M. Latif SALİHOĞLU |
|
Bayramlık yazılar (3) |
Pekçok okuyucumuzun özellikle son günlerde göndermiş olduğu mesajlarda şu talepler yer alıyor: "Diğer üç beyazlardan tuz ve un hakkında da araştırma yapmanız ve elde ettiğiniz bilgileri bizimle paylaşmanız mümkün mü? Temel gıda maddelerinden et, yağ, peynir, süt, süt ürünleri, yumurta, un, kuru üzüm, kayısı gibi yiyeceklerimize dair çok farklı, hatta bir kısmı ürkütücü gelen söylentiler var. Bu ve benzeri gıdda maddeleri hakkında bize doğru ve güvenilir bilgileri sunabilir misiniz?"
Elcevap: Öncelikle, ilginize mukabil teşekkürlerimi arz ederim. Ancak, bu gidişle işi gücü bırakıp gazete bünyesinde bir "Temel Gıda Bilgi Bankası" kurmamız gerekecek galiba. Sağlıklı beslenme ve şifalı bitkilere dair yazılarımızı aralıklı şekilde sürdürmek niyetindeyiz. Bu da, ancak tecrübelere ve uzman görüşlerine dayanak olur. Zira, gazete yazarlığı, aktüalite ağırlıklı olmalı. Aksi halde, yapılan işin rengi de, mahiyeti değişmiş olur. Yani, herşey kararında, kıvamında ve usûlü dairesinde yapılmalı. Bu hatırlatmadan sonra diğer soru–cevaplara geçiyoruz. * * * Çayla birlikte şeker yerine kuru üzüm kullanma bahtiyarlığına erişen bir kardeşimizin mesajı şöyle: "Latif Ağabey, "Tahşidatınız üzere şekeri bıraktım, çok şükür. Alışma aşamasında olduğum için, çayı sarı kuru üzüm ile içmeye başladım. Ama, marketten aldığım üzümün içindekiler kısmına bakıca çok şaşırdım. İçindekiler kısmında, bitkisel sıvı yağ ve kükürt kullanıldığı yazıyor! Zaten ismine de 'Ağartılmış kuru üzüm' diye yazmışlar. Dikkatli bakınca bunları fark edebildim. Şimdi, fıtrî diye üzümü seçtik; ama, bunların da şeker gibi zararları olmasından endişe ediyoruz. Kükürt ve sıvı yağ, üzümde niçin kullanılır ki? Bu konuda da bilgi istiyoruz. Zübeyir"
Cevap: Bu kardeşimizin istediği bilgileri, yine konu uzmanı arkadaşımız Yüksek Ziraat Mühendisi Rafet Kalyoncu Beyden istedik. Talebimiz üzerine, sağolsun şu bilgileri gönderdiler:
Değerli Latif Bey, Güzel hizmetlerinizden dolayı asıl ben size teşekkür ederim. Kuru üzümde kükürt ve bitkisel yağ kullanımına gelince... Çekirdeksiz beyaz üzümler ya doğal olarak, ya da bandırma yapılarak kurutulmakta. Bandırma sıvısı olarak, potasyum karbonat ile zeytinyağı karışımı kullanılmaktadır. Bandırma işleminden amaç, üzüm tanesi üzerindeki mumsu tabakanın uzaklaştırılıp, kabukta bir miktar çatlama sağlayarak meyvedeki suyun kaybını ve dolayısıyla kurumayı hızlandırmaktır. Kükürtleme ise daha iyi bir renk kazandırmak içindir. Piyasada doğal olarak kurutulmuş ürünler bulunmaktadır. Şahsen benim tercihim Tariş ürünleridir. Tariş'in "Dilber Özel Tip" markalı ürünü kükürtsüz ve bandırma yapılmamış tamamen doğal olarak kurutulmuştur. (Bkz: http://www.tarisuzum.com.tr) Araştırılırsa piyasada kaliteli başka özel firma ürünleri de vardır. Konu kükürtlemeden açılmışken, izninizle diğer meyvelerden de bahsetmek istiyorum. Malümunuz, gıda sanayiinde birçok meyvenin kurutulması ve renklendirilmesinde kükürt kullanılmaktadır. Başta kayısı olmak üzere, çekirdeksiz üzüm gibi meyvelerin kurutulmasında; muz ve ayrıca limon, mandalina ve portakal gibi yeşil olarak hasat edilen narenciye ürünlerinin sarartılmasıda geniş çapta toz kükürt kullanılmaktadır. Kayısıda yaygın olarak kükürtleme yapılmasının amacı rengin sarartılması yanında meyve kabuğunda küçük çatlaklar oluşturarak kurumanın daha iyi ve hızlı yapılmasını sağlamak ve ayrıca meyvede mevcut bazı bitki zararlılarının yumurta ve larvalarının gelişimini önleyerek raf ömrünü uzatmaktır. Kükürtleme odalarında toz halinde kullanılacak kükürt miktarı yönetmeliklerde sınırlandırılmıştır. Mesela 1 ton kayısının kurutulmasında azami 2 kg. dır.. Fakat uygulamada bunun kontrolünün pek de mümkün olamadığını pazarda gördüğümüz adeta parlak sarıya boyanmış narenciyeler ile kuruyemişçideki cam gibi parlayan kayısılardan anlamaktayız. Bu tür meyvelerdeki kükürt bakiyesinin insan organizması üzerindeki olumsuz etkilerinin ne olacağını uzmanlarına bırakarak, elden geldiğince kükürtsüz mahsülleri tercih etmekte yarar olduğunu düşünüyorum. Mesela, kükürtsüz kayısı için "gün kurusu" tabir edilen koyu renkli kayısıyı tüketmek gibi.. İthal muzlarda kükürtleme yapılmamış ürün bulmak neredeyse imkânsız. Ancak bazı yerli muzlarda en azından aşırı kükürtleme yapılmamış ürün bulmak mümkün: Yeşil veya yeşilimsi kabuk renginde olan muzlar ya kükürtlenmemiştir ya da az miktarda kükürtlenmiştir. Gönül arzu eder ki yönetmeliklerde tayin edilen sınırlar üzerinde kükürtleme yapılmış olan ürünler, pazara çıkmadan önce toptancı hallerinde sorumlu kurumlarca nümune alınıp gerekli analizler yapıldıktan sonra pazara sürülebilsin. (Devamı var)
Tarihin yorumu 17 Kasım 1922
Demokrasi, elde oyuncak gibi
Demokrasi denemesinin ikincisi olarak kabul edilen Serbest Cumhuriyet Fırkası, tam da Terakkiperver Cumhuriyet Fırkasının kuruluş (17 Kasım 1924) yıldönümü olan 17 Kasım (1930) günü kapatıldı. Böylelikle, demokrasi denilen beşeriyet erdemi, elde bir oyuncak haline çevrilmiş oldu. TCF, iktidardaki CHF'ye rağmen kurulmuştu. Bir yılını bile dolduramadan kapatılan bu parti kapatılmakla da kalmadı, kurucularının hemen tamamı ya öldürüldü, ya da siyaseten devre dışı bırakıldı. Serbest Fırkası denemesinde ise, bir derece yeşeren demokrasi ümitlerini tamamen söndürmek ve Halk Partisi diktasının ömrünü uzattırmak maksadıyla hareket edildi. Gizli de olsa, muhalif kimselerin deşifre edilmesinde ve onlarla mücadele edilmesinde, SCF, tamamiyle iktidardaki CHF'nin plân ve tertibi ile kurulup kapattırıldı. 17.11.2010 E-Posta: [email protected] |