03 Temmuz 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Dergilerimiz

M. Latif SALİHOĞLU

Terörü Doğuran Irkçılığın Panzehiri (8)


A+ | A-

İhtilâf ve keşmekeşi atınız

Medreset'üzzehrâ'yı tahakkuk ettirmek için hükümetler nezdinde teşebbüslerde bulunması sebebiyle başına türlü belâ ve musîbet açılan Üstad Bediüzzaman, yine de itidalini kaybetmeyerek ve müsbet hareketi düstûr edinmekten vazgeçmeyerek, hizmetine aynen devam eder.

Meşrûtiyet'in ilân edildiği o karışık günlerde bilhassa Kürtleri hükûmete, meşrûiyete ve de Meşrûtiyete sahip çıkmaya dâvet eder. İstibdattan, Kürtlerin daha çok zarar gördüğünü ifade ile, umum milletin hür iradesine dayanan Meşrûtiyet havuzuna, berrak ve tertemiz birer pınar gibi akmaları gerektiği tavsiyesinde bulunur. Bu tavsiyelerinden biri şöyledir. "Meşrûtiyet, hakimiyet–i millettir. Yani efkâr–ı ammenizin misal–i mücessemi olan mebusan hakimiyetidir. Hükûmet, hadim ve hizmetkârdır. Öyle ise, kendinîzden teşekki edinîz. Her kabahati hükûmet ve Türklere atmakla çok aldanırsınız." (1)

Devamında çarpıcı misallerle, endişe içinde olayları takip eden Kürtlere nasihat eder, onlara ders verir: "Eğer siz insan olsanız, hükûmet ve İstanbul ve Türkler nasıl olsalar olsunlar, size fenalıkları dokunmaz; fakat iyilikleri gelir." (2)

Bediüzzaman'ın şimdiye kadar rastlayabildiğimiz ve Kürtçe olarak neşredilmiş bir tek makalesi vardır. Bu makalenin özet mahiyeti şudur:

"Ey Kürtler! Bizim üç cevherimiz vardır ki, bizden muhafazalarını isterler. Bunların birincisi İslâmîyet, ikincisi insanîyet, üçüncüsü de millî meziyettir.

Ayrıca, üç de düşmanımız vardır. Bunlar da fakirlik, cehalet ve ihtilâftır ki; bizi harab ediyorlar. Bu üç düşmana karşı, üç elmas kılıncı elimize alıp, bunları üstümüzden atmalıyız. Bunlardan birincisi: Adalet, maarif ve okuma kılıncıdır.

İkincisi: İttifak ve millî muhabbettir.

Üçüncüsü: Sefiller gibi yaşamamak için, teşebbüsü şahsîdir.

Son tavsiye ise okumak, okumak, okumak; el ele vermek, el ele vermek, el ele vermek…" (3)

Meşrûtiyetin ilânıyla daha ziyade Kürtlerin tedirgin olduğunu gören Bediüzzaman, memleketin her tarafında bulunan Kürtlere Meşrûtiyet'in iyiliklerini, güzellik ve faziletlerini anlatır, Bir yandan onları aydınlatırken; bir yandan da onları bu idarî sisteme olabildiğince sahip çıkmaya dâvet eder. Hatta öyle ki, Türklere bağlılıkta, eskisinden çok daha ileri gidilmesini bir zaruret olarak görür.

İşte, İstanbul'da bulunan ve bazı siyasî cereyanlara alet edilmeye çalışılan Kürt hamallara hitaben yaptığı konuşmanın bir bölümü: "Altı yüz seneden beri, bayrak–ı tevhidi umum âleme karşı ilân eden; ve istibdada şiddet–i itaat ve terki adeti milliye ile ihtiyarlanan bizim şanlı Türk pederlerimize kuvvet ve cesaretimizi peşkeş ve hediye edelim. Ona bedel, onların aklı ve marifetinden istifade edeceğiz. Ve asaletimizi de göstereceğiz.

