14 Mayıs 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR Mobil İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Osman ZENGİN

Yeni Asya’da yazmak


A+ | A-

Gazetemizin yayın ve yazı işleri koordinatörleri kardeşlerimiz, bir müddettir köşemizin bir isimle çıkmasını söylüyorlardı. “Madem öyle ‘ilhamdan satıra’ ismi olabilir” dedim. Yazı yazmak malûmunuz, Anadolu tâbiriyle “bir Allah vergisi”, hani kabiliyet meselesi. Tabiî bunun da en büyük şartı bence, ilham-ı İlâhî’nin nasib olması. Yani, Allah tarafından kalbe gelen mânâdır, ilham. Üstad Bediüzzaman Said Nursî, ilhamı tarif ederken, “…Meselâ, en cüz’îsi (küçüğü) ve basiti, hayvanâtın ilhamâtıdır. Sonra avâm-ı nâsın (sıradan, basit insanların) ilhamâtıdır. Sonra avâm-ı melâikenin (normal, sıradan melekler) ilhâmâtıdır. Sonra evliyâ ilhamâtıdır. Sonra melâike-i izâm (Mikâil, Azrail, Cebrail ve İsrafil aleyhümüsselâm) ilhamâtıdır….“ der.

Zaten, yazan kimselerin çoğu da, kalplerine birden gelen bu ilhama mazhar olarak yazar. Tabiî, Rahmânî ilhama mazhar olmak da çok mühimdir. Aynen arının kovandaki küçük bir peteği gibidir ilham. Nasıl ki arı, o küçücük peteğin etrafını örerek, balı doldurarak izn-i İlâhî ile tam bir petek yaparsa, aynen öyle de, kalbe gelen bazen bir cümle, bazen bir kelime vs. şeklindeki ilhamla o yazı yazılır. Bazen gece yatakta yatarken de gelir bu ilham; ama, not edilmezse, bazen kaçabilir de. İşte bunun için, rahmetli Zübeyir Gündüzalp Ağabey, “Kardeşim, ilham gece de gelse, hemen kalkıp not edin, yoksa unutursunuz” dermiş. Bu girişten sonra biraz da, bizim yazı yazma tarihçemizi anlatalım sizlere:

Yeni Asya’da yazmak bir şereftir. Nasıl onun okuyucuları müşerref ise, o gazetede yazmak da, insanı şerefli yapar. Bunun böyle olduğunda ekseriyetin müttefik olduğunu da biliyorum.

Cenâb-ı Hak’kın nasib etmesiyle şerefyâb olduğumuz Risâle-i Nurları tanıdığımız yıl, aynı zamanda Yeni Asya’nın da neşir hayatına başladığı yıldır. Yine, Rabbimizin bahşettiği kabiliyetle, çocuk yaşlardan itibaren şiir yazarak başladığımız yazı işine daha sonraları, nesir olarak devam ettik. Zaten ortaokul yıllarında kompozisyon notumuz da hep 10 olurdu Elhamdülillah. Yazmanın dışında, hafızamız da, şükür, sağlamdı. Ortaokul 1. sınıfta (1965) ezberlemiş olduğum İstiklâl Marşımızın on kıtasını hâlen unutmamışımdır.

Yeni Asya’dan önce okuduğumuz Bugün (o zamanki) gazetesine şiir yolluyorduk. O cânipten, tam dâvet geldiği zaman, biz çoktan Yeni Asya okumaya başlamıştık bile. Artık bu kabiliyeti, mümkün olduğunca kendi gazetemizde devam ettirme kararı almıştık. Risâle-i Nurların da, bizde meydana getirdiği o yöndeki müsbet tesirle yazıyorduk. Yaşımız da yirminin altındaydı o zaman.

Bir ara, “Acaba enaniyet olur mu?“ düşüncesiyle ara verdiğimizi duyan bir ağabeyimizin “Kardeşim, bu Cenâb-ı Hak’kın bir vergisidir. Bu kabiliyet herkese nasip olmaz. Onun da bir zekâtı var, onu vermelisin. Sen, gazetemizde yazmakla hem bunu hizmetimize kullanıyorsun” sözü üzerine tekrar yazmaya başladık. O gün bu gündür de, bazen kendi ismimizle, bazen de müstear isimle yazmaya devam ediyoruz Elhamdülillah. Talebelik ve memuriyette bulunduğumuz yıllarda seyrek yazarken, emekli olduktan sonra bu işe hız verdik.

