"Gerçekten" haber verir 10 Aralık 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.

 

M. Latif SALİHOĞLU

Barış insanı, sûikast kurbanı



Amerikalı din ve sosyoloji uzmanı, temel insan haklarının yılmaz savunucusu zenci rahip Martin Luther King, yaptığı olağanüstü hizmetlerinden dolayı Nobel Barış Ödülüne lâyık görüldü. Bugün, 10 Aralık 1964'te verilen bu mânidar ödülün 44. yıl dönümüdür.

Bu büyük barış insanı, birçok benzeri gibi ne yazık ki bir sûikasta (4 Nisan 1968) kurban gitti: Tıpkı 1860'ta ABD Başkanı olan Abraham Lincoln, ondan tam yüz sene sonra, yani 1960'ta ABD Başkanı olan John Kennedy ve 21 Şubat 1965'te İslâmiyet hakkında konuşma yaptığı esnada katledilen Malcolm X gibi...

Ancak, bütün bunlar ödenen birer bedel oldu ve Amerika bugün dünden çok daha insanî, çok daha hür ve demokrat bir seviyeye kavuşmuş oldu.

Şüphesiz, geçmişin kirli tortuları yine vardır. Başka yerlerde ve Türkiye'de de olduğu gibi. Ancak, bedeli ödenen dâvâların başarı şansları daima büyük olmuş ve olmaktadır.

"Bir hayalim var" diyordu

Martin Luter, her ne kadar bir sûikast sonucu zahiren öldürüldü ise de, fikren ve mânen daha da büyüdü. Amerika'lı hürriyetperverler, onu hiç unutmadı. Temel hak ve hürriyetler noktasında birçok insanî başarıya imza atan bu insan, şimdi her yıl Ocak ayının üçüncü Pazartesi günü (King’in doğum günü), hem medenî haklar lideri olması, hem de hayatı boyunca savunduğu ideallere hizmeti itibariyle anılıyor, konuşuluyor ve bu çerçevede çeşitli etkinlikler düzenleniyor.

Martin Luter'in, Amerika'daki bilhassa ırk ayrımcılığı karşısında, hiç şiddete başvurmadan yürütmüş olduğu yürüyüşler, boykotlar ile yapmış olduğu konuşmalar, dillere destan olmuştur. Onun özellikle "Bir hayalim var" başlığını taşıyan konuşması, ülke sınırlarını dahi aşarak bütün dünya insanlarının takdirine mazhar oldu.

Dört çocuk babası olan Luter'in bu konuşması baştan sona harikadır. Fakat, bazı bölümleri öylesine vurucu ve etkileyicidir ki, okuyanı, dinleyeni kendisine hayran bırakır. Meselâ, şu ifadesinde olduğu gibi: "Bir gün, dört çocuğumun da derilerinin rengi ile değil, kişilikleri ile değerlendirildiği bir ülkede yaşayacaklarına dair bir hayalim var."

Amerika'da eşitsizliği ortadan kaldıran "Yurttaş Hakları Kànunu", büyük ölçüde Martin Luter'in çabaları ile çıkarıldı.

Bunun gibi, onun başarıyla sonuçlanan daha başka hizmetleri de var. Bunların tamamını dile getirmek, bir kitap hacmini dahi aşabilir. Bu köşeye, onun "Bir hayalim var" isimli hitabesinin dahi tamamı sığmaz. Ancak, bunun yine de bir özetini derleyerek sizlere takdim etmek istiyoruz.

İşte, o uzun konuşmanın bir hülâsası...

"Bir hayalim var! Size ondan söz etmek istiyorum!..

"Ülkemiz tarihinde hürriyetlerle ilgili düzenlenmiş olan bu en büyük gösteride, şu anda aranızda bulunmaktan sevinç ve mutluluk duyuyorum.

"Bundan bir asır kadar önce, şu an manevî himayesinde bulunduğumuz Büyük Amerika, Hürriyet Beyannâmesi’ni imzalamıştı. Bu tarihi belge, esaret zinciri altında yaşamış ve adâletsizlik ateşiyle yanıp kavrulmuş milyonlarca insan için, uzun ve zifiri karanlık gecelerini sona erdirecek bir umut ışığı haline gelmişti. Ancak ne yazık ki, bundan 100 yıl sonra bile, siyahlar hâlâ özgür değil ve hayatlarını ırkçılığın, ayrımcılığın prangalarına mahkûm olarak, sürünerek geçiriyorlar.

"Onlar, hâlâ kendilerini Amerika toplumundan dışlanmış, kendi toprakları üzerinde sürgün hissediyorlar ve acılar içinde kıvranıyorlar. İşte bu maksatla; bugün, bu utanç verici durumu gözler önüne sermek için burada toplanmış bulunuyoruz.

