Hükümetin iddialı olduğu konuların başında, ekonomi ve sağlık sektöründe yapılan çalışmalar geliyordu. Enflasyonun düşürülmesi, paradan ‘sıfır’ların atılması bu cümleden sayılabilir. Yapılanlardan iş adamları ve sanayiciler de memnundu. Neticede onlar da kazandı.
Gerek ekonomik sıkıntılar ve gerekse sağlık sektöründeki problemlere kalıcı çareler bulunmadığı için ‘bahar’ uzun sürmedi. Dünyayı da etkileyen global krizin patlak vermesiyle birlikte tehlike çanları çalmaya başladı. Başlangıçta, “Kriz bizi teğet geçer” denilmiş olsa da geçen her gün ekonominin ateşinin yükseldiğini gösteriyor.
Her defasında tekrarlamak durumunda kalıyoruz: Elbette sıkıntının kaynağı sadece işbaşındaki hükümet değil. Biriken ihmaller var ve faturayı da zaten hep birlikte ödüyoruz. Hükümetin hatası, var olan problemleri inkâr etmesi ve ötelemesidir. Sadece “Her şey güllük, gülistanlık” diyerek bir yere varmanın mümkün olmadığı nedense görülmek istenmiyor.
Sağlık sektöründe yaşanan sıkıntılar da bu cümleden sayılabilir. Elbette sağlık sektöründe ciddî iyileştirmeler yapıldı. Aksamalara rağmen, özel hastahanelerin —kısaca SSK’lılar— diyebileceğimiz kitleye açılması, ilâçların özel eczahanelerden alınması gibi uygulamalar takdire şayan. Vatandaş da zaten bu uygulamadan dolayı her fırsatta memnuniyetini dile getirdi.
Ancak son günlerdeki uygulamalar, atılan ileri adımlardan geri dönüşünü hatırlatıyor. ‘Hasta’ların özel hastahanelere gitmesine mani olmak için, çeşitli adlar altında ‘fark’lar isteniyor. Bu farkların eczahaneler yoluyla tahsil edilmesi de ayrı bir sıkıntı.
Yeni uygulama şöyle cereyan ediyor: 1 Ekim’de yürürlüğe giren ‘Sağlık Uygulama Tebliği’nin ardından sigortalılar eğer devlet hastahanelerinde ya da özel hastahanelerde muayene olup da eczanelere ilâç almaya gittiklerinde ‘muayene ücreti borçları’ olduğunu öğreniyorlar. Devlet hastahanelerinde 3, özel hastahanelerde muayene olanlardan ise 10 YTL talep ediliyor. Hastalar, eczahaneden ilâç alırken bu miktarı ödemek zorunda. Aksi halde ilâçlarını alması mümkün değil. Eczahaneler eliyle toplanan bu paralar da daha sonra SGK/devlet tarafından eczaneden kesiliyor.
Açıklanan gerekçeye göre bu uygulamanın maksadı, ‘hasta’ları sağlık ocaklarına yönlendirmek. Çünkü hali hazırda sağlık ocaklarında muayene olup ilâçlarını eczahaneden alanlardan ücret istenmiyor. Özel hastahaneler neyse de, devlet hastahanelerinde muayene olanlardan da fark alınmasını anlamak mümkün değil. Hastalar, keyfî olarak devlet hastahanelerine gitmiyor ki! Hem, sağlık ocakları talebi karşılayabiliyor mu? Düzenli ilâç alması gerektiği için, sadece ilâç yazdırmak maksadıyla sağlık ocaklarına gidenler bile var. Bu sebeple, muayene olmak isteyenlere sıranın gelmediği sağlık ocakları var.
Sağlık konusunda geri adımların atılması hayra alâmet değil...
14.11.2008
E-Posta:
[email protected]
|