Yazılarımızda, üslûp olarak genellikle halkın anlayacağı şekilde, anlaşılır ve akıcı bir üslûp; lisan olarak da, milletin anlayıp konuştuğu normal Türkçe’yi esas aldık. Özellikle 70’li yıllarda Ecevit’in kast-ı mahsusla kullandığı, “uydurukça” tâbir edilen ve bu milletin bir kuşak öncesindeki büyükleri ile anlaşamamasına matuf (ama maalesef şimdi o kelimeleri hutbelerde, sohbetlerde bile kullananlar var) kelimeleri kullanmamaya özellikle dikkat ettik, ediyoruz.

Hizmet odaklı yazılar başta olmak üzere; zamanla içtimâî ve siyasî mevzularla alâkalı da yazdık. 70’li yıllarda “Pazar ola” isimli mizahi sayfada, mizahî yazılar yazdık. Hekimoğlu İsmail gibi bir kalem ustasının hazırladığı “sanat ve edebiyat dünyası”nda yazdık. Daha değişik şekillerde de yazarak bu günlere geldik.

Bazen gülünecek hadiseler de yaşadık bu yazma işlerinde. 1973-74 yıllarında Ankara merkezli Yeni Asya muârızlığının çıktığı günlerde, arkadaşlarımızdan biri, pedere şikâyet etmiş “Osman Yeni Asya’da yazıyor” diye. Babam da, sanki yüz kızartıcı bir suç işlemişiz gibi söylenince bir mânâ verememiş, şaşırmış.

Yine; 12 Eylül 1980 hareketinden birkaç gün önce, CHP’nin kritiğini yaptığımız ve uzunluğundan dolayı da, iki gün yayınlanan bir yazımız oldu. İhtilâlden sonra da hemen gazetemiz kapatılınca, bir arkadaşımız yine babama “Mehmed amca, Osman o yazıları yazdığından dolayı gazeteyi kapattılar” diye lâtife yapmış. Babam da lâtife yapıldığını anlamamış olacak ki, bana kızarak “Niye dikkat etmiyorsun oğlum, senin yüzünden gazete kapatılmış” demişti.

Hülâsa-ı kelâm: Başta da söylediğimiz gibi, Yeni Asya’da yazmak bir şereftir. Hele, aynı zamanda okuyucusu olduğu halde yazmak iki katlı bir şereftir. Bizleri bu şerefe nâil eden Cenâb-ı Hakk’a şükürler olsun. Sizlerin düşünüp de, dillendiremediğiniz şeyleri biz kaleme döküp, yazmaya çalışarak, sizin temsilciniz olduk, olacağız İnşâallah. Bu yazma işimizde en mühim tesirlerden biri de, sizlerin duâsı tabiî. Sağ olduğumuz müddetçe, Rabbimizin inayetine ve ilhama nâil oldukça da yazacağız İnşâallah. Bize nasib olan bu ilhamları satırlara aksettirerek...

14.05.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Geri


Önceki Yazıları

  (21.04.2010) - Abdil Yıldırım ve Hüseyin Eren duâlarınızı bekliyor

  (15.04.2010) - Arabesk müzikten, TRT Arapça kanalına…

  (14.04.2010) - Dergilerimizi derleyelim

  (10.04.2010) - Lise mektebinin avlusunda raks eden taşlaşmış kızlar!

  (23.03.2010) - Yarım asırdır bilinmeyen mezar

  (20.03.2010) - Ulu Cami’de, Bediüzzaman’a Fatiha okumaya bekliyoruz!

  (13.03.2010) - Askeriyenin kamyonu mu yok?

  (10.03.2010) - Demirden bina da yıkılır

  (24.02.2010) - Said Nursî hayranı bir Japon

  (22.02.2010) - İki farklı ölüm

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Abdullah ŞAHİN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet BATTAL

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Banu YAŞAR

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H.İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Hakan YILMAZ

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehmet YAŞAR

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Saliha FERŞADOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu

Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Yeni Asya Gazetesi - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat-Promosyon - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım