H.İbrahim CAN |
|
ABD, Irak’tan zaferle (!) ayrılıyor! |
Amerikan Başkanı Obama'nın Amerika'nın bitmek bilmeyen anlamsız savaşlarında sakat kalmış gazilere yaptığı konuşma içler acısıydı. Irak'taki muharip askerlerin tamamını Ağustos ayı sonuna kadar çekeceğini, geriye destek ve eğitim amaçlı 50 bin asker kalacağını açıklayan Amerikan Başkanı, bunu bir başarı olarak anlatmak için çok ter döktü. Ancak özellikle de savaşın acısını bizzat yaşamış gazilere bunu anlatması zordu. Daha da ilginci Irak'tan çekilen onbinlerce asker ve tonlarca mühimmatın başka bir savaş bataklığına, Afganistan'a gönderiliyor olmasıydı. Irak savaşı ABD için bir başarı mıydı? Bir milyondan fazla -ayrıntılı hesaplamalara göre 1.366.000- Iraklının hayatına mal olan, bütün ülkenin harap olmasına sebep olan savaş Irak'a ne kazandırdı? Başka yöntemlerle kolaylıkla iktidardan uzaklaştırılabilecek olan kukla Saddam'ın devrilmesi ülkeye demokrasi getirdi mi? Şimdi ABD'nin Irak başarısını görmek için, çekilirken bıraktıkları manzaraya bakalım. Ülkenin petrol gelirlerinin eski düzeyine ulaşması için en az üç yıl gerekiyor. Bu arada savaşın ardından harap olmuş altyapının onarımı da büyük maliyetler gerektiriyor. İşsizlik hat safhada. Gelirleri ise hâlâ BM denetimi altında. Siyasî manzara daha da karışık. 7 Mart seçimlerinden bu yana geçen beş ayda hâlâ hükümet kurulamadı. Ne zaman ve nasıl kurulacağı ise belirsiz. Sünnîlerin hükümete ve ekonomiye dahil edilmemesine yönelik engellemeler, ülkede kargaşayı sürdürecek boyuta ulaştı. Ülkede hangi gerekçeyle, kim tarafından düzenlendiği bilinmeyen kanlı bombalı saldırılarda her gün bir çok insan ölmeye devam ediyor. Sünnî-Şiî, Arap-Kürt, Kürt-Türkmen grupları arasındaki husûmet iyice keskinleşmiş halde. Kuzeyde ise Musul ve Kerkük'ün paylaşımı ve yönetimi konusunda Kürt-Arap-Türkmen grupları arasındaki ihtilâf aynen yerinde duruyor. Birleşmiş Milletlerin çözüm bulma çabalarında bir sonuca ulaşılamadı. Kuzey Irak Kürt Yönetimi kozunu elinden bırakma niyetinde olmayan ABD'nin, tarafı olduğu bu soruna çözüm bulması mümkün görünmüyor. Sınırlarımızın hemen ötesinde, tarihî bağlarımız ve menfaatlerimizin bulunduğu bir bölgede gerginleşen atmosfer kuşkusuz bizi de etkileyecek. Bu tablo karşısında Obama'nın Irak savaşını bir zafermiş gibi göstermeye çalışması gerçekten gülünç. Kendi ekibindekileri bile buna ikna edemiyor. O da bunu görmüş olacak ki, kendilerinin çekilmesinden sonraki Irak için parlak bir tablo çizemiyor. Askerlerini çekip, elini çekmediği bir Irak'ta istikrarın gelmesinin güç olduğunu o da biliyor. İşte Obama'nın parlak Irak zaferinin bilânçosu böyle. Irak'a demokrasi getirmek için gelenler, yüzbinlerce Iraklıyı öldürerek, petrol kaynaklarını talan ederek, şimdi de yıktıkları ülkenin imarında pastayı paylaşarak, kan ve gözyaşı getirdiler. Şimdi aynı oyunu kendi kuklaları bin Ladin'i kendi inşa ettikleri Tora Bora'da bir türlü bulamadıkları Afganistan'da sergiliyorlar. Görünen o ki, Obama elinde bulduğu Irak'ın olumsuz imajını Afganistan'da başarı kazanarak silmeyi planlıyor. Ama unuttuğu bir husus var; en güçlü döneminde Sovyetler Birliği'nin başarılı olamadığı Afganistan'da, Taliban'ı ve Afgan halkını yok sayarak, masum sivilleri öldürerek, uyuşturucu üretimini teşvik ederek, rüşvetçi Karzai'yi iktidarda tutarak başarılı olması imkânsız. Umarız Afganistan'daki savaşın da Irak'taki gibi hezimetle sonuçlanacağını anlamaları için 1 milyon Afganlının ölmesi gerekmez. ABD'nin Irak'tan çekilmesinin tek yararlı yönü ise; Irak'ın kendi yaralarını sarması fırsatının doğacak olması. Elbette Türkiye dahil bütün dostlarının desteği ile. İstikrarlı bir Irak bütün bölgeye yarar sağlayacaktır. 04.08.2010 E-Posta: [email protected] |