Ölüm gerçeği, insanların başında dolaşıp duran bir kuş gibidir. Ölüm hakikatini kavrayamayan insanlar, hem ölümü inkâr edemez, hem de bu gerçeğin hatırlatılmasını istemezler.
“Ölüm”ü hatırlatan bir filmin, bir lisede gösterilmesi üzerine yeni bir tartışma başlatıldı. Bazı gazeteler bu filmin bir okulda—yardımcı ders materyalı gibi—gösterilmesine en yüksek perdeden itiraz ediyorlar. İtirazlar, ‘teknik’ anlamda bir noktaya kadar haklı olabilir, ama öğrencilerin bu filmden ‘korktuğu’ ve ‘bazılarında davranış bozukluğu” görüldüğü tesbiti pek de inandırıcı gelmiyor.
“Din dersinde kâbus” başlığıyla sunulan habere göre Gaziantep’de bir lisede; “Rabbim Geri Döndür” adlı VCD filmi gösterilmiş. “Din dersi” öğretmeni, filmin bir öğrenci tarafından getirildiğini ifade ile konuyu izah etmiş. Gazete, haberin ‘özet’inde şu bilgilere yer vermiş: “Öğrencilere ‘namaz kılmayan bir gencin başına geleceklerin anlatıldığı, Azrail ve ölüm konulu’ şiddet içeren VCD izletildi. Arapça seslendirmeli Türkçe alt yazılı (...) VCD’yi izleyen öğrencilerden bazılarında davranış bozukluğu görülürken velilerin şikâyeti üzerine soruşturma başlatıldı.” (Hürriyet, 19 Nisan 2008)
Tekrar etmekte fayda var: Sözkonusu filmin muhtevasını bilmiyoruz. İddiâ edildiği gibi ‘şiddet’ içeriyor da olabilir. Ancak haberin sunumu, art niyet olduğunu da akla getiriyor.
Bir defa içinde ‘Azrail’ ve ‘ölüm’ konusu var diye, herhangi bir filmi ‘şiddet içeriyor’ diyerek itham etmek mantıklı görünmüyor. Yine gazetenin sayfalarını süsleyen film karelerine bakınca da öyle ahım_şahım bir ‘şiddet’i görmek mümkün olmuyor. Yine haberde vurgulanan “Arapça seslendirmeli Türkçe alt yazılı” vurgusu da hâdiseyi başka noktalara çekme niyetinin ipuçlarını veriyor.
Sözkonusu filmin muhtevasını bilmediğimiz için ‘savunma’mız ya da ‘eleştirmemiz’ mümkün değil. Ama medyanın hadiseye bu şekilde yaklaşmasını da iyi niyetle telif edemiyoruz. Hele hele, internet çağının gençlerinin böyle bir filmden ‘korkması, bunalıma girmesi, bu sebeple davranış bozuklukları göstermesi’ pek mantıklı gelmiyor. Vizyona giren bazı filmler (Barda ve Musallat v.b.) baştan sona şiddet içeriyor ve maalesef gençlerimiz bunları ‘peynir-ekmek’ gibi alıyor, izliyor! İnsanların işkence gördüğü, yaralandığı ya da öldürüldüğü filmlere ‘şiddet içeriyor’ diyerek karşı çıkmayanların; sırf ‘ölüm’den bahsediyor diye bir filme karşı çıkması doğru mudur?
“Ölüm”ü hatırlattığı için geçmişte bazı ‘aydın’ların bile Zincirlikuyu Mezarlığının girişinde yazılan ‘âyet’e karşı çıktıklarını bildiğimiz için bunları ifade etmeye çalıştık. Yoksa, teknik ve muhtevâ olarak ‘ölüm’ü ve ‘ahiret hayatı’nı doğru dürüst anlatamayan, insanları ikna edemeyen, faydadan çok zarar veren her türlü filme ve benzeri çalışmalara biz de itiraz ederiz.
Eğer sırf ‘ölüm’ü anlatıyor diye bir çalışmaya karşı çıkılıyorsa yanlıştır. Çünkü ‘ölüm’ün hatırlatılması insanları ‘kötülük’lerden alıkoyar. Ölümden korkmak, insânî bir tavırdır. Asıl ‘ölüm’den korkmayanlardan korkmak lâzım!
20.04.2008
E-Posta:
[email protected]
|