Mahasıl: Türkler bizim aklımız, biz de onların kuvveti… mecmuumuz bir iyi insan oluruz. Hodserane yapmayacağız. Bu azmimizle başka unsurlara ders–i ibret vereceğiz…."

"Hem de, istibdat zamanında bir batman itaat etmiş isek, şimdi bin batman itaat ve ittihad farzdır. Zira şimdi sırf menfaatı göreceğiz. Çünkü hükûmet–i meşrûta, hakikî hükûmet–i meşrûadır." (4)

"Necatımız ve hayatımız, ittihad–ı milletle kàimdir"

Nutuk isimli eserinde reislerden ve idarecilerden sonra halka seslenen Bediüzzaman, Kürtlerin ve bütün millet–i İslâmın hayat ve necatının ittihad–ı millette olduğunu söyler. Bu noktadan hareketle, Kürtlerin de ittihad–ı millete ve Meşrûtiyete her cihetle hizmet etmelerini şu sözlerle tavsiye eder: "Ey bağlı arslanlar gibi efrad–ı Ekrad! Şimdiye kadar iki cihetle esir idinîz. Biri, hükûmet–i müstebidenin tekalif–i zalimanesi ile, diğeri, bazı zalimlerin gasb ve gareti tecavüzatiyle. Şimdi bu inkılâbı azimden sonra azadesiniz. Her biriniz, âleminizde hükûmet–i meşrûta–i meşrûanın tekâlifi adilanesine itaat ve hukuk–u gayra men–i tecavüz şartıyla birer padişah gibisiniz. Bu saltanatı şahsiyeyi muhafaza, teşebbüsü şahsî ile ellerinizden geldiği kadar bu ittihad–ı millete ve meşrûtiyete her cihetle hizmet ediniz. Zira bizim, belki umum milleti İslâmın ve mutlak Osmanlıların necat ve hayatı, bu ittihad–ı milletle kaimdir."

Bu oldukça veciz ve müessir nutkunun sonunda, bütün Kürtlere seslenen Bediüzzaman, gözlerini açıp uyanık davranmalarını; ihtilâf ve keşmekeşliği içlerinden söküp atmalarını; aksi halde bundan bozuk fikir sahibi kimselerin istifade edeceğini; bu durumda da hem ittihad–ı milletin fena bir hastalığa yakalanacağını, hem de Kürtlerin ağır darbe ve tokatlara maruz kalacağını ihtar eder:

"Ey umum Ekrad!

"Gözünüzü açınız, sabah geldi. Ve müteyakkız olunuz. Sizin ihtilâf ve keşmekeşinizden efkâr–ı faside sahibi istifade etmesin. Bu şanlı olan ittihadı milleti fena bir hastalığa hedef etmesinler. Zira o vakit millet ve İslâmîyet size dâvâcı olacaktır.

"Zaman size sille vurmakla o ihtilâf ve keşmekeşi atacaktır. Namusunuzu isterseniz, tokat yemeden atınız…" (5)

...................................

(1) Münâzarât, Yeni Asya Neşriyat, İst. 1996, s. 42.

(2) Age, s. 44.

(3) Kürt Teavün ve Terakki Gazetesi, Sayı: 1 İst. 1324/1908.

(4) Nutuk (Osm), İst. 1912 s. 22.

(5) Age, s. 24.

03.07.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (01.07.2009) - Medresetüzzehrâ dilekçesi

  (30.06.2009) - İslâmiyet milliyeti

  (29.06.2009) - Terörü Doğuran Irkçılığın Panzehiri (5)

  (27.06.2009) - Terörü Doğuran Irkçılığın Panzehiri (4)

  (25.06.2009) - Anahtar kelime: Aksülamel

  (24.06.2009) - Zıtlaşma başlıyor

  (23.06.2009) - Terörü Doğuran Irkçılığın Panzehiri (1)

  (22.06.2009) - Amasya'da başbaşa, Ankara'da dişdişe

  (20.06.2009) - Çeşit çeşit okumalar

  (18.06.2009) - Okuma programında irade terbiyesi

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.