"Gerçekten" haber verir 14 Kasım 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.

 

Ali FERŞADOĞLU

Hakikat mesleği ve ispatın lüzûmu



Hakikat mesleğinin olmazsa olmaz şartlarından birisi ispat ve mantıkî izahtır. Ki, zaten Müslümanın mükellefiyeti, sorumluluğu “akıl ve baliğ” olmasıyla başlar. Buna göre mü’min, aklın tercihiyle imân dâiresine girer.1 “Aklı olmayanın dini de yoktur” sözü bunu ifâde eder.

Mükellefiyet akıl ile başladığına göre; İslâmiyet körü körüne imân teklif etmez. Müslüman, delile tâbi olarak akıl, fikir ve kalple imân hakikatlerini kabul eder. Başka dinlerin bâzı ferdleri gibi ruhbanları taklit için bürhanı bırakmaz.2

Diğer taraftan gerçeği araştırırken hâdiselerin sırrını, “aklın ışığı ve fen ilimleriyle”3 çözmeye çalışırız. Hakikate, doğruya ulaşmak da ilim ile olur.4 İlim ise, inceleme ve tecrübelerin mahsulüdür.

Müslüman, bir şeye inanacağı zaman onu sorgular, körü körüne ona yapışmaz. Zira, imânî hükümler, basit bir özet ve taklidî bir tasdikten ibâret değil.5 Vicdânî ve aklîdirler.6 Bundan ötürüdür ki, imânî hükümleri ispat, son derece lüzûmlu. Çünkü, imânın var olup olmadığı (da) sorgu ile anlaşılır.7 Ayrıca, kalbi kâmil imân derecesine çıkaracak, aklı ikna edecek, susturacak olan da bürhandır,8 aklî, mantıkî, ilmî delil ve belgelerdir.

Dolayısıyla İslâmiyet, fikir ve inanç hürriyetinin hiçbir sûrette, hiçbir otorite tarafından sınırlandırılmasına müsaade etmemiş:

“Dinde zorlama yoktur...”9 “Sizin dininiz size, benim dinim bana.”10 “Sizi yaratan O’dur. Böyle iken, kiminiz kâfir olur, kiminiz mü’min.”11 “De ki, bu Kur’ân, Rabbinden gelen bir haktır. Dileyen imân etsin, dileyen kâfir olsun.”12 “Eğer Rabbin dileseydi, yeryüzündekilerin hepsi elbette imân ederlerdi. O halde sen, inanmaları için insanları zorlayacak mısın?”13 “Vazifemiz size gerçeği bildirmekten ibârettir.”14

Bu ve benzeri âyetler Kur’ân’ın, “taassuptan” uzak, “salâbetli” ve “müdakkik” bir kafa yapısı istediğini gösteriyor. Yâni, gerçeği delillerle bulduktan sonra ona sımsıkı yapışan; düşünme melekesine sahip, aklı keskin, vicdanı hür, kalbi mutmain bir Müslüman tipi...

Diğer taraftan Kur’ân, mutlaka araştırarak başta kalbimiz olmak üzere sâir duygularımızı da doyurmamızı ister: İbrahim, Rabbine: ‘Ey Rabbim! Ölüyü nasıl dirilttiğini bana göster’, demişti. Rabbi ona: ‘Yoksa inanmadın mı?’ dedi. İbrahim: ‘Hayır! İnandım, fakat kalbimin mutmain olması için’, dedi.15 Bunun da, delilleri serdederek ispat ve izâh gerektirdiği izâhtan vârestedir.

İspat şarttır. Çünkü, Nasârâyı (Hıristiyanları) ve benzerlerini havalandırarak dalâlet derelerine atan, yalnız aklı azil ve bürhanı tard (aklı ve delili kovmak) ve ruhbanı (rahipleri) taklit etmektir. Hem de İslâmiyeti daima tecellî ve fikirlerin genişlemesi nisbetinde hakaiki inkişaf ettiren, yalnız İslâmiyetin hakikat üzerinde olan teessüs ve bürhanla kuşanması ve akılla meşvereti ve hakikat tahtı üstünde bulunması ve ezelden ebede müteselsil olan hikmetin düsturlarına uymasıdır.16

Dipnotlar:

1- Mektûbât, s. 205, 2- Tarihçe-i Hayat, s. 80,

3- Münâzarât, s. 127, 4- İşârâtü’l-İ’câz, s. 102,

5- Sikke-i Tasdik-i Gaybî, s. 175, 6- İşârâtü’l-İ’câz, s. 140, 7- Age, s. 46., 8- Sözler, s. 479, 9- Agk, Bakara, 256,

10- Agk, Kâfirûn, 6, 11- Agk, Tağabun, 2,

12- Agk, Kehf, 29, 13- Agk, Yûnus, 99, 14- Agk, Yâsin, 17, 15- Agk, Bakara, 260, 16- Muhâkemât, s. 43

14.11.2008

E-Posta: [email protected] [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (13.11.2008) - Kur’ân, herkese inanç, hatta inançsızlık hürriyeti tanır

  (12.11.2008) - Bediüzzaman çağı okur, teşhis eder

  (11.11.2008) - Hayatî tehlike ve Hz. Ammar (ra) örneği

  (10.11.2008) - İman hizmeti ve şeâir-i İslâmiyeyi gizlememek

  (09.11.2008) - Bediüzzaman'ın sivil itaatsizliğe dair prensip ve formülleri

  (08.11.2008) - Pasif direniş, Gandhi; müsbet hareket ve Bediüzzaman

  (07.11.2008) - Korkutarak hizmetten alıkor, taraftar toplarlar

  (06.11.2008) - Hizmet stratejisi belirleme vazifesi Bediüzzaman'ın

  (05.11.2008) - Hizmet ehlini bağlayan prensipler (3)

  (04.11.2008) - Hizmet ehlini bağlayan prensipler (2)

 
Ufo ısıtıcılar, infrared ısıtıcı, kumtel ısıtıcılar.
GAZETE 1.SAYFA

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  H. Hüseyin KEMAL

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır