06 Temmuz 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

H.İbrahim CAN

Bade harabi'l Basra


A+ | A-

Basra şehri son Körfez Savaşı ile birlikte harap olduktan sonra yolumuz bu şehrin yakınlarındaki Um-Kasr Limanına düştü. Zaten hara-beye dönen Irak, son dönemde öylesine vahşi bir şekilde sömürülüyor ki şiddet olaylarının niçin sona ermediğini şimdi daha iyi anlamaya başladım.

Dünyanın en büyük petrol rezervlerinden birine sahip olan Irak’a bir petrol ürünü taşıyordum. Dizel yakıtı olan Gasoil. Ne gariptir ki ülkede rafineriler yakıp yıkıldığı için dizel yakıtı sıkıntısı mevcut. Çelişkiye dikkatinizi çekerim.

Aynı sıkıntı Irak’ın komşusu İran için de geçerli. Irak’tan önce gittiğim İran şehirlerinde dizel yakıtı çok ucuz olduğu halde her arabaya belirli bir miktarda yakıt veriliyordu. Yakıt bir şekilde karneye bağlanmıştı. Malumunuz İran aynı Irak gibi çok büyük petrol rezervlerine sahip bir ülkedir.

Yıllarca İran ile Irak’ı savaşa kışkırtan batılı güçler her iki ülkeyi de perişan ettiler. Bizde bir atasözü vardır. İki pehlivan güreşirken bir çocuk ikisini de döver. Aynen öyle olmuş hem İran hem de Irak savaştan sonra bitkin bir hale düşmüştü. Ekonomileri dibe vurmuş bu iki ülkeden Irak, sonraki Körfez Savaşlarından sonra daha da perişan hale düşmüştü.

Irak’a yaklaşırken göze çarpan en önemli şey liman açıklarındaki batık gemiler. Zaten denize küçücük bir çıkışı olan Irak’ın bu kadar çok sayıda batık gemi ile dolu olması, yakın zamanda yaşanılan savaş felâketinin en güzel göstergesi olarak göze çarpıyor.

Daha limana yaklaşırken kendilerine “koalisyon savaş gemisi” adını veren gemiler karşımıza çıktı. Limana giriş çıkışları bu savaş gemileri kontrol edi-yordu. Keza liman kontrol görevlisi memurlar da Irak’lı değil Amerikan aksanı ile konuşan yabancılardı.

Irak petrol ihracatının büyük bir bölümünü deniz ortasına kurulmuş olan platformlardan yapıyor. Zira sahil şeridi çok dar. Dicle ve Fırat nehirlerinin birleşerek meydana getirdikleri Şatt'ül Arap suyolu ise büyük gemilerin geçişi için hâlihazırda uygun değil. Eğer bu suyolu ve nehirler, tarak gemileri adı verilen araçlarla temizlendiği takdirde büyük gemilerin de geçişlerine uygun hale getirilebilir. Lâkin bu konuda hiçbir faaliyet yok. İşgalci güçler sadece Irak’ın petrolünü sömürmek maksadı ile çalışma yapıyorlar. Onların “limanlar temizlenerek ülkenin deniz endüstrisi gelişsin” gibi bir kaygıları yok.

Petrol ihraç platformlarına süper tankerler yanaşabiliyor. 300 bin ton taşıma kapasiteli bu tankerler ülkenin en değerli varlığı olan petrolü ihraç ederek vicdansızca sömürmeye devam ediyorlar. Karşılığında ne verdikleri belli değil. Zira ülke harap olmuş ve olmaya devam ediyor. Petrolden gelen bu paralar nereye gidiyor? Görünürde ülkenin imarı için hiçbir faaliyet göze çarpmıyor.

Aslında bu sorunun cevabını herkes çok iyi biliyor. Zira ABD ve koalisyon güçleri eski sömürge devletleri gibi zorunlu gıda harcamaları dâhil hiçbir ihtiyaç malzemesini ülkede bırakmıyor.

Ülkenin ihtiyacı olan altyapı yatırımları ise neredeyse hiç yok gibi. Elektrik ihtiyacı için bir Türk gemisi Um-Kasr limanına yanaşmış. Üzerinde “Karadeniz” ismi yazılı. Dünyada belki de bir ilk olan bu gemi ülkenin elektrik ihtiyacını karşılamak üzere inşa edilmiş. Üzerinde dev jeneratörler var.

Petrolle çalışan santral inşa etmek yerine hazır jeneratör gemisi kiralamak sömürgecilerin işine geliyor. Çünkü ellerini çabuk tutmak zorundalar. Zira bir iki yıl içinde ülkeyi terk edeceklerine dair anlaşma imzalamış durumdalar.

Irak’ta dikkatimi çeken en ilginç hususlardan bir tanesi de gemi ile ilgili resmi işlemleri yapan memurların neredeyse tamamının Kürt asıllı olması. Kılavuz kaptanlar dahi Kürtler arasından seçilmiş. Güney Irak’ta Şii Araplar yoğun olarak yaşıyor, lakin memurlar Kuzey Irak’tan getirilmiş. Buradan da anlaşılıyor ki Amerikalılar, Araplara güvenmiyor. Kürtleri kendilerine daha yakın görüyorlar.

Irak ile Kuveyt sınırının hemen yanında yeni inşa edilmiş savaş gemileri gördüm. Üzerlerinde Irak bayrağı vardı. Kılavuz kaptana bu gemilerin nerede inşa edildiğini sordum. İtalya’da inşa edildiğini öğrendim. Allah bilir bu gemileri ne kadar pahalı olarak satmışlardır. Hâlbuki bu gemiler Türkiye’de inşa edilse çok daha ucuza mal edilmiş olur. Yani “leş kargaları” sadece Amerikalılar arasından çıkmıyor. Avrupalı işbirlikçiler de zavallı Irak’ı sömürmeye devam ediyorlar.

Rabbimden bütün mazlum ve zor durumdaki kardeşlerimize yardım etmesini niyaz ediyorum.

06.07.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (30.06.2010) - Amerika’nın sitemi haklı mı?

  (29.06.2010) - G-20 Zirvesinin ardından

  (24.06.2010) - Taşeronluk ihalesini yapan kim?

  (23.06.2010) - Batı Afrika açlıktan ölüyor

  (21.06.2010) - Terör ateşinin düşündürdükleri

  (16.06.2010) - İsrail’in bağımsız (!) Araştırma Komisyonu

  (15.06.2010) - Yaptırım kararı sonrası ABD ile ilişkiler

  (14.06.2010) - Kırgızistan’da kardeş kanı akarken

  (10.06.2010) - İran’a yeni yaptırım kararının amacı ne?

  (09.06.2010) - Asyalı liderlerin İstanbul zirvesi biterken


Son Dakika Haberleri

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Abdullah ŞAHİN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet BATTAL

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Banu YAŞAR

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H.İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Hakan YILMAZ

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehmet YAŞAR

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Saliha FERŞADOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.