“Muhakkak ki Allah size emanetleri ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder. Gerçekten Allah bu emriyle size ne güzel öğüt veriyor. Şüphesiz Allah her şeyi hakkıyla işitir ve her şeyi hakkıyla görür.“1
Kur’ân bir âyetinde böyle buyuruyor.
Emanetleri ehline vermek, işleri o işten anlayanlara vermek demektir. İşten anlamayan insan o işi yüzüne gözüne bulaştırır, fayda vereceğim derken zarar verir. Zararını da sadece kendisi değil, herkes çeker. Allah Resûlü (asm) bir işe bir kişiyi tayin edeceği zaman bu noktaya son derece dikkat ederdi. İşin altında ezilecek kimselere o işi vermezdi.
İslâm dünyası bu hakikate kulak verdiği sürece ilerlemişti. Osmanlı’da da özellikle işlere ehil kişiler getirilir, başarı üstüne başarı kazanılırdı. Bu gerçekten uzaklaşıldığı sürece gerileme başlamıştır.
Yukarıdaki âyetin inişiyle ilgili tefsirlerde şöyle bir olay anlatılır: Mekke döneminde Allah Resûlü (asm) bir grup sahabeyle birlikte Kâbe’ye girmek istemiş, o günlerde Kâbe’nin anahtarları elinde olan kayyım Osman bin Talha müşrik olduğu için oldukça kaba ve sert bir davranışla Kâbe’ye girmelerini engellemişti.
Bunun üzerine Allah Resûlü (asm), “Ey Osman!” dedi. “Öyle bir gün gelir ki Kâbe’nin anahtarları elime geçer, istediğim yere koyar, istediğim kişiye veririm” dediğinde, “Bu Kureyş’in bitişi, değerden düşüşü demektir” demişti Osman bin Talha. “Hayır,” demişti Allah Resûlü (asm) de “Tam tersi o gün Kureyş ayakta kalacak ve değeri daha da artacaktır.”
Gün geldi Mekke fethedildi. Kâbe’nin tasarrufu tamamen Resûlullah’ın (asm) eline geçti. Kâbe’nin anahtarlarını istediği kişiye verebilecek konumdaydı. Ama o ne intikam duyguları içerisine girecek, ne de bu iş için Osman bin Talha’dan başka birini arayacaktı. Çünkü yukarıdaki âyet nazil olmuş, emanetlerin ehil olanlara verilmesi emredilmişti. Onun için Allah Resûlü (asm) işin ehli olan Osman bin Talha’yı çağırıyor, indirilen yukarıdaki âyeti okuyor, günün iyilik ve ahde vefa günü olduğunu belirterek Kâbe’nin anahtarlarını yeniden ona verirken Osman bin Talha ailesine şu tavsiyelerde bulunuyordu: “Ey Ebû Talha Oğulları! Allahü Teâlânın emanetini, sizde sürekli kalmak ve dürüst davranmak üzere alınız. Zulme girmedikçe onu elinizden kimse alamayacaktır.”
Böylece iş hem ehil ellere teslim ediliyor, hem adama iş değil, işe adam seçilmesi gerektiği gösterilmiş, hem de Resûlullah’ın (asm) bir mû'cizesi gerçekleşmiş oluyordu.
Dipnotlar:
1- Nisa Sûresi: 58.
25.01.2009
E-Posta:
[email protected]
|