21 Eylül 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Şükrü BULUT

Doğu değil, Türkiye açılımı


A+ | A-

Türkiye siyasetinin ve medyasının görünürdeki bazı çaba ve teşebbüslerinin “abesle iştigal” olduğunu iddia edenler yalnızca biz değiliz. Hakkını yanlış yerde aramanın, doğruyu zamansız ve yanlış yerde seslendirmenin, çözümün temelini atmadan çatısını inşa etmenin netice vermediğini ve veremeyeceğini şu mevcut iktidarın geçmişteki her gününde ve icraatının her karesinde müşahede ederek geliyoruz. Milletin çözüm beklediği temel meselelerin hiçbiri hallolmadığı gibi, suhuletle hallolabilecek birçok problemin çözümü söz konusu yanlışlarla daha da zorlaştı. Müşahhas misalleri o kadar çok ki…

Bu hükümetin “çözüm hükümeti” olmadığını icraatları ortaya koyarken, temel yetersizliğinin de “inisiyatifsizlik” olduğunu birlikte yaşıyoruz. Demokratik süreçleri ihtilâllerle inkıtaa uğratan Kemalizme teslim olmuş bir heyetten, Kemalizmin zararına icraat beklemek ne kadar mümkündür? Kemalizm yolunda Halk Partisiyle yarışan bir hükümetin “demokratik açılımları” ağzına alması sizce de abesle iştigal sayılmaz mı? Muasır medeniyet yolundaki Türkiye´nin önünü tıkayan Kemalizmin üstesinden mevcut siyasî iradenin gelmesi mümkün görünmediğine göre, bu iradenin önüne yalnızca iki tercih geliyor:

Ya AB reformlarıyla demokratik yolda mesafe alarak milleti temel hak ve hürriyetlerine kavuşturacaktır ki, İkinci Dünya Savaşı sonrasındaki Türkiye, demokratik Avrupa ve Amerika´nın desteğiyle “çok partili sisteme” geçerek diktatörlüğün mengenesini azıcık kırabildi. Demokratlar bu imkânlarla Türkiye’de ilk olarak demokrasi mücadelesini başlattılar.

Şayet AB yolunda ilerlemenize müsaade edilmiyorsa geriye biricik tercih kalıyor: Milletin emanetini iade etmek. Bunu yaparken, Kemalizm adına “demokratikleşme yolunu” engelleyen Halk Partisini, ırkçı milliyetçileri, siyasal İslâmı ve yine Kemalizm adına ayak direten bazı kurumları millete bir güzelce anlatmak gerekiyor. Küresel krizle iyice bunalan AB´nin sırf kendi menfaati için de olsa Kemalizmin hakkından geleceğini ve demokratikleşmenin önündeki çağdışı engeli kaldıracağını “çıkar koalisyonu” çok iyi biliyor. Yoksa bunca cinayet, fakir milletin servetini böyle berhava ve ülkenin millî enerjisini şu şovlarda tüketmek olur muydu? Türkiye, AB yolunda “çıkar koalisyonunun” menfaatleriyle millet menfaatinin çakıştığı bir kavşakta millî enerjisi tüketilerek durduruluyor.

Fukara milletin servetinin çoğu doğunun güvenliğine, kara ve demir yolu inşaatlarına ve Avrupa´yı da ilgilendiren projelere gitmiyor mu? AB´ye yaklaştığımız nisbette milletin belini büken bu dev giderlere AB ülkeleri ortak olmak zorunda kalacaklar. Zira sınır onların da sınırı, yollarda onların mallarını taşıyacak vasıtalar ve projeler de onların hayatî meselelerini ilgilendiren projeler olunca, neden harcamaları AB yapmasın ki? Yalan, iftira, şov ve cerbeze ile AB´yi kötüleyenlerin direkt veya dolaylı bir şekilde Kemalizme hizmet ve Türkiye´ye kötülük yaptıklarını görmemek için, kör olmak gerekiyor. Batum´dan Basra´ya inecek bir otobanın ülkemizi ne denli değiştireceğini düşünelim. Schengen vizesi sınırının Habur’a çekilmesine AB ülkelerinin temsilcileri dünden razı. Elbette ki şartları olacak. Türkiye´nin güvenliği AB´nin güvenliği olmak şartıyla. New York, Washington ve Londra´daki fesat enstitüleri devre dışı kalmak şartıyla olacak bunlar.

Türkiye´nin topyekûn demokratikleşmeye ihtiyacı var. Temel insan haklarında medenîleşmeye. Türk milletinin dinî, millî ve örfî değerleri üzerindeki baskı yalnız doğunun meselesi değil ki. Meseleyi politize ederek bu iş olmaz. İnsanî boyutta, sessizce ve tüm medenî ülkelerde olduğu gibi yanlışlarımızı düzelterek ilerlememiz gerekirken, adeta demokratikleşmeyi bitirmek üzere tüm karşı güçleri yardıma çağırır vaziyette bu hadiselerin takdimi, ülkeye büyük zararlar getiriyor. Temel hak ve hürriyetlerde Bursa´nın, Çanakkale´nin ve İzmir´in doğudan daha ileride olduğunu kim iddia edebilir? Medeniyetin öngördüğü hukukî düzeltmeler olunca; doğu da, batı da rahatlayacaktır.

Yukarda arz ettiğimiz üzere, hükümette dikkati çekecek derecede bir üslûp yanlışlığı var. Buna karşı, Sevr anlaşmasından bu yana millet olarak ağzımıza almadığımız ayrılıkları seslendirenler de var. Her türlü değeri, doğru fikrî ve faydalı projeyi boşa çıkarma çalışmaları görülüyor. Hükümet ise yalnızca “hoşumuza gidecek sloganları” medyaya taşıyarak sessizce sahneden kayboluyor. Bütün bunların hayra alâmet olmadığını düşünüyoruz.

Anlaşılıyor ki ahirzaman iklimine iyice girdik. Olan biteni Efendimizin çizdiği “ahirzaman” atlasından takip etmek gerekiyor. Söz konusu yol haritalarını ve hadiseleri güncelleyen Bediüzzaman’a kulak vermeden “yol almamız” fevkalâde zor. Başta Avrupa ile olan meselelerimiz, Türk milletinin boynunu büken Kemalizmden kurtuluşumuz, 19. yüzyıldan kalma ırkçılık hastalığı, cehalet ve fukaralığı mağlûp etme ve hakikî medeniyete ulaşma çareleri olmak üzere tüm dert ve hastalıklarımızın reçetesini Risale-i Nur’da bulmak mümkündür. Yeter ki, çözümü doğru yerde arayalım, doğru zamanda ve doğru üslûpla seslendirelim. Fıtratın hiç kabul etmediği şov ve istismarlara yönelmeyelim. Allah’ın inayetiyle gerisi kolay gelecektir.

21.09.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (18.09.2009) - Derinden ve biraz daha münâfıkâne…

  (14.09.2009) - Frau Merkel kazanmamalı

  (11.09.2009) - Cinâyetin 30. yılı…

  (07.09.2009) - Ramazan’da hediye yağmuru

  (04.09.2009) - Camiye, ezana, vaaz ve hutbeye müdahale...

  (31.08.2009) - Geçiyor dost kervanı

  (29.08.2009) - Çözümden uzak açılımlar ve arayışlar…

  (24.08.2009) - Doğudan batıya imsak…

  (19.08.2009) - “Kürt açılımı”

  (14.08.2009) - Sosyal süreçler ve ölçülerimiz

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Nejat EREN

  Nurullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.