Özel gün kutlamaları ile daraltılan anlamlara karşı oldum hep. Bir çay kadar ahenkli ve hızlı akan zamanın fark edilmesine engel olduğu için. Özel günler; hayatımızı kısıtlamak ve indirgemek için, değerli olan şeylerin anlamını bir günle sınırlayarak, sıkıştırarak müfredata itiş kakış sokulmuş amaçlı tasarımlardır.
Kadınlar Günü, Babalar Günü, Sevgililer Günü, Anneler Günü ve diğerleri...
Bu faaliyetler; sene sonu müsameresi yapmak için özel yetiştirilmiş, emre itaat etmeye mecbur, okuma bayramı yapan birinci sınıf çocuklarının heyecanı ve ilk defa millî oluyorum coşkusu içerisinde sıradaki kutlamayı bekleyen sınırlanmış hayatı yaşayanlar dizisi.
Sahne açılıyor Babalar Günü... Oyun bitiyor. Perde kapanıyor. İkinci perde de, Anneler Günü... Üçüncü perde Kadınlar Günü. Alkışlar... Hediyeler... Kutluyor, kutluyor, kutluyoruz....
Kadın olduğum için değil insan olduğum için kutlanmak istiyorum.
Artık nesli tükenmekte olduğundan ‘insan-ı kâmil’ varlıklar bulmak kolay olmuyor. Bu arama ve kurtarma çabaları içindeyken insanlık; dünya kendi yörüngesinden dönmekten vazgeçmeden, nefretini, kinini kusmadan önce bir tedbir alınıp acaba yeni bir gün ilâve edilebilir mi bu özel günler silsilesine?
Varlığı ve devamı sadece insan-ı kâmilin yaşamasıyla dönmeye devam edecek olan dünyamızın durmasını engellemek için “İnsanlar Günü” kutlaması ne zaman başlatılacak diye bakınmaktayım...
‘Kadın dırdırı’ deyip de okumayanlar olduysa yazıyı, kayıp saymam kendime... Bazen ‘kadın dırdırı’ dinlemek de iyi gelir insanlara...
Zira hemşehrim Hoca da günün birinde baş edemeyince hanımıyla “kadın dırdırı” deyip durumu kurtarmaya çalışmış...
Hoca bir gece hanımına: Yahu hatun, demiş. Şu bizim komşu, çarıkcı, Mehmed Ağanın adı neydi?
Hanımı: Aman Hoca demiş, kendi ağzınla Mehmed Ağa diyorsun ya!
Hoca: Yok canım, şaşırdım bir an. Ne iş tuttuğunu soracaktım demiş.
Hanımı bir defa daha şaşırmış: Hoca, demiş. Garipleştin gene, çarıkcı demedin mi?
Bu kez Hoca: Of be demiş. Nerede oturduğunu soracaktım!
Hanımı: Vallahi Hoca demiş, sen adamı deli edersin. Komşumuz demedin mi kendin?
Hoca: Of, of demiş. ‘Kadın dırdırı’ dedikleri bu olsa gerek.
08.03.2009
E-Posta:
|