Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 24 Şubat 2008

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Abdurrahman ŞEN

"Kültür Evleri Projesi!"



Merhum İsmail Cem’in bakanlığı sırasında, son derece faydalı ve kucaklayıcı bir proje gelmişti gündeme: “Kültür Evleri Projesi.”

“Kültür Evleri Projesi”nde düşünülen özetle şöyleydi…

Her mahalleye bir “Kültür Evi” kurulacaktı ve buralarda, öğretmen olamayan -öncelikli- edebiyat öğrencileri, durumu müsait olan yazarlar, san’atçılar görevlendirilecekti… Bu kişiler Kültür Evlerinde öncelikle bulundukları mahallelerine kültürel konularda öncülük edecekler, kültürel aktiviteler düzenlenmesine rehberlikte bulunacaklardı…

Bu görevlerin icrası esnasında; Ankara’nın projelerinin mahallelere dikte ettirilmesi değil… O mahalledeki kültürel birikimlerin Ankara’da kayıtlar altına alınması ve kaybolmasının önlenmesi de önemli bir nokta idi…

Ama az önce ifade ettiğim gibi olmadı…

Sonrasında da hiçbir bakanın bu yönde bir düşüncesi olmadı.

Bu arada 10 yıl kadar önce ülkemizin salon ihtiyacını (düğün salonlarını değil, kültür mekânlarını kastediyorum elbette) gidermek ve kültürel aktivitelere yeni mekânlar kazandırılması için bir talebim oldu… Başta İstanbul Büyükşehir Belediyesi olmak üzere bütün belediyeler, imar yasasına yapacakları küçük bir ilâveyle; belli bir kat ve daire sayısına sahip yeni binaların zemin katlarına, cep salonları yapılması için zorunluluk getirmeliydi… Bu zemin katları çok yönlü kültür mekânları olarak bölge halkına hizmet verebilir/di… Böylelikle kültür ve san’atın nefes alabileceği irili ufaklı çok sayıda mekânımız olabilirdi…

Geride bıraktığımız 2007’in son günlerinde de sevgili Mehmet Nuri Yardım kardeşim, sanatalemi.net sitesindeki “Edebiyat Evleri” başlıklı bir yazısında; “Halk Evleri, Öğretmen Evi, Polis Evi, Ordu Evi var da, Edebiyat Evleri niçin olmasın? Edebiyatçıların ve yazarların, evleri dışında bir başka mekâna ihtiyaçları yok mu? Sigara dumanı ile dolu kahvehanelerin dışında oturabilecekleri nezih ortamları onlardan niçin esirgiyoruz? Bugüne kadar bu gerçekleşmemiş nedense. Bunu bir düşünce ve proje olarak ilgililere sunuyorum.” diyordu… Tüzelden özele bütün alternatifleri sıralayıp, “Kim uygulayacak?” sorusunu da sorarak.

Daha sonra; “Peki bu evler ne olacak ve ne işe yarayacak?” diyen Mehmet Nuri kardeşimin kendi sorusuna cevabı da şöyleydi: “Edebiyat Evleri’nde o mahallin tanınmış edebiyatçılarına birer oda tahsis edilmeli. Yazarın anahtarı olmalı ve dilediği zaman gelip bu odasında çalışabilmeli, yazı yazabilmelidir. Bunun için gerekli konfor sağlanmalıdır, aydınlatma ve ısınma meseleleri çözülmelidir. Evlerin dışı estetik, içi zarif olmalıdır. Yazarlar, dışarıya açık bu mekânlarda misafirlerini kabul edebilmeli, röportajlarını yapabilmelidir. /…………../ Edebiyat Evleri, edebiyat atölyeleri gibi canlı ve işlek olmalıdır. Usta yazarlar orada genç edebiyatçıları eğitmeli, yönlendirmeli ve yazı hayatını sevdirmelidirler. Çay ve diğer içeceklerin bulunacağı büyük salonda sohbetler edilebilmeli, fikrî ve edebî münakaşalar yapılabilmelidir.”

Mehmet Nuri kardeşimin bu önemli uyarısından, talebinden kısa bir süre sonra, aynı sitede bu defa Sabahat Emir Hanımefendi “Yazar Evleri ve Belediyeler” başlıklı bir yazıyla konuya zenginlik kattı…

Sabahat Emir Hanımefendi o yazısında; “Geçenlerde bu konuda yazdığım bir yazı dolayısıyla bana telefon etme nezaketini gösteren Kültür Bakanımız sayın Ertuğrul Günay, Yazar Evleri projesinin hayata geçirilmesi üzerinde çalıştıklarını söyledi. Bu, tabii ki çok umut verici ve sevindirici bir haber.” diyerek güzel bir müjde vermiş oldu.

Geçenlerde Mehmet Nuri kardeşimle bu konu üzerinde uzun uzun bir sohbetimiz oldu…

O sohbette dedik ki; kurulmasını edebiyat ve kültür sevdalısı herkesin arzu ettiği bu mekânların adı ister “Kültür Evi” olsun, ister “Yazar Evi” olsun ister “Edebiyat Evi” olsun, fark etmez…

Ama çerçevesi iyi çizilsin ve kültürel bir hamleye kılcal damarlık yapabilecek yapıda kurulsun bu mekânlar…

Siyasetin asla sızamayacağı önlemler de mutlaka alınsın…

Sayın Sabahat Emir Hanımefendinin yazısıyla, konu üzerinde çalıştıklarını öğrendiğimiz sayın Kültür Bakanımızdan bir talep gelmesi halinde bu konuda daha detaylı paylaşımlarla katkıda bulunabileceğimizi de belirtmek istiyorum.

Yeter ki “Kültür Evleri Projesi” bir an önce ve sağlıklı biçimde hayata geçsin!

24.02.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (17.02.2008) - Mehmed Âkif 135 yaşında!

  (10.02.2008) - Basında kaç yılım doldu acep?

  (03.02.2008) - Taceddin Ural’dan mektup var!

  (27.01.2008) - Yenilenmeden yenileme mümkün mü?

  (20.01.2008) - İstanbul “Mehmed Âkif Müzesi”ni bekliyor

  (13.01.2008) - “Şehîd-i Kerbelâ’sın yâ Hüseyn”

  (06.01.2008) - “Yeni” şeyler söylemek lâzım da!

  (30.12.2007) - 2007'ye bakarken

  (23.12.2007) - ‘Bir destan adam’ı anabilmek!

  (16.12.2007) - Mevlânâ’nın farkına bir varabilsek!

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Nurettin HUYUT

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT


 Son Dakika Haberleri