25 Mayıs 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Ahmet DURSUN

CHP kemâle erdi mi?


A+ | A-

Küresel güçlerin çatışma sahası içinde kalan Türkiye siyaseti, kaset manevrasıyla yeni bir perdeyi aralayarak ana muhalefet partisine yeni bir rol biçiyor. Statükonun katı bir savunucu olan Baykal’ın tasfiyesi solun siyaset sahnesindeki yeni rolü için işaretler sunmaktadır. Bu rolün ne olduğunu hep birlikte göreceğiz.

CHP’nin yeni lideri artık Kemal Kılıçdaroğlu. Kemal’ine kavuşan CHP’nin kemâle erip ermediğini ise zaman gösterecek. Kemâle ermek, başta nefis muhasebesi olmak üzere bir çok ameliyenin gerçekleştirilmesiyle mümkündür. “Kem alât ile kemâlât olmaz” sözünü desteklercesine “Memlekete hizmet etmek isteyen zaaflarından sıyrılmalıdır” diyen Polat Alemdar’ın bile diline düşen CHP’nin kemâle ermesinin yolu Kemallerden değil; milletle barışma, milletin değerlerine değer verme, totaliterciği terk etme, tabulardan uzak durma gibi bir dizi siyasî riyazetten geçiyor.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun verdiği ilk mesajlar işsizlik, fakirlik ve yolsuzluk gibi Türkiye’nin temel meselelerine aitti. Yıllardan beri derin işlerin avukatlığını yapmaktan bunları gündeme bir türlü taşıyamayan CHP’nin bu halinden akl-ı selim partililer de rahatsız olmalı ki, Baykal’ın gidişine neredeyse üzülen yok gibi. Kılıçdaroğlu’nun “kimse aç yatmayacak, herkese aile sigortası yapılacak, kimse işsiz kalmayacak” gibi söylemleri siyasetin normal gündemine çekilebilmesi için önem arz etmekteydi; ancak, “değişim” beklentisiyle genel başkanlık koltuğuna oturan Kılıçdaroğlu’nun teşekkür konuşmasında “yeni”ye dair bir söylem geliştirememesi, Baykal’ın çizgisini aynen koruyan bir görüntü sergilemesi farklı beklentiler içine girenleri hayal kırıklığına uğrattı. Ergenekon konusunda Baykal’ın üstlendiği avukatlık rolünü sürdüreceği sinyallerini veren Kılıçdaroğlu; AB, demokratik açılım, vb. konularda da Baykal’dan farklı şeyler söylemedi. Oysa değişim beklentileri CHP’nin temel duruşuyla ilgiliydi. “Kılıçdaroğlu, milletin yanında mı yer alacak; yoksa totaliter ruhun devlet içinde devam etmesini isteyen militer yapının çizdiği yolda mı ilerleyecek?” sorusunun cevabı CHP’nin bundan sonra siyaset arenasındaki yerini de belirleyecektir.

Türkiye’nin kavga ve çatışma ekseninde kısırdöngüye dönüşen siyaseti normalleştirebilmesi için CHP’nin normalleşmesi gerekiyor. Modernleşme algısını din dışılık üzerine kuran bu partinin otuzlu yılların tavrını bugün de devam ettirme çabası yalnız CHP’nin değil Türkiye’nin de önünü tıkamaktadır. Milletin değerleriyle çatışıyor görüntüsü vermek akıllı bir strateji değildir. Ne yazık ki, Kılıçdaroğlu’nun konuşmalarında kullandığı dil bile bu görüntünün izleriyle doludur. Geçtiğimiz seçimde yolsuzluk üzerinden iktidar partisine yüklenen ve çıkışlarıyla halkın beğenisini toplayan Kılıçdaroğlu’nun eski solcuların entellik çabaları içinde kullandıkları “öztürkçe”yi kullanması bile, CHP ile milleti ayrıştıran kalın çizginin bir işaretidir. Bu soğuk dille birlikte milleti takmayan görüntüsünden sıyrılamayan bir CHP; ne milletin kapısını çalabilir, ne de böyle bir CHP’ye millet kapısını açabilir. CHP anlamalıdır ki, Türkiye’nin hali hazırdaki problemlerinin çözümü, Ergenekon gibi meseleler üzerinden kavga etmeye bağlı değildir. Millete rağmenci yapıların avukatlığı yerine milletin avukatlığına soyunanlar Türkiye’yi yönetecektir. Türkiye, bürokratik keyfiliğin ve zorbalığın üstesinden gelecek, iç dünyasından başlayarak bütün benliğini esareti altına alan zinciri kırabilecek açılımları beklemektedir. Bu açılımların başarıya ulaşması da “kalb-i millet” hükmünde olan meclisin önemli bir üyesi olan CHP’nin milletin kalbinde ne olduğunu hakikaten keşfetmesiyle mümkün olabilir.

25.05.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (20.05.2010) - Fakir ve onurlu efsane: Bursaspor

  (11.05.2010) - Elhamdülillah

  (04.05.2010) - Üçüncü Said

  (22.04.2010) - Bu toprakların çocukları

  (15.04.2010) - Türkiye Bağnazlık Akademisi

  (13.04.2010) - Babalar ağlamasın

  (08.04.2010) - Feryat

  (06.04.2010) - İntihar

  (01.04.2010) - Bir Demirel yazısı

  (30.03.2010) - Aziz üstadım


Son Dakika Haberleri

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Abdullah ŞAHİN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet BATTAL

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Banu YAŞAR

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H.İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Hakan YILMAZ

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehmet YAŞAR

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Saliha FERŞADOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.