Rabbimin adıyla başlıyorum, tâ ki var olayım... O’na yöneliyorum tâ ki insan olayım. O’nu düşünüyorum tâ ki hayat bulayım. O’nun rızasına koşuyorum tâ ki ebed olayım. En büyük emelim, Resulullah (asm) olan o yüce “insan-ı kâmil”e benzemektir. Sevgileri, güzellikleri, huzurları, ancak Kur’ân-ı Azîmüşşan’da bulabileceğimi biliyorum çok şükür...
Güzelliklerle buluşmanın, insan gibi insan olmanın, varlığımla hayat bulmanın yolu O Rabb-i Rahîme imandan geçer. İman itaatle, ibadetle, rızayla, muhabbetle yükselir, parlar, lâyık olduğu makamlara çıkar.
İmansız bir hayat, itaatsız bir yaşantı baştan başa kayıptır, adeta yok olmaktır. Rabbimin iman nimetinin tadını aldım. Eğer kaybedersem bu tadı, yaşayamam, dünya hayatı bana zehir olur. Onun için her an yalvarmak istiyorum Rabbime “Ya Rabbim, beni bu nimetten mahrum etme” diye.
“Ya Rabbim, rızan dairesinde yaşamak, her an Seni hatırlamak için bana güç ver” diye her an yalvarmak en büyük emelimdir. Günahların kirinden kalbimi uzak tutmak için, aklımı karanlıklarla meşgul etmemek için hep çabalayabilsem keşke.
Acizim düşmanlarım çok, fakirim ihtiyaçlarım pek ziyade. Kendi kendime yetemiyorum. Kudretine nihayet olmayan, zenginliğine sınır olmayan büyük bir Sultana ihtiyacım vardır. Şeytanlar gibi âsî, nefisler gibi devekuşu olmak istemiyorum. Problemlerimin sınırı yok, görmezlikten gelemiyorum.
Gerçeklerle yaşamak beni geçici bir süre rahatsız etse bile onlardan uzak yaşamak istemiyorum. Acı da olsa doğrularla iç içe hayat sürmek, onlarla hep yüzleşmek istiyorum. Beyazların körlüğü yerine bana karaların aydınlıklara götüren gözü lâzımdır. Geçici güzelliklerin yerine, arkasında kalıcı güzellikler bulunan acılara muhtacım.
Yalancı hayatlılara bakınca aklım karışıyor, kalbim kararıyor. Azap veriyor bana, hikmeti düşünülmeyen olaylar. Gafletten muzdaribim. Gafletli hâletler bana cehennem azabını yaşatıyor. Onun için hep “rızâ dairesi”ni bulmaya çalışmak istiyorum. Başka dairelerdeki hayatlardan ürküyorum. Başkaları beni korkutuyor. Korkusunun bana kurtarıcı olduğunu bildiğim Kudrete sığınmak istiyorum. Orada rahmet bol, orada ihsanlar sınırsızdır. Korkmamak için korkmak, acizlikten kurtulmak için aczini bilmek, fakirlikten kurtulmak için fakirliğini anlamak hâletlerini hayatımın her saniyesinde yaşamak istiyorum. Sadece kudreti ve rahmeti nihayetsiz olan Rabbime yönelmek, sadece O’nun için eğilmek, sadece O’nun için yerlere kapanmak istiyorum.
Beni Rabbimden uzaklaştırmak isteyen her şeyi lânetliyorum. Habibullah’ın (asm) yolu dışındaki bütün yollardan tiksiniyorum. Beni Kitabullah’taki hakikatlerden uzaklaştıran her şeyi karanlık ve çirkin görüyorum. Ben gerçek bir iman nurunu arıyorum. Ben gerçek ve sonu olmayan sevgiler ve sevgililer diliyorum.
Rabbime şükür ki bana imanla bezenmiş duyguları vermiş, aklıma gerçekleri, kalbime aydınlıkları göstermiş... Beni bu çöllerde mahvedecek karanlıklardan kurtarmış. Niyazım, duâlarım, iman ve Kur’ân yolunu kaybetmemek için... Bu duygularım yok olmasın. Hep imanın aydınlattığı hayatları yaşayayım. Mahvolmayayım, Kur’ân ve iman yolunda hep gideyim...
Rabbimin, Habibinin sevgisini kalbimde yerleştirip arttırması için ne kadar yalvarsam, ne kadar yakarsam azdır. Kendi gücümle, kendi niyazlarım ve duâlarımla bunu başaramayacağımı biliyorum. Rabbim lütuf ve ihsanını esirgemesin ben acizden. Yoksa zulmetlere dalar, karanlıklarda kaybolurum.
Ey Hâlık-ı Kerimim!.. Sabahları gözlerimi imanlı olarak açayım. Günüm kullukla başlasın. Gönlüm iman nuruyla aydınlanmış olarak yollara düşeyim. Gözlerim hep güzellikleri görsün, kavvatlıktan uzak kalsın, mütefennin bir nâzır olsun. Adımlarımla rızanı kazanayım Ya Rabbim. Şeytanlara beni mağlûp ettirme Rabbim. Çarşıda, pazarda kurulan tuzaklara düşmeyeyim, yine imanla evime döneyim... Meleklerin toplanmaktan zevk aldığı mekânlardan beni ayırma Allah’ım. Çünkü sadece rızan için yaşamak istiyorum ey Rabb-i Rahîmim!
27.10.2008
E-Posta:
[email protected]
|