Mustafa Bey:
*“Âhirette uyku var mıdır?”
Uyku Cenâb-ı Hakkın büyük nimetlerindendir. Uyku ile dinleniyoruz, günün streslerinden ve gerginliklerinden kurtuluyoruz, yeni bir güç kazanıyoruz ve yeniden kendimize geliyoruz. Onun için; yorucu bir günün ardından yatağa zevkle ve iştihayla gireriz.
Cenâb-ı Hak uyku hakkında; “Uykunuzu dinlenme vakti kıldık”1 buyurur. Bir diğer âyette, “Size geceyi örtü, uykuyu rahatlık kılan, gündüzü çalışma zamanı yapan Allah’tır”2 buyuran Cenâb-ı Hak, diğer bir âyette: “Geceleyin uyumanız, gündüz de lütfundan rızık aramanız O’nun varlığının belgelerindendir”3 buyurur.
Cennette bulunan nimetler hakkında ise Yüce Rabbimiz: “Orada nefislerin iştiha duyacağı ve gözlerin zevk alacağı her şey vardır”4 buyurur.
“Cennette çift sürmek var mıdır?” diye soran bir çiftçiye, Sevgili Peygamberimiz (asm): “Vardır; ama zevk için ekersin, hemen çıkar. Hasat için beklemezsin” buyurmuştur.
Anlaşılıyor ki, dünya nimetleri Cennette vardır, ama dünyadaki hikmetler için değil; sırf kulun isteği çerçevesinde ve lezzeti için vardır. Eğer kul isterse Cennette uyku da vardır. Fakat dünyadaki yorgunluk ve dinlenme, gerginlik ve sığınma, güç kazanma ve kendine gelme gibi hikmetler için değil; sırf kul istediği için gâyet şeffaf, gâyet hoş ve gâyet lezzet verici bir mahiyette var olduğunu yukarıya aldığımız Cennet âyetinden çıkarabiliriz.
***
Recep Bey:
*“Hazret-i İdris (as) şu an Cennette midir? Bu nasıl olmuştur?”
Üstad Bedîüzzaman Hazretleri Hazret-i İdrîs (as) ile Hazret-i Îsâ’nın(as), beşeriyet ihtiyaçlarından sıyrılmış vaziyette, melek hayatı gibi bir hayat içinde nûrânî bir letâfette üçüncü hayat tabakasında bulunduklarını, dünyevî cesedleriyle yıldızımsı biçimde semâvâtta olduklarını kaydeder.5 Hazret-i İdrîs’in (as) Cennette olduğu yolunda rivâyetler vardır. Fakat ölen salih kimselerin Cennet saadetini kabirlerinde yaşadıkları, asıl Cennetin kapısını sâkinlerine Mahşerden sonra açacağı yolunda da güçlü haberler mevcuttur. Nitekim Hazret-i İdrîs’in (as) Cenneti görse ve izlese de, bağ ve bahçelerinin, kasır ve saraylarının gelecek sâkinleri için mühürlü ve kapalı olduklarını gördüğü de gelen rivâyetler arasındadır.
Demek Hazret-i İdrîs (as) Cennet hayatını tadıyor olsa da, Cennet henüz gizli defînelerini ve lezzet hazînelerini tam açmış değil. Cennetin kendisini tam açması için Muhammed (asm) ümmetinin ve sâir peygamberlerin ümmetlerinin Cennete gelmesi gerekiyor.
***
İstanbul’dan Fatma:
*“Peygamberlerin akrabalıkları ne demektir?”
Peygamberlere îmân eden, onları seven ve gittikleri yoldan giden; hepsinin dînine vâris olan âhir zaman Peygamberi Hazret-i Muhammed’in (asm) sünnet-i seniyesini yaşamaya çalışanlar, sünnet-i seniyeden hisseleri oranında peygamberlere “akraba” hükmündedirler. Soy bağı olup olmamasının önemi yoktur. Bilindiği gibi soy bağı olduğu halde îmân etmemiş olan peygamber yakınları için Kur’ân-ı Kerîm’in hükmü, onların peygamberin ehli olmadıkları yönündedir. Hazret-i Nuh (as) tufanda boğulmak üzere olan oğlunun kurtulması için, “Rabbim, oğlum benim ailemdendir” diye duâ etmişti; ama Cenâb-ı Hak: “Ey Nuh! O senin ailenden sayılmaz. O kötü amel sahibidir. Öyleyse mahiyetini bilmediğin şeyi Benden isteme” buyurmuştu.6
“Ey Muhammed! De ki: Vazifem karşılığında sizden bir ücret istemiyorum. Sizden istediğim ancak akrabaya sevgi ve ehl-i beytime muhabbettir”7 âyetinin tefsîrinde Bedîüzzaman Hazretleri, Peygambere (asm) yakınlıktan kastın, sünnet-i seniyeye uymak olduğunu, sünnet-i seniyeye irtibâı terk edenin Peygamberin (asm) hakîkî yakını olmayacağını bildirir.8
Nihâyet Kur’ân, Allah’a ve Allah’ın peygamberine itaat edenleri hem birbirleriyle hakîkî kardeş9, hem de peygamberlerle, sıddîklarla, şehitlerle ve sâlih kimselerle hakîkî arkadaş ve akraba ilân eder ve bu “mübârek arkadaşlar sınıfını” ebedî hayatta birlikte olmakla müjdeler.10
Dipnotlar: 1- Nebe’ Sûresi, 78/9 2- Furkân Sûresi, 25/47 3- Rûm Sûresi, 30/23 4- Zuhruf Sûresi, 43/71 5- Mektûbât, s. 12 6- Hûd Sûresi, 11/45,46 7- Şûrâ Sûresi, 42/23 8- Lem’alar, s. 28 9- Hucurât Sûresi, 49/10 10- Nisâ Sûresi, 4/69
30.12.2007
E-Posta:
[email protected]
|