H.İbrahim CAN |
|
Irak’ta seçim sonuçları değişmezken |
7 Mart seçimlerinden bu yana sayımların itirazlar dolayısıyla bir türlü sonuçlandırılamadığı Irak’ta, çözüme doğru gidiliyor. 68 milletvekili çıkaran Bağdat bölgesindeki oyların yeniden sayımı sonucu değiştirmedi. Hâlâ Allavî’nin liderliğini yaptığı ittifakın milletvekili sayısı 91, Başbakan Malikî’nin liderliğini yaptığı ittifakın milletvekili sayısı ise 89. Yeni bir itiraz olmazsa yüksek mahkeme sonucu onaylayarak kesinleştirecek. Yeniden sayıma sebep olan Malikî’nin tekrar itiraz etmeyeceği, sonucu kabul edeceği açıklandı. Ancak bu yeniden oy sayımları devam ederken farklı bir gelişme yaşandı. Ülkedeki iki Şiî ittifakı işbirliği anlaşması yaptı. Irak Ulusal İttifakı ile Malikî’nin önderliğindeki Hukuk Devleti Bloğu anlaştılar ve böylece 159 milletvekillik bir ittifak oluştu. Ancak çoğunluğu sağlamak için 163 sandalye gerekiyor. Yine de bu yeni ittifak iktidarın en yakın adayı görünüyor. İyad Allavî bu durumdan rahatsız. En yüksek oyu alan ittifakın lideri olarak hükümet kurma yetkisinin kendisine verilmesini istiyor. Ancak mevcut durumda hükümet kurmayı başarması zor görünüyor. Bu durum iki grubun seçmenleri arasında yeni çatışmalara yol açma tehlikesi taşıyor. Zira Allavî “Irak halkının iradesinin boğulmasını kabul etmeyeceğiz” diyor. Bu arada Malikî de pek rahat değil. Her ne kadar en güçlü ittifakı oluşturmuş olsa da, ittifak içinde yer alan Sadr yanlıları onun başbakan olmasını istemiyor. Bu da kıran kırana pazarlıkların yapılması, Malikî’nin koltuğunu korusa bile, kabineye daha büyük yetkiler tanıyarak ittifak ortaklarını memnun etmek zorunda kalacağı, bu pazarlıkların aylar boyu sürebileceği anlamına geliyor. Bazı uzmanlar hükümetin kurulmasının Eylül ayını bulabileceğini söylüyor. Bütün bu istikrarsızlık ve belirsizlik ortamı, en çok bu ülkenin huzura ermesinden rahatsız olacak çevrelerin işine geliyor. Toparlanmamış, birliğini sağlayamamış ve yaralarını saramamış bir Irak, kolay kontrol edilebilen ve sömürülebilen bir ülke konumunda kalmaya mahkum. Eylül ayına kadar hükümetin kurulamaması demek, o tarihe kadar birliklerinin önemli bir kısmını bu ülkeden çekmesi gereken Amerika için, işi savsaklama bahanesi olabilecek. Sözde el-Kaide ve diğer örgütlerin sebebini anlamanın asla mümkün olmadığı intihar saldırılarıyla da ortam daha da bulandırılmaya çalışılacak. Burada Irak’ın istikrarından en çok yarar görecek komşulardan birisi olan Türkiye’ye önemli görevler düşüyor. Gruplara eşit mesafede durma yoluyla kazanılan güvenin, kısa sürede hükümet kurulmasını kolaylaştırıcı arabuluculuk işlevi ile desteklenmesi, Irak’ta suların durulmasını hızlandırabilir. Umarız bütün bu iktidar kavgaları kısa süre içinde sona erer ve Irak halkı 29 yıldır hasretini duyduğu huzur ve güven ortamına yeniden kavuşur. 19.05.2010 E-Posta: [email protected] |