Terörle mücadele, Türkiye’nin son yıllarını meşgul eden en büyük problem. Bu uğurda harcanan maddî ve manevî emek, gayret ve çalışma, elbette devam ediyor ve edecek. Ancak, kökünden ve kalıcı olarak bertaraf etmek için en başta terörü ve sebeplerini ‘doğru teşhis’ etmek gerekir.
Mehmetçik, sınırı aşarak Irak topraklarına girmiş durumda. Daha önce de hava harekâtı yapıldığı hatırlanırsa, terörle mücadelenin kolay bir mücadele olmadığı da anlaşılır.
Bu mücadelenin sadece maddî yolla olmayacağını kabul etmek lâzım. Maddî gayretler, mutlaka manevî gayretlerle, ıslâh ve ikna çalışmaları ile desteklenmelidir. Nitekim, son dört yılda ‘ikna’ çalışmaları sonrasında 187 ‘terörist’in teslim olduğu açıklandı. Konuyla ilgili açıklamada, 2003-2007 yılları arasında 2 bin 944 terör örgütü mensubunun ailesiyle görüşüldüğü ve 187 örgüt mensubunun teslim olduğu belirtilmiş. (AA, 23 Şubat 2007)
Yaklaşık 3 bin ‘terör mensubu ailesi’ ile yapılan görüşme sonrası 187 ‘terör mensubu’nun teslim olması, bu projenin ne ölçüde başarılı ya da başarısızlığını ‘uzman’lar tartışacaktır. Herhangi bir “terör mensubu”nun ‘ikna’ edilmesi elbette kolay bir mesele değil, ama terörü sona erdirmek için belki de en kalıcı çaredir.
Terör örgütüne yeni katılımların engellenmesi de ihmal edilmemesi gereken başka bir konudur. Bunun yolu da yine ailelerle sıkı işbirliği ve kaynaşmayı gerekli kılar.
Terörle mücadelede kamuoyu desteği de çok önemli. Bu sebeple, halkın doğru bir şekilde bilgilendirilmesi de gerekir. Nitekim, yapılan bir açıklama ile; kaynağı belli olmayan beyan ve bilgilere itimad edilmemesi ve onların ‘yalan’ olarak görülmesi gerektiği ifade edildi.
Bu noktada, ‘yetki’lilerin sürekli doğru bilgi aktarmasına ihtiyaç duyuluyor. Malûm, doğru bilgiler yerinde ve zamanında kamuoyuna açıklanmadığında, ‘fısıltı’ gazetesi yayına başlar. Böyle durumlarda da doğru ile yanlışı birbirinden ayırmak neredeyse imkânsız hale gelir.
Geçen aylarda havadan yapılan ‘sınır ötesi harekât’ sonrasında da böyle oldu. Yetkililer teferruatlı açıklama yapmayı geciktirince kamuoyu ‘fısıltı’ gazetesinin haberleriyle çalkalandı. En çok sorulan soru da, hava bombardımanı sonrasında kaç teröristin etkisiz hale getirildiğiydi. Bu noktadaki bilgiler çelişkili olduğu için, millet hangi rakamlara inanacağına karar veremedi.
Şimdi yeni bir gelişme ile karşı karşıyayız ve Silâhlı Kuvvetlerimiz sınırı aşıp terör örgütü mensuplarını etkisiz hale getirmeye çalışıyor. Bu noktada doğru ve inandırıcı bilgilere düzenli olarak ihtiyaç vardır. Bu ihmal edilirse, yine ‘fısıltı’ gazeteleri tiraj yapmaya başlar ve açıklanan bilgiler inandırıcılığını kaybeder.
Nihayetinde vatandaş ‘netice’ye bakar. Bunca gayret sonrası teröristler hâlâ varlıklarını sürdürebilmeye devam edebilirse, sorular akılları meşgul eder.
Temennimiz, terörün ‘kökten’ sona erdirilebilmesi...
24.02.2008
E-Posta:
[email protected]
|