İlk Peygamber Hz. Âdem’den (as) son resûl Hz. Muhammed’e (asm) kadar gelen peygamberler, insanlığa hem maddî hem mânevî önder olarak gönderilmişlerdir. İnsanlığın maddî yükselişine de peygamberlerin öncülük ettiğini ifade eden Bediüzzaman, bunu mû'cizeyle gerçekleştirdiklerini vurgular.
San'atkâr ve zanaatkârların çoğunun, pir olarak bir peygamberi kabul etmesinin sırrı budur. Meselâ çiftçilik konusunda Hz. Âdem (as); marangozluk ve gemi sanayiinde Hz. Nuh (as); dülgerlik işinde Hz. İbrahim (as); demiri hamur gibi yoğurma ile demircilik sanayiinde Hz. Davud (as); rüzgâra binip uzak mesafelere gitmesi ve Mısır Melikesi Belkıs’ın tahtını aynen yanına getirmesiyle ulaşım ve medya-iletişim teknolojileri sahasında Hz. Süleyman (as); asasını yere vurarak suyu fışkırtmasıyla santrafüjde Hz. Musa (as) ve alaca hastalarını tedavi edip, ölüleri diriltmesiyle tıp ilminde Hz. İsa (as) ve bütün peygamberlerin mû'cizelerini göstermesiyle her sahada Hz. Muhammed (asm) insanlığa rehber ve önder olmuştur.
Bütün medeniyet, yükseliş, mükemmellik ve kültür değerleri, semâvî dinler ve peygamberler eliyle insanlığa hediye edilmiştir. Medeniyet tarihi, insanlığın inkişaf ederek bugünkü durumu bulmasında dinin (vahiy) en mühim bir unsur olduğunu gösteriyor zaten. Hatta felsefe ve hikmetin içerisinde görünen fazilet, genel güzellik, ahlâkî değerler ve insanî esaslar da, peygamberlik güneşinin doğmasıyla insanlığın fikir ve kalplerinde doğan parıltılardır. Avrupa ve Amerika’dan getirilen fen ve san'at da, gerçekte yine İslâm’ın malıdır.
* Ruhu terbiye etmenin, ulvî duyguları geliştirmenin, olumsuz duyguları yönlendirip terbiye etmenin esaslarını da yine vahiy belirlemiştir. Vahiy de peygamberler vasıtasıyla gelir.
İnsanlığın ferdî, sosyal, hukukî, hatta teknolojik, kısaca maddî manevî yükselmesi, peygamberlik müessesesinin getirmiş olduğu hakikatler sayesindedir.
Nübüvvetin meyveleri birkaç maddede şöyle toplanabilir:
1- Teknolojinin kaynağı peygamberlerdir.
2- Medeniyeti, nezaketi, nezaheti ve diyaloğu öğreten peygamberlerdir.
3- Aklı kullanma yolunu açan, peygamberlerdir.
* Yaratılışın sebebi, hayatın sırrı, kâinatın mânâsı ve muamması ancak peygamberler sayesinde çözülür. Hayat onlar sayesinde boşluktan kurtulur, değer kazanır. Ayrıca insan-kâinat, yani eşya ve varlık münasebetlerini, aradaki koordineyi de peygamberler, dersleriyle sağlamaktadırlar.
* Peygamberlerin çizgisinde gidenler, sünnet-i seniyyeye ittibâ edenler, hayatlarını denge içinde geçirirler; hem maddî hem de manevî rahatlığa kavuşurlar. Peygamber yolunda gidenlerin mutluluk ve huzuru ile, onun çizdiği çizgiyi aşanların taşkınlıkları her an gözümüz önündedir.
Peygamberlerin gönderilmesinin diğer hikmetlerini, hayata ve insanlığa kazandırdıkları maddî manevî güzellikleri özetleyerek şöyle toparlayabiliriz:
- Mâneviyat cephesinde olduğu gibi, maddî cihetten de insanlara rehber, önder ve üstat oldular.
- İnsandaki hayır ve kemalatın esası, insanlık âleminin kutup ve mihveri olan nübüvvet, evliya, asfiya, müdakkikleri, ağniya gibi sehavet ve keremdarları, adil hâkimleri ve melek gibi melikleri yetiştirdi.
- İnsanların ihtilâfa düştüğü konularda hakka dâvet edip, Allah’ın rahmetini müjdeleyip azabından sakındırdılar.
- İnsanları kirlerden temizleyip aydınlattılar.
- İlmi, hikmeti, yani yaratılış kanunlarını ders verdiler.
09.01.2009
E-Posta:
[email protected] [email protected]
|