Seçimlere az bir zaman kaldı. Taraflar seçim kampanyalarında kullandıkları sloganlarla seçmeni etkileme çabası içindeler. Bunların içinde “Sen Türkiye’sin; büyük düşün!” sloganı oldukça derin anlamlara işaret ediyor.
Sen Türkiye’sin; büyük düşün! Düşündüğün ülkede “ölüm kuyuları” olmasın. Birileri, kurallarını kendi koyduğu bir vatanseverlik anlayışı altında kutsallık izafe ettiği bir sistem uğruna cinayetler işleyemesin, işlediklerinin hesabını verebilsin.
Sen Türkiye’sin; büyük düşün! Büyüklüğün adalet ile eşdeğer kullanıldığı, hukukun insanca yaşamın güvencesi olduğu bir ülke düşün. Çağdaş dünyanın kriterlerini özümseyenlerin kabul ettiği gibi; yaşama hakkının, adil ve tarafsız bir mahkemede yargılanma hakkının, kanunsuz suç olamayacağı, kişinin suçluluğu ispat edilinceye kadar masum kalacağı ilkesinin, düşünce ve din özgürlüğünün, ifade serbestiyetinin garanti altına alındığı bir ülkede yaşamayı hayal et. Adaleti konjonktürel algılayanların değil; rejiminin en temel sacayağı, hayatının pusulası sayanların adamı ol.
Sen Türkiye’sin; büyük düşün! Senin ülkendeki gencecik dinamik beyinler, saç tellerini bile rejim meselesi haline getiren köhnemiş beyinlerin mağduresi olmasın. Beyinleri meşgul oldukları işten daha fazla gelişmeyen otoriteryen akıllıların seni tapınmaya zorladıkları kutsalların değil; insana değer veren bir kutsallık anlayışının seni büyük yapacağını unutma.
Sen Türkiye’sin; büyük düşün! Var olan anayasal düzenin doğurduğu krizlerden medet umanların seni kullanmasına izin verme. Şikâyetçi olduğu, küfrettiği düzenin adamı olmak için gömleğini çıkaranların samimiyetini, üç beş oy hamlesiyle ölçme. Büyük Türkiye’nin; kaynaklarını eşit paylaştıran, üretimle zenginleşen, zenginleştikçe üreten, demokrasiyi hayat tarzı olarak benimsemiş, hesap vermeyi fazilet sayan hür gönüllülerin eseri olacağını unutma. Yandaşlık, kayırmacılık, partizanlık hastalığının nüksettiği bir iktidar anlayışının iktidarına bel bağlama, ikbalperestlerin ikbal alemlerini perçinleştirmek üzere attığı şaşaalı sloganlara aldanma.
Sen Türkiye’sin; büyük düşün! Makro krizlerin temelinde yatan gerçeğin mikro alemlerimizdeki krizler olduğunu anla; anlat. Toplumsal barışın ve adaletin tesisi için gücü, sermayeyi ve sosyal imkânları elinde bulunduranların bunları özverili bir şekilde başkalarıyla paylaşmadıkça küçük kalacağımızı unutma. Ahlakî dejenerasyonumuzun ve maddeten geri kalışlarımızın nedenlerini iyi bil. Ümitsizlik deryasında boğulma, doğruluğu yol sevgiyi üstad bil, menfaat-i şahsiyesine himmeti hasredenlerin semtine uğrama. “Sen çalış ben yiyeyim, ben tok olduktan sonra başkası açlıktan ölse bana ne!” diyenlerin midelerini büyütürken seni küçülttüklerini unutma. Vicdanının sesine kulak ver.
Sen Türkiye’sin; büyük düşün! Seni tarihinden-mukaddesatından koparmak isteyenleri ve bu koparışın mümessilerini iyi tanırken ikbal hesaplarıyla bunları dostane kucaklayanların yüzsüzlüklerine şaşırma. Tarihi yazanların sahip olduğu dik duruşun ve cehdin manevi kaynaklarını tarümar etmeyi galibiyet addedenlerle bir olma. Sana herşeyden önce insanca bir değer biçen, inançlarına büyüklüğünün gereği sahip çıkan, ezmeyen-ezdirmeyen bir anlayışın mümessileri neredeyse ara, bul! Sen Türkiyesin; büyük düşün.
17.03.2009
E-Posta:
[email protected]
|