24 Eylül 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Osman ZENGİN

Selâm, İslâmın işaretlerinden biri


A+ | A-

“Aleykümselâm!” diyerek, selâmımıza mukabele ettiğinizi hisseder gibiyim. Selâm; selâmet dini olan İslâmiyetin mühim şiârlarından biridir. Yani, şeâir-i İslâmiyedendir. Fakat, sadece Müslümanlar değil, aslında diğer din mensuplarının da kullanabileceği mübarek bir kelimedir bu. Çünkü, verilen bu Allah selâmı; selâmet, emniyet, sulh (barış) mânâlarını da ifade ettiğinden, bütün insanlarca hoş karşılanabilecek bir kelimedir. Arapça olan bu kelimenin, İslâm memleketlerinde yaşayan ve Arap olan Hıristiyanlarca kullanıldığına da şahid olduk. Mısır’da bulunduğumuz günlerde, Kahire’deki mahalle bakkalımız Thomas’tan alış veriş yapmaya gittiğim ilk seferde, Hıristiyan olduğunu bilmeyerek selâm vermiş ve çok güzel bir şekilde de karşılık almıştım. (Araplar, verilen selâma fazlasıyla karşılık vermeyi âdet edinmişler, ”Ve aleykümselâm ve rahmetullah” gibi) Daha sonradan öğrendik ki, konuşma dilleri Arapça olan Hıristiyanlar da, bizim bildiğimiz selâmı kullanıyorlarmış. Tabiî, “Selâmı yayınız!” emr-i Peygamberîye (asm) riâyet etmeye çalışan biri olarak, mümkün oldukça herkese selâm verme âdetimizi, onlarla her karşılaşmamızda da sürdürdük. Daha sonraları bizim Türk olduğumuzu öğrenince, Müslüman Araplar gibi, onlar da bizi sevip muhabbet ediyordu.

Selâmın, İslâmî en büyük işaretlerden olduğunu söyledik. Osmanlı zamanında bu, artık herkesin dem ve damarlarına işlemiş bir âdet-i hasene olmuştu. Herkes birbirine selâm verir, selâm alırdı. Zaten selâm vermek sünnet-i seniyye, almak ise farz-ı kifayedir. Bakmayın siz Cumhuriyet’ten sonra memleketi bu hâle getirenlerin yaptıklarına. Maalesef bu âdet-i hasene, âdet-i İslâmiye, emr-i Peygamberi (asm) herkes tarafından kullanılmasa da, yine de milletimizin ekseri tarafından kullanılıyor şükür. Bazen selâm verdiğimizde karşılığını alamayınca üzülüyoruz ama, üzülmemek lâzım. Muhatab cevap vermese de, biz vazifemizi yapmış oluyoruz. Böyle durumda, selâmımızın karşılığını yine kendimiz vereceğiz “Aleykümselâm” diye.

2006 yılında Hac için gittiğimiz mübarek beldelerde bunu daha güzel yapıyorduk. Gerek Kâbe’ye, gerekse Mescid-i Nebevî’ye giderken, her gördüğümüze selâm veriyorduk ve çok da muhabbete sebeb hâller tezahür ediyordu. Maalesef öyle mübarek beldede dahi, herkes birbirine selâm vermiyordu, üzülecek bir durum tabiî. Halbuki İslâmiyet sayesinde, ibadet saikiyle bütün Müslümanlara karşı sabit bir münasebet peyda edip, kavî bir irtibat ve bağlılık göstermemiz lâzım.

Selâmın değişik bir şekilde verildiğini de, 2004 senesi sonlarında ziyarette bulunduğumuz Özbekistan’da müşahede etmiştik. Yıllarca komünizmin dinsizlik baskısı altında kalmalarına rağmen, bu âdetlerini bir an’ane hâlinde devam ettirip gelmiş Özbekler. Öyle ki, çoluk-çocuk, kadınlar dahi bu selâmı birbirine veriyor. Fakat, bizim dikkatimizi çeken husus, muhatabın “Aleykümselâm” demeyip, onun da “Selâmunaleyküm” demesiydi. “Acaba bir yanlışlık olabilir mi?” diye sorduğumuzda, öyle olduğunu öğrendik. Yani selâm veren de, alan da, aynı şekilde “Selâmunaleyküm” diyordu birbirine.

Edebin envâını, çeşidini, Peygamberimizin (asm) şahsında toplayan Cenâb-ı Hak, ‘selâm vermek’ gibi gayet ehemmiyetli ve çok hikmetli bir ahlâkı, Peygamberimiz’e (asm) ihsan etmiş. Sünnet-i seniyye ve bir nevî ibadet olan bu selâm işinde, gevşek davranmayıp, yaymaya çalışmalıdır.

24.09.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (22.09.2010) - Bediüzzaman Bursa’ya geldi…

  (20.09.2010) - Keşke okullar açılmasa!

  (17.09.2010) - Trafik kazalarındaki hatalar…

  (16.09.2010) - Ramazan bitti diye, nefis ve şeytana aldanmayalım

  (13.09.2010) - 30. yılında 12 Eylül fitnesi!

  (09.09.2010) - Oruç tuttuğumuzla bayram yapalım!

  (08.09.2010) - Bugün Arefe değil!

  (07.09.2010) - Ramazana hürmet eden köfteci!

  (05.09.2010) - Kadir ve kıymeti bilinesi gece...

  (04.09.2010) - Bu gece Urfa’da Bediüzzaman mevlidi okutulacak!


Son Dakika Haberleri

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Abdullah ŞAHİN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet BATTAL

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Banu YAŞAR

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H.İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Hakan YILMAZ

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehmet YAŞAR

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Saliha FERŞADOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.