22 Nisan 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Dergilerimiz

Kazım GÜLEÇYÜZ

İpotekli Meclis



TBMM’nin kuruluşunun 89. yıl dönümü, geçen sene Meclis iradesine Anayasa Mahkemesi eliyle konulan iki ayrı ipoteğin devam ettiği bir ortamda idrak edildi.

22 Temmuz 2007 seçimiyle yenilenen Meclis, işbaşı yapmasının üzerinden bir yıl bile geçmeden bu iki ipotekle yargı vesayeti altında alındı.

Bunlardan biri, başörtüsünü üniversitelerle sınırlı olarak serbest bırakma iddiasıyla anayasanın iki maddesinde yapılan ve 411 milletvekilinin kabul oyu ile Meclisten geçen değişikliğin Anayasa Mahkemesinden dönmesiyle konuldu.

Bilindiği gibi, biz bu girişimin yanlış olduğunu, başörtüsü meselesinin bir-iki anayasa maddesiyle oynayarak çözülemeyeceğini, böyle yapılmaya kalkışılırsa sorunun daha da derinleşip kronik hale geleceğini başından beri ifade ettik.

Birkaç ay sonra yasakçı rektörlerin önemli bir kısmının değişeceğini, buna bağlı olarak yasağın uygulamada tedrîcen kaldırılmasını öngören bir yöntemin daha isabetli olacağına dikkat çektik.

Ama MHP ve dolduruşa getirdiği AKP uyarılarımıza kulak vermeyip o değişiklikleri yaptılar.

Sonrasında olanları hep birlikte yaşadık.

Önce bu iki maddelik anayasa değişikliği için iptal, sonra da AKP'ye kapatma dâvâsı açıldı.

Her iki dâvâya da bakan Anayasa Mahkemesi anayasa değişikliğini iptal ederken, “laiklik karşıtı faaliyetlerin odağı” olma suçlamasıyla yargıladığı AKP’yi kapatmadı, ama ağır bir ihtar verdi.

Hazine yardımından kısmen mahrum bıraktı.

Meclisin benzerine çok az rastlanır bir çoğunlukla kabul ettiği bir anayasa değişikliği için verilen iptal kararı, Türkiye’deki fiilî işleyişte üstün iradenin TBMM’de değil, Anayasa Mahkemesinde olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

AKP hakkındaki karar da, iktidar partisi üzerinden siyasetin ve Meclisin tümüne aba altından sopa gösterip, yargı vesayetini koyulaştırdı.

Meclis, geçen yaz kısa aralıklarla verilen bu iki kararın doğurduğu vesayeti kaldıracak düzenlemeleri gündeme getirip olumlu bir sonuca ulaştıramadığı müddetçe, millî iradenin temsilcisi olma misyonunun gereğini yapmıyor demektir.

22 Temmuz öncesinde bunun gereği en azından konjonktürel bir atak olarak yerine getirilmiş; askerin e-muhtırası ve Anayasa Mahkemesinin 367 kararı ile cumhurbaşkanı seçmesi engellenen Meclis, halka gidip seçmen iradesiyle kendisini yenilemek suretiyle bu engeli aşmıştı.

Sonrasında hem 27 Nisan sürecinde yaptırılmayan cumhurbaşkanı seçimini sonuca ulaştırmış, hem de bundan sonraki cumhurbaşkanı seçimlerinin halk tarafından yapılmasını öngören bir anayasal düzenleme ile süreci tamamlamıştı.

Sonrası için beklenen, çağdaş evrensel kriterlere uygun yeni bir anayasa hazırlayıp yürürlüğe koymak suretiyle demokrasiyi iyice kökleştirmek, açık veya örtülü müdahalelere kapıyı tamamen kapatacak sağlam bir yapı oluşturmaktı.

Ne yazık ki, bu başarılamadı. Gündeme getirilir gibi olan yeni anayasa taslağının arkasında durulamadı. Ardından, inanılmaz bir basiretsizlikle ve tamamen yanlış bir yöntemle başörtüsü meselesi gündeme getirilip iş çıkmaza sokuldu.

Hem başörtüsü yasağı, çözümü daha da zorlaşıp çetrefilleşen bir kör noktaya sürüklendi; hem seçmenin büyük çoğunluğunun desteğiyle iktidar olan bir parti kapatılmanın eşiğinden döndü; hem Meclisin anayasa değiştirme yetkisi kısıtlandı; hem de siyasetin tümü kıskaca alındı.

Bu duruma itirazı olmayan, çıkış yolu aramayan, iradesine konulan ipoteği kaldırmaya çalışmayan ve daha kötüsü bunu dert edindiğine dair herhangi bir işaret de vermeyen bir Meclis, demokrasinin önünü tıkar hale gelmiş demektir.

Dolayısıyla, ya içinde bulunulan durumdan çıkış formüllerini bir an önce gündeme getirip sonuçlandırmalı, ya da ülkeye daha fazla vakit kaybettirmeyip en yakın zamanda yenilenmelidir.

89. kuruluş yıl dönümünde Meclis iki seçenekle karşı karşıya: Ya anayasa değişikliği, ya seçim.

24.04.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (06.05.2009) - Revizyon sonrası

  (05.05.2009) - ŞEFKAT KAHRAMANI ANNEM

  (29.04.2009) - Revizyon sancısı

  (28.04.2009) - “Büyük felâket”

  (26.04.2009) - Şeriat ikidir

  (25.04.2009) - Anayasa patinajı

  (24.04.2009) - İpotekli Meclis

  (23.04.2009) - Risale-i Nur hayat rehberi

  (22.04.2009) - Nurcular ve iktidar

  (21.04.2009) - Ağırlaşan tablo

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Mesya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl
Reklam Linkleri: Risale Yorum- Risale Çocuk- Oktay Usta - Euro Nur - Fıkıh İnfo- Ahmet Maranki- Cevşen - Yeni Asya Barla - Makdis