Osman ZENGİN |
|
HSYK beklerken, DSYK ve MMYK tayinleri yaptı bile! |
Bu başlıktan bazılarımız pek bir şey anlamadı değil mi? Şu Türkiye gerçekten çok garip bir memleket. Cumhuriyet kurulduğundan beri, güya halkın kendi kendisini idare etmesi demek olan demokrasiyle idare ediliyoruz. Bize yıllarca okul kitaplarında öyle öğrettiler. Hatta, milletin koskoca Meclisinin duvarında bile, insanın gözüne sokarcasına ”Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir” diye yazmıyor mu? Peki, durum öyle mi? Hiç de öyle değil! Yıllardır milletin tepesine karabasan gibi çöken hakim güçler, kendilerinden başkasının bu devleti idare etmesini hazmedemiyorlar. Zaten; bütün mücadele, ihtilâller, kavga gürültü de ondan değil mi? Bu aziz milleti güdülecek bir koyun gibi görüp, hani etinden, sütünden, derisinden istifade etmek misali, millet bunların kulu-kölesi olacak, çalışacak-çabalayacak, bulup-buluşturacak, bunlar da; yiyip-içip, yan gelip yatarak safa sürecekler. Hani meşhur bir tekerleme vardır: “Askeriye-Adliye-Mülkiye” diye. İşte bu üç sınıf kendinde hep üstünlük sıfatı görmüş ve yıllardır milleti perişan etmiştir. Kim, hangi hükümet millet tarafından seçilip iktidar yapılırsa yapılsın, iktidarın esas sahipleri hep bunlar olmuş. Bakmışlar atı alan Üsküdar’ı geçiyor. Yani, millet söz sahibi olmaya başlıyor. Bunlar hemen nefesini milletin ensesinde hissettirip, milletin anasını ağlatıyor. Aslında sadece anasını değil; babasını, dedesini, ninesini, kundaktaki çocuğunu, velhasıl milletin yedi ceddini ağlatıyorlar. “Hakimiyet kayıtsız şartsız milletin”miş. Bırakın bu yalanları. Millet, reylerinin bir işe yarayacağı, yani hükmünün geçeceği günleri dört gözle bekliyor. Yahu, milletin reyleriyle seçilen hükümetler, onun adına ne iş yapabiliyor ki? Ancak zavallı milletten vergi toplayıp bunların safa sürmesine vesile oluyor. Baksanıza, milletin hükmünün hiç geçmediği yerlere! Askeriye tayinleri, terfileri kendi yapar. Adliye tayin ve terfileri kendi yapar. O zaman bırakın diğer sınıflar da kendi tayinlerini kendileri bildikleri gibi yapsınlar. Yani; Adliyede Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) yapıyorsa,o zaman sağlık personeli de, Doktorlar ve Sağlıkçılar Yüksek Kurulu (DSYK) adı altında, mühendis ve mimarlar da, Mimarlar Mühendisler Yüksek Kurulu (MMYK) adı altında teşekkül kursunlar ve o zaman devlet içinde devletin yeni tezahürleri de ortaya çıksın. Belki HSYK tayinleri yapmayı düşünürken, DSYK ve MMYK, tayinleri çoktan yapmış olurdu şimdiye kadar belki de… 24.07.2009 E-Posta: [email protected] |