman içinde kenetlenip birleşecekler ve yarının barış dolu dünyasını yeniden kuracaklardır İnşaallah. Ümitvarız…

16.01.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (09.01.2009) - İnsanlıktan yanayız

  (01.01.2009) - Ahlâksız savaş

  (25.12.2008) - DNA’nı severiz, RNA’dan ötürü

  (18.12.2008) - Özür kabahatten büyük olmasın

  (05.12.2008) - Nerdesin akl-ı selim?

  (28.11.2008) - Hatadan dönmek, fazilettir

  (21.11.2008) - Benim çarşaflım iyidir!

  (13.11.2008) - Bomba değil, kitap atalım

  (06.11.2008) - Pencere tozundan Obama'ya

  (29.10.2008) - Cumhuriyet mi? O ne?

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  H. Hüseyin KEMAL

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır