22 Temmuz 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Dergilerimiz

Sami CEBECİ

İktidar sıtması


A+ | A-

Devletlerin ve milletlerin hayatında huzur, emniyet ve güvenin hâkim olduğu zamanlar olduğu gibi. Kaos, kargaşa ve dahilî muharebelerin yaşandığı ortamlar da olur. İnsanlık tarihi buna şahittir.

Asr-ı Saadet döneminde, Hazret-i Peygamberin (asm) bekâ âlemine irtihal etmesinden sonra vukuâ gelen olaylar ibret vericidir. Hususan, Hazret-i Osman’ın (r.a.) halifeliğinin son altı yılında cereyan eden sıkıntılı olaylar ve Hazret-i Ali’nin (r.a.) hilâfeti zamanında meydana gelen Cemel Vakası ve Sıffin Muharebesi tamamen hilâfet, saltanat ve iktidar mücadeleleridir.

Hazret-i Ali’nin (r.a.) şehit edilmesinden sonra yerine geçen Hazret-i Hasan (r.a.),Hazret-i Muaviye ordusu ve kendi taraftarları arasında iktidar yüzünden kan dökülmesin diye geri çekilip barış anlaşması yapması her türlü takdirin üzerinde bir davranıştır ki, Hazret-i Peygamberin (asm) torununun kendisinden kırk sene sonra gerçekleştireceği bu barışı nübüvvet gözüyle görmüş ve “Bu benim oğlum Hasan, Seyyiddir. Allah onun vasıtasıyla iki büyük grubun arasını düzeltecektir.” hadisiyle övmüştür.

Selçuklu ve Osmanlı Devletlerinin iç bünyelerinde yaşanan mücadeleler, iktidar savaşlarından başka bir şey değildir. On bir yıl süren Fetret Devrindeki kardeş savaşları tam bir kargaşa ve iktidar kavgasıdır. Yıldırım Beyazıt’ın Timurlenk’e esir düşmesinden sonra meydana gelen kardeş savaşını 1. Mehmet (Çelebi) kazanmış, yeniden Osmanlı Devletini toparlayarak düzene sokmuştur. İktidar olmak hâkimiyet kurmayı sonuç verir. Hâkimiyetin gereği de ortaklığı reddetmektir. Buna binâen, nice dindar padişahlar kardeşini veya oğlunu ortadan kaldırtmıştır. Bu açıdan tarih çok acıklı tablolarla doludur.

Cumhuriyet dönemine gelindiğinde, Osmanlı Devletine son veren ve Osmanlıları ülkeden kovan ve devlete her cihette hâkim olanlar da kendi aralarında ciddî sıkıntılar yaşadılar. Mutlak hâkimiyet kurma sevdası, en yakın olanları da birbirinden uzaklaştırdı. Yakın tarih bunun şahididir. Bu nasıl bir duygudur ki, insanlara en olmayacak gaddarâne icraatları yaptırabiliyor. Halbuki, şu üç günlük dünya için bunlar değer mi?

Bir zaman grup halinde İstanbul’un tarihi yerlerini ve camilerini geziyorduk. Yavuz Selim Camiine de gittik. “Bu dünya bir padişaha çok, iki padişaha az.” diyen cihangir padişah Yavuz Sultan Selim Han Hazretleri, yanındaki türbesinde yatıyordu. Dünyaya sığmayan o kahraman insanlar iki metrelik toprağa sığmışlardı. Topraktan yaratılan insan yine toprağa dönüyordu. Bu bilinen sabit hakikate rağmen, ebediyen bu dünyada kalacakmış gibi bir hissî yanılgıyla, çoğu insanlar âhiret hayatlarını berbat edecek yanlışları irtikap edebiliyorlar. Ne kadar acı!

Çeşitli isimlerdeki tarikat ve İslâm’î cemaatlerdeki iç çekişmelerin baş sebebi, açıkça ifâde edilemese de iktidar mücadeleleridir. “Post kavgası”tabiri bu yüzden meşhur olmuştur. Belli makamları olan o gibi hizmet modellerinde, o makamı başkalarına kaptırmamak, ya da ele geçirmek gayreti, çoğu zaman istenilmeyen sonuçları doğurmuş, ihlâsın da bozulmasına sebep olmuştur. İktidar hırsı, bir sıtma gibi onlara hükmetmiştir.

Sahabe mesleğinin bu zamana bir yansıması ve onun bir cilvesi olan Risâle-i Nur mesleğinde ise, belli makamlar yoktur. O meslekte, tefâni denilen, kardeşler birbirinde fâni olmak ve her meselelerini meşveretle halletmek ve “Ben” yerine “Biz” mânâsı asıl olduğu için, iç mücadeleyi gerektirecek bir sebep yoktur. Ancak, insan unsurunun olduğu her yerde mutlaka az veya çok problem olur. Çünkü, Allah hem fert, hem de cemaat olarak herkesi imtihandan geçiriyor. Bundan dolayı, imtihanın biri bitse de, mutlak arkadan başka bir imtihan onu takip eder.

Bediüzzaman Hazretlerinin “Evvel âhir tavsiyemiz; tesanüdünüzü muhafaza, enâniyet, benlik, rekâbetten tahaffuz, itidâl-i dem ve tam ihtiyattır.” îkazları çok dikkat çekicidir. İç mücadelelerin ve iktidar kavgalarının temeli, enâniyet, benlik ve rekabete dayanmaktadır. Sâir gösterilen sebepler bahane gibi şeylerdir. Kendini dev aynasında gören, beraber olduğu dâvâ arkadaşlarını iç dünyasında küçümseyen, kendini belli yerlere daha lâyık hisseden, sâir insanları yönetilmeye muhtaç zavallılar olarak görüp yönetmeye çalışan, herkese akıl vermeyi kendine misyon edinen ve tevâzu, mahviyet, terk-i enâniyet gibi güzel sıfatlardan nasibi az olan böyle tipler, bulundukları cemaat içinde problemin kaynağı oldukları halde, problem çözdüklerini zannederler. Allah, hepimizi ihlâstan alabildiğine uzak böyle hallerden rahmetiyle muhafaza etsin ve istikamet üzere sabit kılsın, âmin...

22.07.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (15.07.2009) - Şahs-ı mânevînin gücü

  (08.07.2009) - Doğruluk üzerine

  (03.07.2009) - Ölümsüzlük ülkesinin göç kervanı

  (24.06.2009) - Anonim ya da net olmak

  (17.06.2009) - www.asyanur.info sitesine mesaj var

  (10.06.2009) - Nur mesleğinde ihlâs, sadâkat ve tesânüd

  (03.06.2009) - Afyon ve Uşak hattı

  (20.05.2009) - 23 nolu koltuk

  (13.05.2009) - www.asyanur.info Hizmet sitesi

  (06.05.2009) - Kudsî bir dâvâya vakfedilmiş hayatlar

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.