CHP’nin kısaca ‘çarşaf açılımı’ olarak isimlendirilen yeni politikası çeşitli yönleriyle tartışılmaya devam ediyor. Hem parti içinde hem de parti dışında yapılan değerlendirmelerle CHP’nin niyeti anlaşılmaya çalışılıyor. Bir yandan da bu değişimin, partinin iç bünyesinden mi yoksa ‘etkili ve yetkili çevreler’in planlı tavrından mı kaynaklandığı merak ediliyor.
Pek çok kişinin dile getirdiği bu şüpheyi, Ergün Babahan da seslendirmiş. Şöyle diyor: “Böyle bir partinin (CHP) çarşaftan tek parti değerlendirmesine kadar, köklü bir değişimden geçiyor olmasının ardında, insan sanki büyük bir planın izlerini hissediyor.” (Sabah, 6 Aralık 2008)
Baykal’ın seslendirdiği ve şimdiye kadar arkasında durduğu ‘açılım’ın böyle bir şüpheyle karşılanmasının yanı sıra, en büyük tepki de yine CHP’nin içinden geliyor. “Klâsik CHP” anlayışına sahip olan milletvekilleri Baykal’a baş kaldırarak onu “Tek parti devrinin (CHP) mirasını reddetmekle” suçluyor.
Bu noktada iktidar partisinin de ‘yer değiştirdiği’ne hükmediliyor. Yakın zaman önce Akşam’a açıklamalarda bulunan Hilmi Yavuz şöyle demişti: “Aslında partilerin birbiriyle yer değiştirdiğini görüyoruz. Başka türlü söylemek gerekirse AKP CHP’lileşiyor, CHP AKP’lileşiyor.” (Akşam, 27 Kasım 2008)
Hilmi Yavuz bu iddiasını, daha sonra yazdığı bir yazıda da özetledi ve örneklendirdi. (Zaman, 30 Kasım 2008)
AKP’nin CHP’leştiğini gösteren çok bariz ve belki bir o kadar da şaşırtıcı yeni bir örnek daha yaşandı. CHP’nin ‘çarşaf açılımı’nı eleştiren Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, CHP’yi eleştireceğim derken kantarın topuzunu kaçırıp doğrudan ve ısrarlı bir şekilde ‘çarşaf’a saldırmış.
İşte Günay’ın ‘çarşaf’ değerlendirmesi: “Çarşaf, bu çağda unutulması gereken bir giyim tarzıdır. Partimde bu söylediklerime dudak bükenler çıkacaktır. Cesaretle söylüyorum; çarşaf çağdışı. Çarşaf mı kalmış bu çağda?” (Sabah, 6 Aralık 2008)
Tekrarlamakta fayda var: CHP’nin ‘çarşaf açılımı’nda samimî olup olmadığı, bunu siyasî hesaplarla yapıp yapmadığı ayrıca tartışılır ve zaten tartışılıyor. Hem milletimiz de böyle ‘tuzak’lara fazlaca düşmez. Kırk yıllık ‘Kâni’lerin ‘Yani’ olmayacağını bilir. Fakat, CHP’nin ‘oy avcılığı’nı eleştireceğim diye, tesettüre bürünürken ‘çarşaf’ı tercih edenleri rencide edici söz söylemek, değil ‘bakan’lara, gözünü kapayanlara da yakışmaz!
Günay’ın, partisinden de gelmesi muhtemel tepkilerin farkında olarak ve yine de vurgulayarak çarşafı ‘çağ dışı’ ilân etmesi sadece ‘bakan’ kimliğine değil, ‘entelektüel sol aydın’ kimliğine de yakışmaz.
Bu yaklaşımlar AKP’nin ciddî ciddî ‘yer değiştirdiğini’ ortaya koymuyor mu? Bu zemin kayması muhtemelen sandıkta da karşılığını bulacak ve er ya da geç hak ettiği cevabı alacak.
İşte bu tavırlar, iktidar partisine umut bağlayanları ciddî ciddî düşündürmeli. “Çarşaf”ı çağ dışı ilân etmek ‘bakan’lara mı kalmalıydı?
İçerden birileri bunları “ciddî ikaz” etmezse, millet sandıkta ikaz edecek.
07.12.2008
E-Posta:
[email protected]
|