Yaygın kullanılan bir tekerlemede, aranan şey çeşitli bahaneler sıralannarak ‘gizlenir’ ve son çare olarak da; ‘Yandı, bitti, kül oldu” denilir. Türkiye’nin içinde bulunduğu maddî şartlar da bu tekerlemeyi hatırlatıyor.
Bunca yıldır millet olarak çalışır didinir ve gerektiğinde ‘kriz’lerin bedelini de öderiz. Fakat bir türlü vaad edilen ‘düz yol’a çıkamayız. ‘Huzur, zenginlik ve istikrar’ hep ötelenir ve ‘gerçekleştirilmeyi bekleyen vaadler’ listesinde yer alır. Peki bütün bu olumsuzlukların sebebi nedir? Belki başka sebepleri de vardır, ama asıl problem ülkemizin içine sürüklendiği ‘faiz batağı’dır.
Türkiye’yi ‘idare edenler’in politikaları neticesinde ‘faiz’in aleyhinde konuşmak üzun süre ‘ayıp’ sayıldı. Çünkü onlara göre faiz olmadan kalkınma da olmazdı. Her türlü desiseye müracaat edilerek, milletin ‘faiz’ karşısındaki hassasiyeti kırılmak istendi. Ne yazık ki bu konuda kısmen de olsa başarı sağlandı.
“Faiz severler” tam ‘başardık’ diyeceklerinde ‘faiz’i savunan kimse kalmadı. Düşünün, onlarca Ticaret Odası Başkanı, hemen her konuşmasında ‘faiz’in aleyhinde beyanlarda bulunuyor. Büyük çoğunluk da zaten ‘faiz’e sıcak bakmıyordu. Bu beyan ve açıklamalar faizin açtığı yarayı görmeye sebep oldu. Artık ‘ünlü iktisatçılar’ da faizin fayda değil zarar verdiği noktasında görüş beyan ediyorlar. Yaşanan hadiseler gerçeklerin anlaşılmasına katkı sağlamış oldu.
Bir haber ajansı, Türkiye’nin içine sürüklendiği ‘faiz batağı’ ile ilgili yeni bilgileri derlemiş. Rakamlar hakikaten ürkütücü:
•Türkiye’nin 86 milyar YTL dış borcuna karşılık 266.6 milyar YTL iç borç yükü olması yatırımları engelliyor.
•8.9 milyar YTL’si IMF olmak üzere uluslar arası kredi kuruluşlarına 22.2 milyar YTL borç bulunuyor. Borç stoku içerisinde özel sektörün payı 158 milyar dolar.
•Türkiye her hafta ortalama 1 milyar YTL borç faizi ödüyor. 1980 yılından bu yana gelen sıcak paraya ülkenin ödediği faiz 400 milyar doları geçti.
•IMF Türkiye’nin özel sektör borçları açısından Orta ve Doğu Avrupa’daki diğer ülkelere göre daha fazla riskle karşı karşıya olduğunu ve temkinli olması gerektiğini bildirdi.
•Yurt dışı borsaların bugün olumsuzluğa yönelmesi Morgan Stanley’in “Avrupa piyasasında yükseliş tamamlandı. Özellikle finans sektörü hisselerinde satış baskısı olacak” değerlendirmesiyle açıklandı.
Siyasetçiler başta olmak üzere Türkiye’yi ‘idare edenler’ çok farklı konuları tartışıyor, ama asıl tartışılması gereken konu şu olmalı: Türkiye her hafta ortalama 1 milyar YTL borç faizi ödüyor. 1980 yılından bu yana gelen sıcak paraya ülkenin ödediği faiz 400 milyar doları geçti.
Tekrarlayalım: Türkiye, sadece 1980 yılından bu yana 400 milyar dolar ‘faiz’ ödemiş!
Buna can dayanır mı? 400 milyar dolar ile neler yapılbileceğini hesaplamak da ‘uzmanlar’a düşer. Hesaplasınlar ki, neler kaybettiğimizi görelim. Görelim ve ibret alalım. Belki alınan bu ibretten sonra faizin Türkiye’yi yiyip bitirmesine seyirci kalmayız!
24.04.2008
E-Posta:
[email protected]
|