"Bir anlamda bugün, ülke başkentine artık vâdesi dolmuş çeklerimizi bozdurmak için geldik. Büyük Cumhuriyetimizin yüksek mimarları, İnsan Hakları Beyannamesini imzaladıklarında, aynı zamanda her bir Amerikalı’nın bu mirastan kendine düşen payı alabileceğini de vaad etmekteydiler. Ne var ki, Amerika vaat edilen bu haktan, vatandaşlarının renkleri söz konusu olduğunda, vazgeçmiş gibi görünüyor. Bu kutsal yükümlülüğü ifâ etmek yerine, zenci vatandaşlara, üzerinde 'Karşılıksız' yazan sahte çekler veriliyor. Ancak, biz yine de 'Adalet Bankası’nın iflâs etmiş olduğuna inanmıyoruz. Zaman, Allah'ın tüm kulları arasındaki adâleti gerçekleştirme zamanıdır.

"Adâlet sarayına giden sıcak eşiğin üzerinde durmakta olan halkıma da söylenecek bir çift sözüm var: Haklı dâvâmızı gerçekleştirme yolunda, yanlış tutum ve davranışlardan uzak durmalıyız. Hürriyet ateşimizi, acı ve nefret kâsesinden içerek söndürmemeliyiz. Mücadelemizi daima vakar ve disiplin içinde sürdürmeliyiz. Hareketimizin, fiziksel bir şiddete dönüşmesine asla müsaade etmemeliyiz.

"Bizler, çocuklarımızı kimliklerinden sıyıran ve insanlık değerlerinden koparan “Beyazlara mahsustur” yazan tabelâlar var olduğu müddetçe asla tatmin olmayacağız.

"Bizler, adâlet, coşkun sular gibi çağlamadıkça ve haklar gür bir nehir gibi coşmadıkça, katiyen tatmin olamayız.

"Sizler, ıztırabın her çeşidini tatmış kahramanlarsınız. Acı çekmeden kazanılan başarıların gelip geçici olduğu inancıyla, yolunuza devam edin.

"Kıymetli dostlarım, ümitsizlik batağında boğulmayalım. Şu an yaşamış olduğumuz ve önümüzde bulunan zorluklara rağmen, hâlâ bir hayalim var benim. Bu hayal, Amerikan rüyasının derinliklerine kök salmış bir hayaldir.

"Evet… Bir hayalim var benim…

"Gün gelecek, bu millet ayağa kalkacak ve kendi inanç değerlerini tam anlamıyla yaşayacak. Zira, bütün insanlar eşit yaratılmış.

"Gün gelecek, bir zamanlar köle olanların evlâtlarıyla köle sahiplerinin evlâtları, Georgia’nın kızıl tepelerinde birlikte kardeşlik sofrasına oturabilecekler.

"Gün gelecek, adâletsizliğin ve baskıların ateşiyle bunalmış olan Mississippi eyaleti bile, bir özgürlük ve adâlet vahâsına dönüşecek.

Gün gelecek, şirret ırkçılığın kök saldığı Alabama eyaleti bile, minicik siyah erkek ve kız çocuklarının, minicik beyaz erkek ve kız çocukları ile, kardeşçe el ele tutuşabilecekleri bir yer olacaktır.

"Evet, bir hayalim var... Gün gelecek, hürriyetimizin önünde birer engel olan bütün vadiler yükselecek, bütün dağlar eğilecek, engebeli yerler hizaya gelecek ve Allah’ın yüce şânı yeryüzüne inecek, üstelik bunu bütün canlılar birlikte göreceğiz.

"İşte o gün yüce Allah’ın kulları yepyeni bir ruhla söyleyecekler bu şarkıyı:

Benim ülkem, senin ülken.

Özgürlüğün güzel yurdu,

Sana söylüyorum bu şarkıyı.

Atalarımın öldüğü toprak burası.

Şehitlerin gururu olan toprak.

Her bir dağın yamacından,

Hürriyet yankılanacak!

10.12.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (08.12.2008) - Dostça, kardeşçe bayramlaşma

  (06.12.2008) - Yakın tarih mahkemesi (8)

  (05.12.2008) - Yakın tarih mahkemesi (7)

  (04.12.2008) - Yakın tarih mahkemesi (6)

  (03.12.2008) - Yakın tarih mahkemesi (5)

  (02.12.2008) - Yakın tarih mahkemesi (4)

  (01.12.2008) - Yakın tarih mahkemesi (3)

  (29.11.2008) - Yakın tarih mahkemesi (2)

  (28.11.2008) - Yakın tarih mahkemesi (1)

  (27.11.2008) - Kızma birader!

 
Ufo ısıtıcılar, infrared ısıtıcı, kumtel ısıtıcılar.
GAZETE 1.SAYFA

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  H. Hüseyin KEMAL

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır